“Kudüs bizimdir, Kudüs kırmızıçizgimizdir”

Konvoylar, mitingler de yapıldı yapılacak dün bugün, yarın,

Sloganlar tepkiler rutine binmiş şekilde aynı rutinde devam ediyor.

Peki, nedir bu kırmızıçizgiler…

Evine ne alıyorsun, ne yiyorsun, ne içiyorsun, hijyen maddelerin neler, telefonun, sigaran vs…

Bir kontrol et.

Kahır ekseriyeti Yahudi, Amerikan, Fransız, İngiliz menşeli…

Oradaki zulmüm mimarları…

İnsanlık düşmanı ülkelerde üretilen firmaların ne kadar ürünü varsa önümüzde arkamızda.

Telefonundan başla “Çıkar at!” diyeceğim.

“Ama” diyeceksin…

Yahudi malını zaruret olmadığı halde kullanan kırmızı çizgiden bahsetmesin.

Şimdi evinin mutfağına git. Deterjan ve temizlik ürünlerine bak. Mutfağın kimin başkenti olmuş?

Elbise dolabına bak. Etiketlere bak. Elbise dolabın kimin başkenti olmuş? Kilere bak. Hangi firmaların ürünleri var? Ne kadarı milli, ne kadarı milli hislerimize yakın? Kilerimiz kimin başkenti olmuş? Alışveriş yaptığın mağazaları bir kontrol et. Çarşı pazar kimin başkenti olmuş? Televizyon reklamlarına bak. Reklamlar kime başkentlik yapıyor?

Herkes gücünün yettiğince sorumludur. Allah teâlâ hiç kimseye İsrail'i, ABD'yi neden yok etmedin diye hesaba çekmeyecek. Ama bunun için ne yaptın diye hesaba çekecektir. Eğer gücün bir sakız almamaya yetiyor da bunu da yapmıyorsan kırmızıçizgileri çoktan silmişsin demektir. Ona buna suç atmaya da gerek yok. Allah teâlâ seni ayrı hesaba çekecek, onu ayrı hesaba çekecektir.

…

Bir de şu var.

Suudi Arabistan 10 yıldır Yemen'i bombalıyor mu? Evet.

Yıllardır çocuk, kadın, yaşlı siviller ölüyor mu? Evet.

Oradaki milyonlarca Müslüman açlığa mahkum bırakılıyor ve her gün açlıktan çocuklar ölüyor mu? Evet.

Hiç bir Müslüman ülkeden, ses çıkmıyor mu? Hayır.

Peki neden?

Sorun seni kimin vurduğu ve senin onunla ilişkinde saklı.

Nerede kaldı kırmızı çizgilerimiz?