Aziz Gülmüş yazdı: Paralel Market ve Demokratik Hıyarlar

Diyarbakır Qırıxları kahvede oturmuş Paralel Devlet hakkında sohbet ediyorlar. Konuya son derece hakim olan qırıx, ne söylerse söylesin diğer qırıxlar konuyu anlamakta zorluk çekiyorlar.

- Baxın size kendimden bir misal vereyim. Babam emekli olduxtan sonra bir dükkan açtı. Kendisi her işe koşturamıyordu. Beni dükkandan sorumlu yaptı ve herşeyle ben ilgilenmeye başladım. Baxtım ki dükkan eyi para qazani... kendi kendime dedimki bu dükkan babamındır qazandıxlarımızi paylaşiyoruz, ma ben enayiyem ?

Qırıxlardan biri sordu:

- Wulan oxlım yoxsa dexilden (Yani kasadan) cebellezine mi ettın?

- Yox oxlım daha kötüsünü yaptım.

- Ne yaptın?

- Babamın dükkanından qazandıxlarınin bi kısmını zula ettim. Tam karşıda başka bir dükkan açtım. Açtığım dükkani başkasının adına gösterdim. Babamın dükkanına hep pozıx ve tarihi geçmiş mallari getirdim fiyati yükselttim. Kendi dükkanıma da eyi mallari koydım ve daha ucuza sattım.

- Êêêêê....

- Babamın dükkani top attı (iflas etti) mecburen kapatmax zorında kaldi. Ben de kendi dükkanıma geçtim.

- Ya baban  şimdi ne yapi?

- Ma ne yapacax? şimdi benim dükkanımda işçi olarax çalışi. Eskiden bahan bağırıp çağıridi, qûrrelıx yapidi, patronlux taslidi, şimdi olmiş pısik.

*

Demokratik Hıyarlar

Üst akıl, Üstün ve egemen akıl derken; biz kûrmî, kokuşmuş, raf ömrü tamamlanmış zottirik muhalifler, bu durumu sistemin dizginlerini ellerinde bulunduranlar zannediyoruz.

Öyle değil işte.

Bu egemen üst akıl, muhalefetini bile kendisi oluşturur. Sadece STK'ları ve diğer birimleri değil, Kanaryasever Derneklerine bile ayar verir. Hatta çatışıyor görüntüsü veren kurumlara da nasıl davranacakları konusunda reçeteyi çoktan vermiştir. Kitleler bu dizayn ile kontrol altındadır. Biz "ateşli muhaliflerin" öfkesinin ayarı bile bunların elinde ve senaryolarında net bir şekilde belirlenmiştir. Bizler de değişen bazı şeylerin bizim direncimizle olduğunu sanarak, sağa sola konum atıp durur ve mutlu oluruz.

Açıkçası Üst Akıl; sürekli önde olmaz, bazen şike de yapar. Alt akıla (akılsızlara) yol verir, geride durarak önünde koşan alt akıl ahalisi müritlerin popolarının ritmik hareketlerini izlerler..

Sözün kısası hiç kimse masum değildir. Hepimiz bu büyük senaryonun figüratif birer malzemesiyiz. Bu Üst akıl, bazen esas oğlanı yüceltir, bazen de figüranı.

Özcesi hepimiz Antario Kalesinin kurtlarıyız. Kaptan Swing'in yanında, kimi zaman Mister Blöf, kimi zaman Gamlı Baykuş oluruz. Bazen Kaptanın akıllı köpeği bit torbası Puik, bazen de Sevgilisi Beti oluruz. İşler ters gittiğinde de, Mister Blöf'ün repliği, "Hay Bin Kunduz!" diyerek öfkemizi küfür haline getiririz.

Ulu büyük dedem der ki.

Neyse kalsın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Aziz Gülmüş Arşivi