Her tercih bir vazgeçiştir

Tam üç dönem Muhtarlık koltuğunu her türlü tehdit, dalavere, rüşvet gibi yöntemler kullanarak sağlama almıştı.

Dördüncü defa aday olmuştu. Bu kez karşısına dişli rakipler çıkmış ve koltuk tehlikeye girmişti. Mahalledeki hangi seçmenle konuşuyorsa, bu dönem kendisine oy vermeyeceklerini söylüyorlardı.

İyice endişelenmiş ve paniklemişti.

Çünkü muhtar unvanı ile her türlü kirli işlerden sıyrılıyor ve sahte de olsa itibar görüyordu. Gittiği her yerde kapıları aralıyordu. Düz Vatandaş olmak onu iyice geriyor,

Kendini rütbeleri sökülmüş Asker gibi hissediyordu.

Seçim propaganda çalışmaları başlamıştı. Kahve ve ev toplantılarına hiç kimse itibar etmiyordu.

Bir gün rakibi olan birinin bütün mahalleliyi bir yerde topladığını duyunca, beklemeden oraya gitti. Rakibinin konuşması bittikten sonra ayağa kalkarak söz istedi. Kimse dinlemek istememesine rağmen, o ısrarla bir kaç söz söyleyip toplantıyı terk edeceği sözünü vererek konuşmaya başladı :

- Ey mahalleli..! Rakiplerimin tümünü tanıyorsunuz. Beni de çok iyi tanıdığınıza şüphem yok. Rakiplerimin arasında benden daha namussuz, daha alçak, daha karaktersiz ve hatta benden daha pezevenk biri varsa onu seçin. Eğer yoksa vicdanınıza bırakıyor ve başka da bir şey demiyorum. Tercih sizin diyerek toplantıyı terkedip gider.

Kim kazandı sizce?

Tabi iki dördüncü kez Muhtar seçilerek bir rekora imza attı.

Not: Bu olay bizzat yaşanmış bir gerçektir. Kurgu değildir..

Ağaç Oldıx...

Amedli QIRIX'lardan biri İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni kazanır. Bir gün geç kaldığı ilk derse kapıyı çalmadan, hocadan izin almadan, arkasına bastığı ayakkabısının topuklarını yere vura vura, elindeki tesbihini şakırdata şukurdata girer. Rahatsız olan hoca, bizim qırıxa yan yan bakar ama bir şey demez, derse devam eder.

Qırıx, oturduğu yerde de rahat durmaz, elindeki tesbihi herkesi rahatsız edecek biçimde sallamaya devam eder. En çok hoca rahatsız olmuştur. Bir kere bakar, iki kere bakar.

En sonunda dayanamaz ve "kim o tesbihi sallayan? " diyerek çıkışır.

Qırıx, tesbihi tuttuğu elini kaldırarak "Benem" der. Hoca, Qırıx'ın bu rahatlığına da sinirlenerek "çık dışarı" der. Qırıx, sınıftan yengeç gibi sallanarak, arkasına bastığı ayakkabısının topuklarını yere vura vura, elindeki tesbihini şakırdata şukurdata, yani girdiği gibi çıkar. Rahatlayan hoca derse devam eder.

Aradan beş dakka geçmeden sınıfın kapısı hızla açılır. Qırıx, kapıdan hocaya seslenir.

"De hadee xoca, seni bekliyem. ağac oldıx burda!'

(QIRIX kültüründe birine dışarıya çık demek kavgaya da evet demektir. Arkasından gidecaxsan ki okulun dışında birbirinizi hışk edesiz...)