Dr. Vahap Kaya
Dr. A.Vahap Kaya yazdı: Her şeyi yapmak mübah mı? Günah ne peki? (4)
Her şeyi yapmayı kendinde hak görenlerin sebep olduğu keşmekeşliği gören atalar bunu baştan uygulamaya koyduğu ortak yasalar herkes için geçerlidir ve hiçbir kişi veya zümreye ayrıcalık sağlanmaz mantığına uymuştur. Bu ekolojik dönemde bir denge unsuru olmuş daha sonra da hakkaniyete uymada bir terazi ve günümüz yaklaşımında eşitlik ilkelerinin uygulandığı bir alan olmuş ve toplumlarda barışı yaşama gerekçesi veya sığınağı olmuştur. Bunlardan zaman zaman sapmalar yaşandığında o zaman toplumda buhran baş göstermiş ve alt üst oluşlar yaşanmıştır. Çünkü en kötü kurallar bile en kötü hukuk bile hukuksuzluktan daha iyidir i geçmiş yaşam ve yaşanmışlıklar insanlığa bu gerçeği öğretmiştir. Toplum ilişkileri gelişen ve değişen ekonomik dayatmaların oluşturduğu ilişkileri kabul edip bu ilişkileri toplum yaşantısına sokmaları ise toplumsal üst yapı kurumlarının rengini ve çehresinin yeni oluşan ortam bilgisinin uygulamasını sağlamıştır. Önce uygulanması gerekenler önce uygulanır yaklaşımı insanların birbirlerine karşı önceliklere dönüşünce geleneksel yaklaşımların oryantasyonu da kayboldu. Kaybolan uyum ilişkileri sürekli bağrında çatışmayı ve her çatışma da kökten bir değişimi dayatır. Bu değişimlerin değişim biçimi de yine toplumda oluşmuş ilişkilerin rengine göre oluşur. Ya barışçıl değişimler veya radikal değişimlerle olabileceğini dünya örnekleri bize göstermiştir. Ama bilimsel çalışmaları önceleyen veya akıl ile hareketi ötelemeyen yaklaşımlar yani zeki önderlikler ve insanlar bu yolu tercih ederler ki diğer radikal yaklaşımlar bazen kontrol dışı olabiliyor. Böyle durumlarda ise her şey alt üst olabiliyor ve bu tarz alt üst oluşlarda herkes kaybediyor bunun için de sözü dilenilen akilane bir yaklaşım veya terazi olmak zorundadır.
Siz tarihin akışına engel olamadığınız gibi akışın içindeki birikmiş toplumsal ilişki değişiklik taleplerin ortaya çıkmasına da engel olamazsınız. Hava insanlarla birleşmiş ve bir birlik oluşturup beni içlerine alıyor bir dinginlik ve bir sessizlik hakimdir, ben hiçbir şey yapamıyorum dersem de didindiğim gerçeğini de beraberinde söyleyeyim. Siz bir şeyleri değiştirmeye çalışırken değişim ile ilişkide bulunduğunuz sürece azar azar ve alınan zerklerle bir de bakıyorsunuz ki siz değişime uğramışsınız. Bu kaçınılmaz bir sonuç olsa bile sizin değişim istekleriniz süreci hızlandırıp yavaşlatmada etkili olduğunu bilen bilmeyenlere söylese iyi olur. Alışkanlığa, kaçınılmaz sona dönüşen değişim ile ilişki sizi müptela durumuna getirdiği için, beyin her zaman müptelalığı yenemeyebiliyor ve teslim olabiliyor. Bu kadar güçlü bir yönelim veya saldırı karşısında hele zaman ve süre uzadıkça ayakta kalmak çok zor olduğu gerçeğini de göz önünde tutmak gerekir. Bu sonuç ister alışkanlık olsun ister toplumsal ilişki değişikliği olsun sizi bir yerden bir yerle ve değişim merkezlerinden başka değişim talep merkezlerine taşıyabilir, götürebilir. Bu yolculukların sizin için ne kadar önemli olduğunu daha sonra geçmişi gözden geçirdiğinizde, sizde yaratmış olduğu değişikliklerden anlarsınız. Bu değişim talepleri yaşamdan izole veya ekarte edilmesi gereken değişiklik talepleri olmasının yanı sıra farklı talepler de olabilmektedir. Yani bazı gelişmeler veya kültüre girmiş bazı davranışlar günümüz ilişkisinde gerici kabul edilip yaşama zarar veriyorsa çıkarılmalıdır. Sosyolojik çalışmaların temel amaçlarından olan toplumsal yükleri hafifletme çalışmaları bunun için yapılır. Bu talepler okumaya dönükte olabilir. Bunlar toplumun yerleşkeleriyle ilgili olabilir. Bu talepler olumsuz geleneklerin yaşamdan çıkarılmasıyla ilgili olabilir ama ne olursa olsun ortaklaştırılan şeylerin kabulü ve değişimini kabullenmek daha kolaylaşır. (Bitti)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.