Olcay Baran yazdı: Asgari yaşam, asgari ücret…

Hep siyaset, hep şiddet, sürekli aksiyon…

Hayatımız bu minvalde sürüyor. Diziler bile öyle. Silah şiddet, alkol; ne hikmetse sigara yok!

Geçen izlediğim ve sürekli aksiyonun olduğu bir dizi de (ismini de yazayım Yargı) kaçırılan savcı bulunduktan sonra eşi normal bir hayat sürmelerini ister ve böyle bir karar alırlar.

İstanbul’da yaşayan birinin kız kardeşi, diğerinin babası öldürülmüş, çocukları kaçırılıp yıllar sonra bulunmuş, komiserin kızı tecavüze uğrayıp denize atılmış, hiç olmadığı kadar aksiyon ve travmalarla dolu bir hayatın kahramanları…

Neyse karar alınıyor ve cennetten bir köşeye tayin isteniyor.

Ev toplanıyor, taşınıyor, yolculuk, varış, ufak tefek aksilikler ve o sırada güzelim ilçenin iç geçirten güzellikleri sahnelerde…

İzlerken ahh çektiğimiz o güzellikler sürerken, biri hakim diğeri savcı olan çiftten kadın kahvaltı hazırlarken, erkekte evinin merdivenlerinin bulunduğu yere çiçekler ekmek için toprağı eşeliyor.

O da ne toprağa gömülü bir cesedin elleri…

Ben bile alışmışken o güzelliğe, hayat sanki dur nereye diyor…

Bir süre sonra ortalık toz duman, topu topu 10 dakikalık bir nefes almanın ardından kaldığı yerden aksiyon devam ediyor…

Birkaç diziyi çıkarın zaten düzgün elle tutulur bir şeyler yok ekranlarda. İsmini vermeyim devlet kanalı deyim de siz anlayan oradaki belgeseller (Afrika savanaları değil ha…) insan hikayelerinin olduğu belgesellere sarmışım ben.

Ama bu türden dizilerin senarist ve yapımcıların toplumun kahır ekseninin ruh haline uygun sahnelerle reyting alma telaşında…

Para burada var, aksiyon yoksa reyting de yok.

Dallas, Şahin Tepesi, Köle İsauralardan kendi sektörünü yaratan Türkiye televizyonculuğuna değişen toplumsal bir yapı.

Yeni yaşam tarzları, alışkanlıklar giyimden, yeme içmeye kadar artık ilk oralardan giriyor insan hayatına…

Aşk yok, samimiyet yok, ahlak yok; yozlaşma almış başını…

Bir de karşı durduğunuz yerde sizin “yoz” damgası yiyeceğiniz bir ahval var ortada.

Bizi ‘ehveni şer’de bir seçime zorlayan devasa bir çember…

Hayat mı? İşte h-kahır da oradan başlıyor.

Asgari yaşam, asgari ücret, asgari düşünme, asgari ahlak…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Olcay Baran Arşivi