Aşka yol almak

İlk otobüste görmüş, gönül vermiştim

benden uzaklığa sürdüğü sinesini

teninin canlılığında

Aziz bir rahip azad ediyordu günahlarını

Kaçınılmaz bir sevdanın çarmıhına gerilmiştik ikimizde

Basak sarısı saçları uzayıp gidiyor

Göçebe mevsimlerin mecali olmayan kuş sürüsüne

Binaların ardından sarkan güneş

alnında anarşist eylemlere durmuş,

yüzünün her cizgisinde özgür öyküler çiseliyordu.

Gözlerinin cifti birer Marmara

Mazereti yoktu kaşının…

Teninde tutulmuştu türkülerim

Güldügünde yanağının iki yakasında açılan çukurlukların

etrafında taafa durmuş bir hacı adayı telaşı

Yaradanın sükünetine sunuyor suallerini…

Cam kenarının can alıcı yerinde

Şehrin kesintilerini kestirmeye çalışıyor

çevresinden bir haber salyaları akmış

Karsı cins sinsiliği cirit atıyordu dalgın teninde

Yılışık girisimler birer ikiser.

sonucsuz sorunlar…

Her yolcu alışında hayran sayısının semavere dönüştüğü duraklar.

Kısa bir bakış birbirini fark eden iki farklı ruh.

Birbirinden habersiz yolcuların yüzünde oynaşıyordu.

Utangaçlık kursşun karası

Söfürden Dağkapı inen var mı sesi.

Aska durağa bırakılan kavuşmalar...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arşivi

Kader

13 Mayıs 2020 Çarşamba 00:10