Fesih Bozan
Fesih Bozan Yazdı: “Ne de olsa bizdendir!”
AK Parti iktidarının bütün hata ve başarısızlıklarını örtmek için kullanılan örtü; “ne de olsa bizdendir.”
Basına yansıyan haberler, iddialar ve vatandaşlar arasında konuşulanlar çerçevesinde aşağıdaki tespitleri yapmak mümkündür.
Yanlış yönetim sonucu, ekonomide çok ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Vatandaşlar, her gün gelen zamlardan, hayat pahalılığından, alım gücünün düşmesinden, gençlerin iş bulamayışından inim inim inliyor, ama birileri halen, “aman ha eleştirmeyelim ne de olsa bizdendir” der.
Hak ve hukuk yerine keyfi uygulamalar, iddialar, kişinin siyasi görüşüne göre hukukun evrilip çevrildiği, sahipsizlerin suçlandığı ve ceza aldığı, partililerin, yandaşların ve kirli işlerde beraber olanların aklandığı, korunduğu hatta itibar gördüğü ve herkesin ‘ah nerede adalet?’ dediği, bir dönemi yaşarken, halen birileri, “aman ha eleştirmeyelim, ne de olsa bizdendir” der.
Vatandaşa hizmet için toplanan vergilerin, çeşitli isimlerle zimmetlere geçirildiği, hırsızlığın ve yolsuzluğun adının ihale; yandaş şirketlere verilen Hazine garantili para aktarmanın adının “yap işlet devret” yapıldığı; rüşvet alma ve adam kayırmanın adının “mülâkat” yapıldığı bir dönemde, halen birileri, “aman ha, sesini etme, oy vermeye devam et, ne de olsa bizdendir.” der.
İşsizliğin rekor seviyelere ulaştığı, gençlerin gelecekle ilgili umutlarının kalmadığı ve fırsatını bulduğu anda yurt dışına çıkmayı hedeflediği, dini istismarda gördüğü kötü örnekler yüzünden, dinden soğuyup deist olduğu talihsiz bir dönem yaşarken, halen birileri, “aman ha iktidarı eleştirmeyelim, ne de olsa bizdendir.” der.
Samimiyetin kaybolduğu ve din istismarının tavan yaptığı, en kârlı ticaret ve oy deposunun dini kullanmak olarak görüldüğü, din, iman, ezan, deyip, rüşvet, yolsuzluk, israf, savurganlığı yapmaktan çekinilmediği, kutsallarımızın her türlü kirli işlerin örtüsü olarak kullanıldığı, İslâm’ın yaşanan değil, konuşulan ve ambalaj olarak kullanıldığı, Peygamberin ismine sahip çıkılıp davasına sahip çıkılmadığı, dinimiz için, “canımız feda” denilirken, dinin yasaklarının çiğnenmesinden rahatsız olunmadığı, Kur’ān-ı Kerim’i güzel okuyanların mükâfatlandırıldığı, ancak Kur’ān’ın emir ve yasaklarının hayatta hakim olmasını isteyenlerin cezalandırıldığı bir dönemi yaşarken, halen birileri “ehveni şerdir, sesini etme, desteklemeye devam et, bunlar anlı secdeye gidenlerdir, ne de olsa bizdendir.” der.
Nas denilerek sözde faize karşı imiş gibi davranıp, faize, “vadeli mevduat” denildiği, “artı kur farkıyla” teşvik edildiği, “yeni ekonomik model” denilerek bir devrim gibi sunulduğu, bu modelle vatandaşın parasının bir avuç sermaye sahibine akıtıldığı, rüşvete “hediye” denildiği bir dönemde, halen birileri, “aman ha sesini etme, ne de olsa bizdendir” der.
İktidar uğruna, kutuplaştırma, ötekileştirme, iftira, yalan, kin ve nefretin pompalandığı, karşı mahallenin düşman olarak gösterildiği, birlik ve beraberliğin, huzur ve barışın tehlikeye atıldığı, parti bekasının, ülkenin bekası olarak pazarlandığı bir dönemde, halen birileri “aman ha sesini etme, ne de olsa bizdendir.” der.
Kangren olan kol veya ayak, bizim olsa da bütün vücudu kurtarmak için hekimler tarafından kesildiğini, hakkın olmadığı ve iki kötünün arasında seçim yapma zorunda kalınması durumunda “ehveni şerrin” söz konusu olduğunu, unutmamak gerekir.
Bütün bu olumsuzluklardan kurtulmak, güven, barış, eşitlik, sevgi, birlik, beraberlik, hak, hukuk ve adaletin hākim olması için, her konuda dürüst, samimi ve adil olmak gerekir.
Vesselâm.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.