İfade

Bazen kedini kendimle transa geçirdiğim anların zirvesine kendime anlatamadıklarımın tümünde sınırların ve bentlerin benim yaşamımı nasıl daralttığını görürüm

Kendime anlattıklarım kadarı anlatamadıklarımın benim yaşamıma yön damgasını vurduğunu ve bu gidişatın emarelerinde ise düşüncemin yarısından çok gizli kalmış düşünlerin anlatımlarıyla tefekkür ettiğimi meşgul olduğumu görürüm

Birileri gizlese dahi eninde sonunda benim onları ifşa edeceğimi bile bile ortalarda kurulan pazarların tümünde baş tellal seçildiğimi görür olanların faturasına pür dikkat kesilirim

Düşüncesini bırakıp kaçanların imdadına yetişecek değildim ama gideni kim tutabilir ki deyip geride bıraktıkları kirliliği ve yaşam öykülerini temizler, ayıklar sonrasında da yaşamın geri kalan kısmında olması gerektiği gibi yoluma devam ederim

Kendi kendine itiraf etmenin bu kadar zor olduğunu kendi beynimin içindeki duvarları, sınırları aştığımda hangi zorlukları ve hangi tereddütleri yaşadığımı kelimelerin gücünden faydalanıp dile getirmeye çalışsam dahi zorluğun fiziki yaşantısının tarifi yoktur

Benim kendime anlatamadığım düşünceleri nasıl oluyor da dışarıya anlatabilirim diye tefekkür sahnesindeyken insanların nasıl bu kadar pervasız ve ölçüsüz davrandıklarını, bilinçlerini hiç mi bir elekten geçirmiyor diye hayıflanmaya başlıyorum

Kendilerine bu kadar özgürlük tanıdığı halde bir başkasının düşüncelerine karşı aynı sorumluluğu üstlenip bu düşüncelerinde dinlenmesi gerekiyor dendiğine şahit olmadığım gibi kendi düşüncelerine karşı saygı ama bir başkasının düşüncesi eğer kendisini zorluyorsa saygısızlık had safhada

Akılsızlığın bu kadar revaçta olduğu ortamlarda pervasızlığı serbest bırakıp eleği, ölçüyü veya denetimi bağlarsanız pervasızlık insan yaşantısını çekilmez hale getirir hatta insanların veya insanlığın uyması gereke kriterler bunlardır diye pervasızlığın askeri olmanız istenir sizden

Yani siz bırakın kendi kendine konuşsun dediğiniz de bile sizin kurtulma şansınız yok çünkü sizden onay alma ve sizin verdiğiniz onay üzerinden kendini yaşatma kurnazlığında bulunur, aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyık misalinden çıkıp zehri tümden tükürmemenizi salık verirler

Kendilerine güllük gülistanlık bahşedenlerin sana aynı şeyi yapmamalı ve kendi ölçü kriterlerinin ölçü ve parametrelerinde yaşamanızı istemeleri insana ve insanlığa dair bütün değerleri ayaklar altına alsa bile sizden seyretmeniz ve daha sonra da ateşli savunucu olmanızı beklerler

Herkesin sürü misali peşinden koşuşturduğu düşünceleri yadsıdığınızda ise sürü yön değiştirip önce senin üzerinden geçip seni yok ettikten sonra yoluna devam etmeyi görev bilirler ve bunun içinde hiçbir uygulamadan kaçınmazlar

Aç mı kalmışsın, öldürülmüşsün veya atıl durumdasın kimsenin düşündüğü, aklında tutması gereken bir hassasiyet olmadığını bir kez daha hatırlatıp ifade özgürlüğü şahsa veya bir tek canlıya yaratılmış veya bahşedilmiş bir yaşam biçimi değildir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Dr. Vahap Kaya Arşivi