Fettullah Celik
Kaybedenler kulübünün kazananı
Muhalefetin sürekli yenilgisi ile biten yaklaşık 21 yıllık serüveni bana Napolyon’un meşhur sözünü anımsattı; Yenile yenile yenmesini öğrendim. Yönetim sanatı, görülmesinde yarar bulunmayan şeyleri görmeye dayanır. Yükselmek ile gülünç duruma düşmek arasında ancak tek bir adım vardır. Zafer ancak ona inananlarındır.
Bugün muhalefetin iktidar karşısındaki durumu her ne kadar Napolyon’un “yenilgilerden ders çıkarma” metaforuna benzetilse de muhalefetin bir Napolyon gibi düşünememe halinin dışındaki bir çok sebep de yenilgiye zemin hazırladı.
İyi Parti liderinin masadan çekilip geri gelmesinden başlayan ve HDP oylarını dışlayan Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ’ın ön şartlı kabullenişine uzanan süreç ve aradaki git-geller…
Bir de Muharrem İnce’nin ego pompalı öfkesinin CHP üzerindeki etkileri de azımsanmayacak kadar etkili oldu.
Hemen hemen tüm partilerin 2018’e göre kayıplarının olduğu bir seçim yaşadık.
Şöyle ki; 2018'deki seçimlerde 295 vekil çıkaran AK Parti 14 Mayıs 2023 seçimlerinde 267’ye geriledi.
2018'de 146 milletvekili çıkaran CHP, ittifaklarla 169 sandalye kazandı. DEVA 15, Gelecek ve Saadet partileri 10, Demokrat Parti 3 milletvekilinin çıkardığımızda bu rakamın 118’e gerilediği söylense bile söz konusu partilerin CHP’ye katkısı tartışmalı bir durum.
2018’de HDP ile 67 vekil çıkaran Kürt siyaseti Yeşil Sol Parti yaklaşık 1 milyon oy eksiği ile seçimlerde 6 eksikle en fazla gerileyen parti oldu.
MHP ise 2018’den bir fazla ile 50 vekil çıkararak kazançlı duruma geçti.
Aynı durum İYİ Parti içinde geçerli. 2018'e göre bir fazlayla 44 milletvekilini Meclis'e gönderdi.
Tüm bu kayıplar kendisi de kayıplar yaşayan iktidara yaradı.
Kaybedenler içinde kazanan 21 yıllık tecrübesi ve karizmatik lideriyle Ak Parti oldu.
Kendi adına tüm dezavantajlara rağmen özellikle Güneydoğuda kritik işbirlikleri ile rakiplerinin de kendi iç çekişmelerini de kullanarak; başta meclis aritmetiğini kendi lehine çevirdi. Rakiplerine son darbeyi de Cumhurbaşkanlığında hatırı sayılır bir fark ile kazanarak vurdu.
Her ne kadar Napolyon’un “yenile yenile” felsefesi desek de iktidarın “yenilen pehlivanın güreşe doymadığı” eşiğine getirdiği bir durum var ortada.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.