Diyarbakır Havaalanı Çevresine kavşak çalışmaları kapsamında yerleştirilen heykellerden ikisi tartışma yaratmasının ardından kaldırıldı.

‘Mimari facia’ olmasından, kaça mal olduğuna kadar; yakından uzağa herkes fikir beyanında bulundu.

Hem resmi açıklamaları hem de sosyal medya geyiklerini burada bir kez daha yazmaya (siz tembelliğime sayın) hacet etmiyorum bile.

Dediler de dediler…

Peki, tüm bunların muhatabı İl Valisi/belediye başkan vekili Münir Karaloğlu ne dedi?

“Karpuzumuz tartışılıyor arkadaşlar. Bırakın Diyarbakır’da karpuz tartışılsın, güzellikler tartışılsın. Diyarbakır’da arzumuz istediğimiz budur. Tartışmaların Diyarbakır’a bir zararı yok, faydası var. Eğer gerçek fotoğraflarla beraber karşılaştırırsanız gerçeğe çok uygun olduğunu da görürüsünüz. Bebeğin Diyarbakırlısı, Vanlısı, Rizelisi olmaz. Dünyanın bütün bebekleri masumdur ve birbirlerine bezlerler. Ne olur bebekleri de ayırmayın”

***

Sözde eleştirisel/mizahi yönü ağır basan polemiklerin çoğu kes-kopyala-yapıştırdan malum şeyler...

Ancak bu ahval ve şeraitten çıkarmamız gereken dersleri sıralamak istiyorum size.

En azından tartışma kültürümüz gelişti bu sayede!

İlk defa kimseye ‘bilmem neyin uzantısı, odağı vs.’ denilmedi bir muhabbette.

Sur’da yapılan konutlar ile beraber neredeyse kentin tümünün bir konuda hemfikir olması da cabası.

Yaklaşım yapıcı olunca (!) heykellerden ikisi de tez elden kaldırıldı.

..

Gelelim ders çıkarmamız gereken diğer konulara…

Heykeller/maketler en azından şehrin en ucunda bir yere yapıldı.

Seyahatini havadan yapanlar düşünsün, buna turistler de dahil.

Bu komple bir kentin değil; seyahatini havadan yapanların sorunu.

…

Bu işte tüm suçlu Belediyeli/Valilik değil ki!

Bir kere ihale canlı yayınla yapıldı; bunu en başta belirtelim!

İhaleci malzemeden çalmış, ucuza kapatmak için de stajyer öğrencilere yaptırmış belli ki işi. Belki de heykeltraş bile değildir.

Hoş ihaleciyi de bilmiyoruz ama heykellerin yerine daha iyilerini yaptıktan sonra bir daha ihale vermezsiniz olur biter!

Maliyet de bir şey değil (küsuratına kadar açıklandı); 4 milyon 412 bin 835 TL.

Çevre düzenlemesi, ‘peyzaj’ çalışması da dahilmiş.

Bir de bu seferki çevre düzenlemesinde ne palmiye ne de kuruma ihtimali var…

Tüm maliyet; bin 556 asgari ücretlinin bir aylık maaşı.

Gönül gözüyle bakınca; biraz özensiz, bizden habersiz ucube yapılmış olsa da, para elimizin kiri; değer mi bir aylık maaş için insanların kalbini kırmaya?