Cevat Korkmaz
Cevat Korkmaz yazdı: Her şeye Dair Bir şeyler
Bobstil Şevket abi vardı Diyarbakır’da. Böyle ciks bir adamdı. Nato’da çalışır, ana dilinden fazla ingilizce konuşurdu.
Ciksliği nerden geliyor? Anlatayım:
Her daim ütülü takım elbisesi, kolalı gömleği, parlak kol düğmeleri, versace gravatı ve aynı desenden işlenmiş cep mendiliyle fark atardı.
Pespaye şehir çocuklarına alerjisi vardı. Onlardan uzak durmak için yeni solungaçlar edinmişti. Hazzetmezdi hasılı.
Birgün uçakta Diyarbekirspor yöneticilerinden Mehmet Kalfagil’le aynı sıraya düşüyorlar.
Kalfagil sokulmaya çalışıyor, Şevket abi kaçıyor.
Diyalogu aynen aktarıyorum. Bir yaz günü.
Bobstil Şevket: Memet terin leş gibi kokuyor.
Kalfagil: Abe Diyarbakır’da hava 50 derece.
Bobstil: Yalan atma
Kalfagil: 45 derece olmuş. Asfaltta yumurta pişirmişler, gazeteler yazıyor.
Bobstil: O dediğin Ertan Yurttaş’ın uydurduğu magazin haberdir. Ne sazansın oğlum ya!
Kalfagil: Abe rahat 40 derece var.
Bobstil: Uçaktan ya sen, ya ben atlayayım.
Kalfagil: Kırk dereceden aşağı inenin anasını, avradını…
Nerde o can, nerde o ses. Rahmetle anıyorum. Şehrimizin kızıl goncalarıydı onlar.
Raks müziğin eski patronlarından, ağabeyim Sacit Suha Dilek’le ara ara yazışırız. Kanada’da yaşıyor. Diyor ki, “Biz Diyarbekir keyfini buradaki Ermeni hemşehrilerimizle daha yoğun yaşıyoruz.”
Duyuyorum ki, gençler popüler kültüre teslim olmuş. Vay lımın…
*
Atatürk’ün rakılı resimleri kanıksanmıştı. Meyhanelerin baş köşesine asılırdı. Akşamcılar için bir çeşit kutsanmaydı. Dönemin devlet ricali de rakılı karelere girer, gam etmezdi.
Peki ya şimdi?
Kılıçdaroğlu’nun rakılı bir fotosunu bulamazsınız. Meral Akşener ve Ekrem İmamoğlu rakılı poz vermez. Mansur Yavaş da…
Hdp’liler ortalık yerde içmiyor. Gizli içiyorlar biliyoruz.
Muhafazakar cenah hiç içmez(!)
Siyasileri geçelim, üç beş Gazi fanatiği dışında rakılı görüntü veren sanatçı, oyuncu, şarkıcı bulamazsınız.
Düğünlerde içki verilmiyor. Devlet lokallerinde yasaklandı. Ordu evlerinde var mıdır bilmiyorum.
Kemalist partiler, tabanlarını çantada keklik görüp öbür mahallenin sularında avlanıyorlar.
Bugünkü Türkiye’yi yeniden tanımlarsak; Şeriat değil, Kemalist cumhuriyet hiç değil, monarşi değil, otokrasi..!
Reis cumhuriyeti galiba en uygun olanı.
Türkiye ne kadar değişti diye soranlara ithaf olunur.
Hayırlı günler ey cemaati müslimin.
*
Aşıklar bayramı. “Baba dediğin yarım kalmış bir kelimedir.”
İlmik ilmik döşenmiş finale uzayan yolun taşları.
Doğrudur, “her zaman yarım kalır.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.