İnsanların yükselme ve güçlenme veya hakimiyet sağlama, sahiplenme iç güdülerinin kontrolünü sağlamak amacıyla çeşitli kurallar ortaya çıkmıştır. Bu kurallar örf ve adet kuralları, din kuralları, otoritelerin kuralları ve hukuk kuralları gibi farklı alanlarda şekillenmiştir. Yaptırımı olan en sistemli kurallar ise kanunlardır.

“Kanunların özüne indiğimizde, doğamıza vurulmuş birer zincir olduklarını görürüz!”

Bütün toplumlarda kanunlar, halkın gözünde hayatı düzene koyma anlamı taşırken, iktidar sahibi kimselerin gözünde kendi refahlarını koruma, insanları aldatarak kavanoza sıkıştırmayı başardıkları beyinleri harcama anlamı taşır!

“Kuklaların iplerini ele almanın en etkili yöntemi, onları bir şeylere inandırmaktır.”

İnsanları herhangi bir şeye inandırmayı başaranlar, insanlar çukura bakmak için eğildiğinde arkalarından tekmeyi ilk vuranlardır.

İlk yönteme (inandırmaya) göre daha az, ancak oldukça etkili diğer yöntemler ise korkutma ve zor kullanma yöntemleridir. Bunları icra etmenin yolu ise aldatılan fedailer ile aldatılan bir başka kitle olan alt tabakayı çarpıştırmaktır.

İlk asker kavramının ortaya çıkmasının altında yatan temel fikirlerden biri de bu fikirdir. Geçmişte kurnaz bir kabile lideri, bir kitleyi kendisine asker yapmayı başarmıştır. Bunu birtakım çıkarlar, vaatler, güvenceler ve inandırma yöntemleriyle sağlamıştır. Burada ki inandırma yöntemleri birçok şey olabilir. Burada ki yöntem doğaüstü bir güç olabileceği gibi doğal bir güç veya herhangi başka bir şey de olabilir.

Yöntemler, ideolojiler ve akımlar farklılık gösterse de amaç hep aynı kalmıştır ve aynı kalmaya da devam etmektedir.

Son olarak, insan psikolojisinde yıkılması gereken paslı bir levha olan düşüncelerden birine daha değinmek istiyorum. Bu düşünce; güçlenmek için birilerini güçsüz kılmanın gerekli olduğu, mutlu olmak için birilerinin mutsuz olmasının gerekli olduğu ve yükselmek için birilerinin omuzlarına basmanın gerektiği şeklindeki pas tutmuş temelsiz fikirlerdir. Bu durumda olan kişiler güçlü değil, güçlü olduklarına inanarak aldanan kişilerdir.

“Gerçek güç; bir dağın zirvesine tırmanmak için başkalarının omuzlarına ihtiyaç duymamaktır!”