Aziz Gülmüş
Aziz Gülmüş yazdı: Aşağı sakal, yukarı bıyık
… /Ameliyat bitmiş nihayet kendine gelmişti Xalo. Gözünü açtığında eş başkan başucunda oturmuş, kara kara düşünüyordu. Kimsecikler yoktu odada. Narkoz sarhoşluğu tam geçmemişti Xalo'nun. Eş başkanına bakıp gülerek:
- Yahu hanım ne öyle düşünüyorsun, bak ameliyat bitti Allah'a şükür. dedi.
Eş başkan derin bir iç çekerek:
- Seni değil, ameliyatın için borç ettiğimiz altı adet çeyrek altını nasıl ödeyeceğiz onu düşünüyorum. dedi.
Xalo eş başkanı teselli etmek için umursamaz bir tavırla :
- Merak etme Allah uzun ömür verirse öderiz. Dedi.
Eşbaşkan:
- Sanki onsekizlik delikanlısın da çalışır ödersin. Yahu senin senden haberin yok, tırrıg gitmiş, vırrık kalmış, bir ayağın öte tarafta nasıl ödeyeceksin ki? dediğinde, Xalo gülmeye başladı:
- Bak hanım, öbür dünyada yetmiş iki huri veriyorlar, her bir çeyrek altın alacaklısına birer Huri veririm ödeşiriz, bana da altmışaltı huri kalıyor neyime yetmez ki? dediğinde Eş başkan öfkelenmişti.
- Walla değil altmışaltı huri, biri bile sana yanaşırsa onların babalarının başını onlara so…aram!. dedi.
Xalo elinde mal kalmış tüccar gibi çaresiz bir yüz ifadesi ile:
- O kadar gariban huri ne olacak peki? Diye sordu.
Eş başkan:
- Bana ne? Ne yaparsan yap! Diye öfkeyle bağırdı. Eş başkanın bu isyanı Xalo'yu iyice korkutmuştu.
- Valla o zaman mecburi elden çıkarmam lazım, düşünsene her birini bir çeyrek altına veriyorum, tam altmışaltı çeyrek altın olur. Dedi gülerek.
Eşbaşkanın hoşuna gideceğini beklerken, adeta korkunç bir gök gürlemesi ile karşılaşmıştı Xalo.
- Karı satmak ha! Tühhh senin sufatına. Onlar hediyedir hediyeeee! Onlar armağandır! dediğinde, Xalo da öfkelenmişti:
- Madem hediyedir, armağandır, sana geçen yıl sevgililer gününde aldığım yüzüğü niye sattın? dediğinde eş başkan odayı terk edip kapıya gittiğinde, dönüp Xalo'ya:
- Seninle Şeytan bile baş edemez diyerek kapıyı kapatıp gitti.
…
Eskiden Diyarbekir'de, "Delikanlının son kozu ya kahvecilik, ya da cigerciliktir!" derlerdi.
Şimdi bakıyorum da mafyacılar, çeteciler, kadın satıcılığından tutun, uyuşturucu çetelerine kadar her türlü pisliğe boğazına kadar batanlar dört elle dine sarılmışlar. Çünkü onların cigercilik yapacak kadar temiz bir ciğerleri yoktur.
Bu durum, organik tarım üretimi ile ekolojik paradigma tatminidir belki de.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.