Kredi almaya kamu bankalarına gittiğinizde önünüze konulanların her bir engel, yaşadığınız süreci daha bir zora sokuyor. Özel bankalardaki faiz oranları ise yüksek.

Hal böyle olunca hem esnaf hem de vatandaş bulunduğu çıkmazda bocaladıkça bocalıyor.

Geçtiğimiz günlerde İstanbul Sanayi Odası (İSO) temmuz ayı meclis toplantısına katılan Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, ilginç bir noktaya parmak bastı ve şunları söyledi: "Faizler düşükken iş adamımız bunu farklı kullanıyor. Bunu bankalara yüklemek doğru değil. Alıyor parayı döviz alıyor. Bunun yüzlerce elimizde hesaplarıyla örnekleri var. Korkunç stok yaptılar. Bu kadar stok niye bu sene yapılmış? Döviz artacak, ucuz kredi buluyor"

İSO Başkanı Erdal Bahçıvan ise, "Stok sanayicinin envanterinde niçin duruyor? Bunu doğru analiz etmezseniz olayın boyutu başka bir yere gider. Kendisi enflasyondan korumak için stok yapmış sanayiciyi bu kapsama sokarsanız tehlikeli bir bakış açısı" dedi. Bahçıvan, böyle bir tutumun bütün sanayicilere mal edilecek şekilde ortaya konmasının bir başarı hikayesine haksızlık olacağını söyledi.

Kamuoyu önünde yaşanan bu tartışma epey konuşuldu.

Yukarıda bahsettiğim kamu bankalarında kredi kullandırmamanın sebeplerinden biri de Kavcıoğlu’nun açıklamasında gizli.

Madem böyle bir tespit var ve Merkez Bankası Başkanı bunu açıklıyor; apaçık bir suç işlenmiş demektir.

AK Parti MKYK üyesi Metin Külünk, Kavcıoğlu'nun açıklamasının suç duyurusu niteliğinde olduğunu belirterek, şirket bilgilerinin kamuoyuyla paylaşılması çağrısı yaptı.

Haksız da sayılmaz.

Fiyatlar yerinde durmuyorsa bu sadece yükselen girdi maliyetleriyle açıklanacak bir durum değil. Fırsattan istifade edenler yani stokçuluk yapanlar da vatandaşın sırtındaki yükü ağırlaştırdı.

Geçen ‘yem fiyatları’ ile ilgili yıl yaptığımız bir haberde artış ile ilgili hayvancılık ya da tarımla ilgisi pek olmayan iki meslek örgütü işaret edildiğinde çok şaşırdım. Sebebini sorunca, “Para bunlar da ve kazandıkları yüksek paraları yeme yatırıp piyasadan çekiyorlar. Sonra istedikleri fiyatlardan piyasaya sunuyorlar” dedi.

Söz konusu iki meslek grubundan söz hakkı doğacağı ve kurunun yanında yaşı da kapsadığı için söylemiyorum.

Pulu havaya bekleyen açgözlü simsarların da katkısı var bu olumsuzluktan. O yüzden Merkez Bankası’nın başındaki insanın boşa laf çalmayacağından hareketle sadece bu açıklama üzerinden sıkı bir denetlemenin yapılmasında fayda var.