Diyarbakır’ın en hareketli mekanlarından Sanat Sokağı kurulduğu günden bugüne kimliğini arayan bir sokak.

Sanat Sokağı’ndan Kafeler Sokağı’na ve hatta resmi ismi olan Cami Sokağa kadar farklı isimlerle anılır.

Genel kabul gören ismi Sanat Sokağı.

Ne hikmetse ne camiden ne sanattan nasiplenmeyen isimsiz, kimliksiz bir sokağa büründü yıllar içinde.

Ta ki Sanat Sokağını Güzelleştirme ve Koruma Derneği el atıncaya kadar.

Geçtiğimiz yıl 5-8 Ekim tarihleri arasında Sanat Sokağı 1. Kültür ve Sanat Festivali düzenlenmesiyle bu adım atılmış oldu.

O günden bugüne sürekli sokağı olumlayan adımlar atılmaya başlandı.

Şimdilerde Yöresel Lezzetler Fuarı ile sokaktaki insan hareketliliği artarken, sokağın müdavim profili de değişmeye başladı.

Kentin farklı şehirlerden yöresel lezzetleriyle gelenler stantlarını açarak bir kısmet arayışına girerken, insanlar da farklı lezzetlere ulaşma şansı buluyor.

Bu da yetmiyor; festivale Deve ve Midilli getirenler özellikle çocukları ücret karşılığı gezdirerek insan sirkülasyonundan nasiplenmeye çalışıyor.

Bu da yetmiyor, iftar öncesi ve sonrası çocuklara, gençlere ve ailelere yönelik gösteriler ve müzik organizasyonuyla destekliyorlar tüm bunları.

Aileler çocuklarıyla gelip hem alanı geziyor hem de çocuklarıyla vakit geçirebilecekleri imkanı buluyor.

Yorulan bir çay-kahve içmek isteyen aileler de kafeler de nefesleniyor.

Bir etkinliğin sokağa sağladığı faydalara bakar mısınız.

Tek kelimeyle harika!

Bunda Sanat Sokağını Güzelleştirme ve Koruma Derneği Başkanı Ümit Umdu’nun emeği yadsınamayacak kadar fazla.

Dernek yönetim kurulu üyelerinin sokak esnafıyla organize ve uyum içinde yaptıkları dokunuşlar sokağın bir kimliğe kavuşmasına neden oluyor.

Dört dörtlük bu çalışmada sokağa kattıkları olumlu hava hem sokağı hem de esnafı rahatlatıyor.

Her şeyi devletten beklemektense sorunları kendileri çözme uğraşında olmaları klasik anlayıştan kurtulmaları takdir görüyor.