A.Vahap Kaya yazdı: Çatınca

Kimin elinden ne geliyorsa; onu ortalığa serilmesi gereken kilimler misali

Duygularımızı yer yüzeyine serip üzerinde belirmeye başlıyorduk

Birleşen duygular yer yüzeyinde yeni bir ekoloji yeni bir doku

Batışına dayanılmayan güneşin alaca kızıllığı, tende yanmaya başlandığımın anın gongu

Herkesin telaşla sırasını beklediği değirmene un taşıma heyecanı

Geç kalınması halinde açlık başlayacaktı ve hassasiyetimiz had safhada

Hikayenin devamı için gerekli olan bizler önümüze düşen cisimleri yorumluyorduk

Kimimiz ise dil ara olup gönülleri süslemeye devam ettik

Karşılaşmak başlı başına bir konuydu ve konuya konu olmaya başladık

Harmanlanması gerekenlerin harmanlanması Heybete bırakıldı

Süslenmesi dil ara nın hünerli ellerinde yeni bir bilince dönüşürken

Emeğimi şiire dökmek ise tuvali hünerli ellere hazırlamaktı

Bir araya gelişi yeni bir romanı okuyup bitirmekten söz eden dil ara

Yeni bir romanın yazılışına, yeni bir şiirin üretilişine konu olduğundan haberi bile yoktu

Belki saçılan ışığın farkındaydı ama saçılacak nice ışıkların yanması gerekiyordu

An yeniden yaratılış anı gelip çatınca hayatın kendisi gün yüzüne çıkıyordu oda “gerçeklik” ayrılış anı.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Dr. Vahap Kaya Arşivi