Fettullah Celik
Esenyurt saldırısı; Şiddet sıradanlaşıyor
Yüreğin kaldırmadığı şiddet görüntüleri düşüyor önümüze habire.
Tekel bayiinde öldürülen gençler, sokak ortasında kurşunlara hedef olan ya da alacak meselesi iddiasıyla ofiste işkence görüntüleri.
Ülke nereye gidiyor?
Oldukça artan bu görüntülerin arkasındaki sebepler neler?
Toplumun herhangi bir alanında şiddetin ve çatışmanın artmasının toplumun her hücresine nüfuz ederek şiddetin yaygınlaşmasına neden olduğunu belirtiyor uzmanlar.
Genel bir tanım bu.
Bir diğer tespit de adaletin yeterince işlemediğine duyulan inanç.
Türkiye’de son yıllarda, toplumun önemli bir kesiminde sadece hukuki alanda değil tüm kamusal alandaki süreçlerin adil işlemediğine ilişkin bir kanı oluşmuş durumda.
Devam edelim.
Bunda bir de haberlerin veriliş tarzı etkili oluyor.
Nasıl mı?
Medyada şiddet haberlerinin magazin tarzında verilmesi veya aşk cinayeti, kıskanç koca cinayeti’, alacak-verecek meselesi, husumet üzerinden işlenip; adelet mekanizmasının işlevsiz hale getirilmesi, toplumsal yapıdaki bozulma geri planda tutulur.
Bir diğer bilinç oluşturulur ve şiddet normalize bir halde verilir ve yaygınlaşmasına katkı sağlar.
Ve insanlar bunun üzerinden belirli rolleri ve davranışları örnek alıp benimserler. Özellikle erkek kimliği toplumda saldırgan bir tipleme ile özdeşleştirilmeye katkı sunar. Bunu medyadaki haberlerin yanı sıra film ve dizi karakterlerinde önümüze çıkar. Dizilerin çoğunda bir veya birkaç saldırgan, sinirli, öfkesi kontrolden çıkmaya yatkın erkek karakterler normalleştirilir. Toplumdaki insanlar, özellikle genç erkekler bu saldırgan tavır ve sözleri örnek alıp benimserler. Bu da şiddetin yaygınlaşmasına neden olur.
Dehşet bir toplumsal öfke olarak birikip, bireyselleşiyor. Silah, şiddet artık normal hale geliyor.
Bugün yaşadığımız durum tam olarak bu olmazsa bile aşağı yukarı bu minvalde ilerliyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.