Fesih Bozan yazdı: Siyaset nedir, ne değildir?

Siyaset, yalan, dolan, laf cambazlığı, kurnazlık, ayak oyunları, aldatma, çalmak, çırpmak değildir. Ama bazı siyasetçiler bunları yapar.

Siyaset, torpil, rüşvet, adam kayırma, yolsuzluk ve partizanlık kurumu değildir, ama bazı siyasetçiler bunları yapar.

Siyaset, rakiplerine hakaret ve iftira atmak değildir, ama bazı siyasetçiler bunu yapar.

Siyaset, devletin yargısını, gücünü, parasını şahsi arzu ve menfaati için kullanma fırsatı değildir, ama bazı siyasetçiler bunları yapar.

Siyaset, peygamberlerin ve dört büyük sahabenin yaptığı şerefli, onurlu ve kutsal bir meslektir, ama bazı siyasetçiler bunu istismar eder.

Siyaset, toplumda hak, hukuk, adalet, barış, eşitlik, huzur, sevgi ve refahı sağlamaktır, ama bazı siyasiler bunların zıddını yapar.

Siyaset, toplumdaki farklı inanç, fikir ve düşünceleri uzlaştırma faaliyetidir. Ama bazı siyasiler, toplumda kutuplaştırma, ötekileştirme, kin ve nefret tohumları yayar.

Siyaset, insanları yönetme sanatıdır, ehliyet ve liyakat, bilgi ve tecrübe, istişare, plan ve programla yapılır; yanılma, kandırma ve sömürme sanatı değildir.

Yunan filozofu Aristoteles göre, “siyaset, en üstün bilim dalıdır, zira Aristoteles’e göre siyaset, insanların kendi hayatlarını iyileştirmek, iyi toplumu yaratmak amacıyla gerçekleştirdikleri bir faaliyettir. Bunun en basit yanıtı, siyasal sistem içerisindeki etkin aktörlerin hepimizin hayatını ilgilendiren çok önemli kararları alıyor oluşlarıdır. Savaşa girmek, vergi koymak, sağlık ve eğitim politikalarını belirlemek, bir ülkenin bütçesini yapmak vesaire. Bunların hepsi siyasal süreçler sonucunda alınan kararlardır.”

Siyaset, vatandaşın emanetine sahip çıkma sorumluluğunu taşımaktır. Ama bazı siyasetçiler devletin kurumlarını arpalık olarak kullanmakta, israf, savurganlık ve devletin kendisine sunduğu imkânları sorumsuzca kullanmaktadır.

Dolayısıyla,

Siyaseti, hakkı, hukuku adaleti, iyiliği, faydalı olanı, barışı, birlik ve beraberliği sağlamak için yapanlar var, ki bu dava olarak hayatının bir parçası olur ve bir başarı sağladığında mutlu olur. Bir de siyaset sayesinde yaşayanlar, yani siyaseti gelir kapısı görerek yapanlar var. Bunu oy verdiğimiz siyasetçinin servetinde olağan dışı artış olmasından rahatlıkla anlayabiliriz. Bu artış, kişinin siyasete girmesiyle olmuşsa, demek ki bu siyasetçi, siyaset sayesinde yaşar, yani siyaseti kendisine geçim kapısı yapmıştır. Bununla da yetinmez, bir de kendisini oralara taşıyanlara karşı kendini borçlu kabul eder, bunlara da maddi kaynakların kapısını açar ve çeşitli makamlar verir.

Bu olumsuzlukların olmaması için, vatandaşlar herhangi bir partide görev almasa da siyasetçi ve partileri takip etmeli, oy tercihlerini doğru parti ve doğru kişiye kullanmalıdır ki seçilen siyasetçiler, kendilerine değil, vatandaşa ve ülkeye hizmet etsin. Şuna da dikkat edilmeli ki, temiz su temiz kapta olmalıdır. Yani kişi temizse kirli partide değil temiz partide, parti temizse kirli kişiyi değil, temiz kişiyi almamalıdır. Çünkü aldıkları kararlar hepimizi müspet veya menfi etkilemektedir.

Vesselâm.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fesih Bozan Arşivi