Mehmet Sebih Altun
M.SEBİH ALTUN YAZDI: NE (KORON) AYAKSINIZ ANLAMADIM?
Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs ülkemizde görülmeye başladığından beri herkeste bir panik havası. Kıtlık gelecek sanki. Herkes yıllık erzak depolamaya başladı.
Aylar önce Çin ve diğer ülkelerde virüsün başgöstermesi ile bir anda zengin olmak isteyenler ülkede ki tüm maskeleri, ateşölçerleri üç kuruş fazlasına yurtdışına sattı. Elli kuruşluk maskeleri 2-3 liraya satanlar şimdi 10 liraya bulamıyorlar.
Aylarca bakkalarda satılmayan kolonyalar karaborsaya düştü. On katından fazlasına satanlar bir kaç gün sonra artık kolonya bulmaz oldu. Çünkü yılda bir şişe kolonya kullanmayanlar onlarca şişe kolonya almaya kalkışınca kolonya üreticileri ve perakende satış firmaları fiyatı fahiş rakamlara çekti.
Herkes bir anda koronavirüs konusunda uzman oldu. Kendilerinin yapmadıklarını yapılması gerek diyerek yazmaya, konuşmaya başladı.
Marketlerde bakliyat kalmadı. Evlerde sanki bir yıl evden çıkılmayacakmış gibi gıde istifleyenler başkalarının da ihtiyacı olabileceğini düşünmüyor.
Abuk subuk videolarla durumun ciddiyetinin farkında olmadan toplumda yapılması gerekenleri alaycı bir üslupla aktararak şaka yaptığını zannedenler hastalığın bir şaka olmadığını anlamaları için yakalanmaları mı gerekiyor acaba?
Toplumda her şey çok kötü olacak izlenimi vererek felaket tellallığına soyunanlar, insanları korkutmaktan zevk alan asalaklar, gerçek bilgilerin dışında kafasına göre dezenformasyon yayanlar, ortalığı karıştırmaktan başka hiç bir amacı olmayan düşünme yoksunu yaratıklar ne yapmaya çalışıyorsununuz?
Her geçen gün artan vaka sayısına rağmen bir kısım görmezden gelir, bir kısmı panik havasında, lokal bir kısımda suhuletle takip etmeye devam ediyor. Uzmanların tek söylediği tedbir, tedbir, tedbir.
Virüsün dünyaya kazandığı anlamlar var tabii.
Mesela Avrupa Birliği aslında bir birlik olmadığını gösterdi. Kim düşerse birlik içinden diğerleri yardım edeceğine sınırları kapattı. Herkes kendi haliyle başbaşa kaldı. Bu da ileriki dönem de bir kırılma olacağına delalet eder.
Savaşların ne kadar gereksiz olduğu gerçeğini de bizlere hatırlattı. İnsanlar savaşırken kendini dünya gücü olarak görenlerin bir küçücük virüsle bütün düzenlerinin yerle yeksan olduğunu gördüler . İnsanlar ufacık virüsle mücadele edemez durumda iken birbirini katletmekte ne kadar hünerli olduğunu gördü. Birbirlerine gücü yetenlerinde baş edemeyeceği bir takım silahların olduğunu gördüler.
Şimdi tüm dünya bu beladan nasıl kurtulacağını düşünüyor.
Ama bu beladan bile medet umanların olduğunu görmek beni derinden üzdü.
Biz böyle bir halk değildik.
Birbirimizin zaaflarını görüp bundan çıkar elde etmek isteyenler,
İnsanlar korku içindeyken insani ihtiyaçları bir çıkar aracı olarak kullananlar,
Yurtdışından onlarca kişi video gönderip durumun vahim olduğunu anlatmaya çalışmasına rağmen bunları kaale almayanlar,
Komşusunu, akrabasını, vatandaşını düşünmeden marketleri boşaltarak sadece kendini düşünen asalaklar,
Hastalıkları bir fırsat olarak görüp bir anda zengin olma hayalini kuranlar,
Her gün onlarca tanı konurken, şüpheli olmasına rağmen herkesi tehlikeye atıp kaçanlar,
Türkiye de yaşamak istemeyip Avrupaya kaçan ve hastalık olunca dönmeye çalışan dönekler,
Her kanala çıkıp kendi alanı olmamasına rağmen yorum yapma cüretini gösteren sözde yazarlar,
Bu iş için emek sarfedenlere, sağlık çalışanlarına zaten görevi deyip basite indirgeyenler,
Her olayda olduğu gibi felaketlerde bile siyaseti konuşmayı maharet zannedenler
Hakikaten siz ne (koron) ayaksınız?
Sevgi ile kalın.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.