Hukuk; insanların barbar duygu ve düşüncelerinin önüne barikat kurmayı, onları bu barbar duygu ve düşüncelere yönelmekten alıkoymayı amaçlar. Geniş anlamda hırsızlık(Bir kimsenin yaşam hakkı başta olmak üzere çeşitli haklarını çalmak ), öfke, şiddet ve intikam bu barbar duygu ve düşüncelerden birkaçıdır.

"Hukuk kültürünü benimseyememiş toplumlarda; hukukun engellemeye çalıştığı davranışlar, topluma yön verenler tarafından yine hukukun kendisi ile gerçekleştirilmeye çalışılır."

Asgari medeniyet seviyesine ulaşamamış toplumlardaki iktidar sahipleri, hukuksuz davranışlarını meşrulaştırma amaçlarını ilk olarak elastik kanun hükümleri yazmak suretiyle gerçekleştirirler. Daha sonra uygulama aşamasına geçildiğinde topluma kendi refah ve düzenleri için yeri geldiğinde ödül yeri geldiğinde ise ceza verirler. Bunları yaparken siyaset kurumunun insan aldatma tekniklerinden de istifade ederek, kendi suçlarının ve yanlışlarının üstünü örterler. Gündem değiştirerek, olası tepkilerin asıl yönelmesi gereken yerlerden sapmasını sağlarlar.

İktidar sahipleri, halkın, topluma yön veren kitleleri rahatsız edecek temel bir hak arama uğraşına bile tahammül edemezler. Eğer menfaatlerinin zedeleneceğini hissederlerse haksızlığa uğrayan insanların, hukuki yollara başvurmaması için hukukun bizzat kendisini intikam amacıyla kullanmaya başlarlar. Ve vermiş oldukları gözdağı ile insanları hak aramaktan korkar duruma getirirler.

Çağdaş hukuk metinlerinde her defasında önemine vurgu yapılan " yaptırımlar yoluyla suç işleyenleri caydırmak ve ıslah ederek onları topluma geri kazandırmak " amacının "ıslah ederek topluma geri kazandırmak" kısmı ne yazık ki söz konusu toplumlarda unutulmaya yüz tutmuştur. Eğer işlenen suç iktidar sahiplerinin siyasi emellerine fayda sağlıyorsa, o suçlulara ceza vermek yerine ödül verilir. Yine temelinde menfaate dayanan düşüncenin yattığı bir diğer husus ise aradığı hakkın iktidar sahiplerine zarar verecek nitelikte olması halinde insanların kendi haklarını aradıkları için cezalandırılmalarıdır.

Unutulmamalıdır ki;

“Bir topluma; elastik kanun hükümleri, öfkeyi temel alan siyasi söylemler ve intikam duygusuna hizmet eden bir hukuk sistemi ile her türlü kötülük yapılabilir.”