Bir Çınarın Devrilişi: Ali Özek Hocanın Vefatı -I

Büyük bilgin, aktivist, hoca, akademisyen ve aydın bir insan olan Ali Özek Hoca, vefat etti ve bir çağrıya kulak vererek dünyasını değiştirdi... Üsküdar Bağlarbaşı İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü’nde (İsmi ve içeriği değiştirilerek bugün Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi haline dönüştürülen Okul) 1966-1970 yılları arasında okuduğumda, bize Arapça derslerine geliyordu.

Ali Özek Hoca, Mısır’da okuduğu için Arapçaya vakıf, yumuşak huylu oluşu nedeniyle talebeler üzerinde olumlu bir etki bırakan bir hocaydı. Arap Dili ve Edebiyatını iyi biliyordu. Fizik olarak uzun boylu, Zaman zaman düşünceli, fakat toplum içinde karşısındakinin hoşnut kalacağı şekilde bir davranış sergiliyordu her zaman... Yüksek bir ahlak sahibi olarak temayüz etmiş ve talebeler tarafından sevilen bir bilgin idi…

Konuşmalarında ağır ağır, yavaş yavaş başlar ve teenniyle hareket eden biriydi. Siması çok masum ve temiz, dünya görmüş ve geçirmiş bir insan havasında, kalender, yüksek bir ruhun sahibi, derviş-meşrep, fedakâr ve gönlü şefkatle dolu bir insandı.

Doğum, ölüm, gençlik ve yaşlılık, gidip geldiğimiz evrende, med ve cezirler, bütün bu madde ve ruh dünyasındaki varlık ve varoluş ya da oluşları, bir çağrıya indirgediğimizde, asıl o vakit, onun dilinin altında sakladığı çağrıyı işitir gibi oluruz. Peki nedir o çağrı? O çağrı Tanrı’nın çağrısıdır.  Bizi değişmeyene, bozulmayana, çürümeyene, inmeyene, çıkmayana, geçmeyene, sönmeyene, sararmayana çağırmasıdır Yaratıcımızın. Ali Özek Hoca, bu çağrıya icabet ederek Hakk’a yürüdü.

Kısaca Hayatı: Ali Özek, 1932'de Muğla'nın Fethiye ilçesinin bir köyünde doğar. 1941'de Çaltılar İlkokulunu bitiren Özek, dini bilgiler edinmek için gittiği Antalya'nın Kayabaşı köyünde, Ömer Ali Hafız'dan Kur'an öğrenir ve 1944'te hafız olur. Daha sonra İzmir'deki Kestanepazarı Kur'an Kursu'nda Salih Tanrıbuyruğu'ndan Arapça ve dini ilimler öğrenir ve bu arada, Karataş Ortaokulunu bitirir.1950'de Mısır'a giden Özek, 1951'de Kahire'deki El-Ezher Üniversitesine girer ve 1955 yılında Dini İlimler Fakültesini (Usulu’d-Din) bitirir.

Özek, 1957'de aynı fakültede Kur'an ve Hadis İlimleri bölümünde yüksek lisans yapmasının ardından İzmir'e döner. İzmir'deki Kestanepazarı Kur'an Kursu'nda 1959'a kadar öğretmenlik yapan Özek, dışarıdan lise imtihanlarını vererek 1960'ta Burdur Lisesini bitirir. 1962 yılında İstanbul İmam-Hatip Lisesinde öğretmenliğe başlayan Hoca, daha sonra 1962-1963 eğitim-öğretim yılında İstanbul Yüksek İslam Enstitüsünde Arap Dili ve Edebiyatı öğretim üyesi olur. Öğretim üyeliği yanında, 1966'da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arap-Fars Dilleri ve Edebiyatları Bölümünü bitiren Özek, aynı fakültede doktora öğrenimine devam ederek 1973'te edebiyat doktoru unvanını alır. 1979'da İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü Müdürlüğü'ne getirilen Özek, 1982'ye kadar bu görevi sürdürür.1986'da doçent, 1991'de profesör olan Özek, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Tefsir Ana Bilim Dalında tefsir ve belagat dersleri verir, 1998 yılında emekli olur. 2002 yılına kadar Kazakistan'ın Almatı şehrinde Devlet Dünya Dilleri Üniversitesinde öğretim üyesi olarak çalışan Özek, evli ve üç çocuk babasıydı.

Fakülte Dışı Faaliyetlerini sürdüren Hoca, 1970 senesinde 48 arkadaşıyla İslami İlimler Araştırma Vakfı'nı (İSAV) kurar. 1982 yılından itibaren bu vakfın başkanlığını yürütür. Ayrıca Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Vakfı'nın da başkanlığını yapar. (Devam Edecek)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sakir Diclehan Arşivi