Pandeminin etkisimidir; Birçok şeyde karışıklık yaşadığımız bir dönemdeyiz.

Yarım yamalak dahi işlemiyor/işletilemiyor bazı şeyler.

Örneğin sosyal destek ödemelerinde yaşananlar!

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca Türkiye genelinde toplam 2 milyon haneye Diyarbakır’da ise 41 bin 548 hanenin faydalanacağı “Tam Kapanma Sosyal Yardım Programı”nın destek ödemesinde de aynı görüntüler hasıl oldu.

Diyarbakır’da 20 civarında PTT şubeleri üzerinden dağıtılan paraların yarattığı yığılmalar; tıpkı diğerleri gibi aynı manzaraları oluşturdu.

Tekerrür manzaralara bir çözüm geliştirilemez mi?

Yarım aklımla şöyle bir öneri sunsam nasıl olur acaba?

Üç kamu bankası Ziraat, Vakıfbank ve Halkbank da dahil edilerek (ATM’ler üzerinden) PTT şubelerinin yükü hafifletilemez mi?

Devlette neredeyse tüm vatandaşların bilgileri mevcut.

İhtiyaç sahiplerine bir kart; hem kamu bankaları hem PTT şubelerinde geçerli ismi de “DESTEKKART” olabilecek bir kart dağıtılır. O da olmadı; zabıta ve polis üzerinden bir kısmının evlere dağıtımı yapılamaz mı?

Bu finans kuruluşlarına; belediyeler, Valilik, kaymakamlık ya da Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri de dahil edilebilinir.

Dedim ya yarım aklımızla söylüyoruz bunları.

…

Bize yakın nüfusuyla Almanya örneğini verelim.

85 milyon nüfuslu Almanya’da 6 milyon insan sosyal yardım alıyor. Bunun 1 milyonu da son 10 yıldır düzenli yardım alan insanlar. Bu 1 milyon insan; çalışmayan, çalışsa bile maaşı yetersiz olan insanlardan oluşuyor.

Bir not ekleyelim; Almanya’da geliri ister yüksek, ister düşük olsun herkes çocuk yardımından ve kira yardımından faydalanıyor. Çocuk yardımı da her bir çocuk başına veriliyor.

Gelelim nasıl dağıtıldığına…

Gelelim can alıcı kısmına; Paralar ailelere nasıl veriliyor?

Bu yardım paraları ihtiyaç sahiplerinin hesaplarına yatırılıyor ve biz de PTT şubelerinde yaşanan manzaralar da yaşanmıyor.

Devlet bir planlama yaparken; neden sürekli tekrar eden manzaraya karşı bir önlem almaz?

…

Kimileri vatandaşın cahilliğine dem vurarak, “böyle de olsa şöyle de olsa manzara değişmez” diyor.

Buna kesinlikle katılmıyorum.

Bilinç oluşturularak pekala bunun önüne geçile bilinir.

Devletin bunun için yeterince imkanı var.

Bu imkanlar varken aynı şeyleri yaşıyorsak, bu devletin eksikliğidir!