Aziz Gülmüş
Aziz Gülmüş yazdı: Selim ve Xezal Xezal (*)
(*) ...sonra bir lokantanın vitrininden yemekleri seyrederken lokanta sahibi fark ederek onu içeri çağırdı. Her zamanki masaya oturttu. Garsona emir verdi, "Oğlum Selim’in yemeğini getirin, ekmek yumuşak olsun!" dedi.
Lokantada açık olan teypten yüksek sesle Şivan’ınKürdçe türküleri çalıyordu.
Yemeğini oturduğu tahta masanın üzerine bıraktı garson. Bir taraftan da, "Doymazsan söyle yine getiririm." dedi.
Önüne bırakılan yemeğe dokunmadı, teypten Şivan’ın iç parçalayan, "Xezalxezal" türküsünü dinliyordu.
Yemeğine dokunmadığını gören lokanta sahibi merakla yanına gelip sordu:
"Bu yemeği beğenmediysen başka bir yemek getireyim!" diyerek yüzüne baktığında Selim gözyaşlarına boğulmuştu adeta.
Gözyaşları, darmadağın uzun kirli sakallarını ıslatmış çenesinden aşağıya süzülüyordu.
Oturduğu masadan lokanta sahibinin bütün ısrarlarına rağmen hiç bir şey yemeyerek kalktı yürüyerek gözden kaybolduğunda onu ve uğruna delirdiği sevdasının hikayesini bilen lokanta sahibi içeriye yönelerek garsonları sıkı sıkıya tembihledi:
"Selim geldiğinde elinizde ne iş olursa olsun bırakıp önce teybi kapatacaksınız." Dedi.
Ve kendisi de nemlenen gözlerini ellinin tersiyle silip sigarasını yaktı. (*Dilmayîn adlı kitabımdan)
DOĞU PERİNÇEK ‘İMANA’ GELMİŞ
Haber şu; Doğu Perinçek: Sultanahmet Camisi’nde Esad ve İran yöneticileri ile namaz kılacağız…
Okuduğum haber doğru mu bilmem. Eğer doğruysa, Yandı gülüm keten helva. Veya Diyarbakır çocuğunun söylemiyle, "Buyur burdan yak! " Biz yıllardır bunun "Sosyalistliğinden" neler çektik, bir de Müslümanlığını artık siz düşünün..
Bilmeyeniniz vardır belki, bilenler biliyor zaten.. Bir tekerim patlak (Yani bacağımın biri sakat) ama olsun ben seviyorum bu halimi..
Çocukken akrabalar bizim eve gelip babama, "Dayı, Diyarbakıra çok iyi bir doktor gelmiş, ayağı sakat olanları bir-iki ameliyatla ayağa kaldırıyor, Aziz'i de bir göstersen" dediler..
Babam, gülerek, "Yahu siz benim düşmanım mısınız? Ben bunun bu haliyle başedemiyorum, bir de düzelirse memleketi terk etmem gerekir" dediğinde akrabalarımız söylediklerine pişman bir halde kalkıp gittiler..
Doğu Perinçek de imana gelmişse vay halimize.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.