Yûsif Bedirxan

Yûsif Bedirxan

Yusuf Bedirxan'ın Yazısı: Virüste öngörülebilir bir süreç yok II

Dün Koronavirüs’ünyayılma hızı, mevcut durumda ikinci dalga endişesi ve bölgenin özel durumuna vurgu yapan açıklamaları derlemiştim.

Bugün kaldığımız yerden devam edelim.

Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Yeşim Taşova,Kovid-19'unnormal viral bir hastalık olarak kabul edilebilmesi için toplumun yüzde 60-70'inin hastalığı geçirmiş olması gerektiği vurgusu yapmış.

Benim anladığım meali: Sürü bağışıklığına daha var.

Ancak ikinci dalga söylemleriyle bence orantılı şekilde yürütülen sürü bağışıklığının bile belli şartlarda yönetiliyor olabilmesi gerekiyor.

Taşova, bu noktada ciddi uyarılarda bulunuyor: "İlk döneme göre hem ilaç hem hastaneler bağlamında daha hazırlıklıyız tabii ki. Birtakım kurallar uygulanmaz ise şöyle bir tehlike var, sağlık çalışanları çok yoruldu. Sağlık çalışanlarının motivasyonlarının arttırılması, onların da dinlenmesi gerekiyor. Bu ara süreci (normalleşme) bu amaçla kullanmayı çok istedik açıkçası. …Herkes için gerçekten önemli bir döneme giriyoruz. Tekrar vurgulamak istiyorum, sağlık çalışanları çok yoruldu. Burada en önde savaşan kişiler de onlar. O yüzden kendimiz, sağlık çalışanları ve büyüklerimiz için daha dikkatli olmamız gerekiyor."

Prof. DR. Taşova, salgınla mücadelede devletin, sağlık çalışanlarının ve vatandaşın yapması gerekenlerin sacın ayaklarını oluşturduğunu, birinde aksaklık olursa bugüne kadar yapılan mücadelenin boşa gideceğini söylüyor.

Taşova’nın sacayağının üç ayağı dediği devlet, sağlık çalışanları ve vatandaş ayağının özellikle devlet ve vatandaş kısmında önemli eksiklikler var.

Diyarbakır genelinde Covid-19 ile mücadele kapsamında maske kullanımı ve sosyal mesafe konusunda istenilen düzeye ulaşılamadığında hem fikiriz. İşletmelerin çalışma koşulları ve vatandaşların uyarılara dikkat etmesi için şartlar en üst seviyede zorlanarak; denetim eksikliğinin bir an önce giderilmesinde fayda var.

Devlet ayağında ise, kentteki iki pandemi hastanesinde klinik sayılarının artırılmasına rağmen, ilçelerden gelen vakalarla birlikte yatak kapasitelerinin dolduğu hastanelerde, yeni tanı konulanlar evlerinde izole ediliyor olması çelişkili bazı durumları ortaya çıkarıyor.

Kurban Bayramı ziyaretlerinin virüsün bulaş riskini ne kadar artırdığını göreceğiz. Devamında Ağustos sonunda okulların açılması gibi bir problem ile karşı karşıyayız.Sınıf mevcutlarının40-50 kişilik olduğu devlet okullarında bulaşın nasıl kontrol altında tutulacağı yönünde çalışmalar ne durumda bilmiyoruz.

Ve devamında grip mevsimi kapımızda.

İç acıcı olmayan bir süreç ile karşı karşıyayız, zira risklerin daha da artabileceği bu zaman dilimlerinde sacayağının çok iyi idare edilmesi gerekiyor. Aksi durum toplum açısından bir çok kötü sonuçlara gebe olabilir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yûsif Bedirxan Arşivi