Yûsif Bedirxan
Yusif Bedîrxan yazdı: Sokak endişeli; Yolun sonu görünmüyor
ABD'de enflasyonun yükselmesine paralel olarak haftaya yükselişle başlayan dolar, 10 liranın üzerine demir attı. Tarihi zirvesini gören altının da dolardan geri kalması beklenemezdi ve çeyrek altın 1.000 liranın üzerine çıkarak rekor tazeledi.
İşin ilginç tarafı Merkez Bankası’nın beklenti anketi raporunda yılsonunda öngörülen dolar kuru 9.98 iken ve yılsonuna daha 45 gün varken; doların ocak ayından bu yana TL karşısındaki değer artışı yüzde 30'a yaklaşıp 10 TL'nin üstüne çıkması şaşırtıcı değil mi?
Eğer yakın zaman içinde çok acil bir şekilde döviz kuruna bir şekilde müdahale edilmezse 90'lı yılların devalüasyon-enflasyon sarmalına girmemiz an meselesi.
Enflasyon ve para politikası endişeleriyle yeni tarihi zirveyi gören dolardaki artış birçok sektörde art arda zamların yaşanmasına da sebep oluyor; bir aldığınızı diğer sefer aynı fiyatta alamadığınız bir durum ve bazı sektörlerde peşin ödemeye rağmen hammadde bulamama söz konusu.
Henüz alınmayan maaşlar günden güne daha cebe girmeden ya da girdikten sonra erirken; şekere şimdiden yüzde 25 zam yapıldı bile, geriside gelecek.
Vatandaş çaresizce, özellikle doğalgaz ve elektriğe gelebilecek zamların korkusuyla sessiz bir beklenti içinde. Bu beklenti ne zamana kadar sürecek kimse bilmiyor.
Genel beklenti hükümetin ekonomiye acil müdahale etmesi yönünde.
“TL'nin değer kaybı enflasyonu körükler, döviz yükseldikçe de millet döviz almaya başlar ve fiyatlar da dövize göre belirlenir” diyor uzmanlar.
Bu konuyla ilgili en ilginç benzetmeyi Eski Merkez Bankası Başekonomisti Hakan Kara yaptı. Kara, "Döviz kuru ve enflasyonu raydan çıkarıp sonra 'vatandaşı enflasyona ezdirmeyeceğiz' demenin hiçbir anlamı yok. Kamyonla vatandaşın üzerinden geçip sonra tedavi masrafını biz karşılarız demeye benzediğini" ifadelerini kullandı.
Bir başka ekonomist Erik Meyersson ise, Türkiye'de ciddi bir politika değişikliği görülmemesi durumunda 2018'den bu yana üçüncü kur krizinin yaşanabileceği uyarısında bulundu.
…
Ancak en yukardan açıklamalar, ekonomide bir sıkıntı olmadığı yönünde.
Asıl sorun da bu zaten. Ekonomi ile ilgili bu yaklaşım devam ederse daha büyük şoklarla karşı karşıya kalacağımız kesin. Bu şok dalgası en büyüğünden en küçüğüne kadar bütün piyasayı kötü bir şekilde derinden etkileyecek gibi görünüyor.
Vatandaş bunu çok derinden hissederken, marketlere ceza kesilmesi ile bu durum çözülmüyor.
Marketlerde haberlere konu olan fiyat etiketlerinin değişiminin önüne geçmek için sağlam tedbirler bekliyor vatandaş.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.