Berfin Özdemir Yazdı: Çocukluktan, erişkinliğe geçiş

Berfin Özdemir Yazdı: Çocukluktan, erişkinliğe geçiş
Ebeveynlerin çocuk yetiştirmede en muzdarip oldukları dönemdir ergenlik. Ah oflar ile geçen, ‘sen beni anlamıyorsun’, sizin zamanınız geride kaldı’;...

Ebeveynlerin çocuk yetiştirmede en muzdarip oldukları dönemdir ergenlik.

Ah oflar ile geçen, ‘sen beni anlamıyorsun’, sizin zamanınız geride kaldı’; büyüklerin de daha çok ‘bizim zamanımızda böyle miydi?’, ‘ah şu zamane gençleri’ gibi veryansınları duyduğumuz kalıplardır.

Birbirlerini anlamayan ebeveyn ve çocuğun çatışmaları olumsuz sonuçların ortaya çıkmasına sebep olur.

Peki, bu dönemde ne yapılmalı, çocuğa nasıl yaklaşmalı, iletişimi nasıl kurmalı, nasıl bir tutum sergilenmeli?

Bu sorulara cevap verecek bir özetleme çıkarmaya çalışacağım. İşe ergenliğin tarifi ile başlayalım isterseniz.

Çocukluktan erişkinliğe geçiş dönemi olarak tarif edilebilen ergenlik aslında çocukların sağlıklı olduğunun bir göstergesidir. Çocukların fiziksel anlamda büyüdüğü, cinsiyete özgü bulguların oluşmaya başladığı ve üreme fonksiyonlarının kazanılması ile sonlanan sürecin tamamının adı ergenliktir. Ergenlik dönemini olması gerektiği gibi tamamlamak için en büyük görev ebeveynlere düşmektedir. Bu nedenle ergenlik döneminde çocuk ve ebeveyn ilişkileri, çocuğun kişilik gelişiminde oldukça önemli bir yere sahiptir.

Kişilik arayışı içerisinde olan çocuk, ebeveynlerinden yeterli desteği alamadığında kişilik karmaşası içine girer. Anne ve babanın, yaklaşımları onların ileride nasıl bir birey olacağını da etkilemektedir. Çocuklarını kontrol ve aşırı koruma altına almaları sonucunda, onların başkalarına bağımlı, kendine güveni olmayan bir kişilik oluşmasına sebep olabilirler.

Bunun tam karşıtı olan, hiçbir hareketi sınırlandırılmayan, her olumlu davranışı abartılan, yani aşırı hoşgörü ortamında büyüyen kişiler ise bencil yetişebilir. Bunun sonucunda da daima başkalarının dikkatini çekmek isteyen ve karşı taraftan hizmet bekleyen bir tutum içine de girebilirler. Baskıcı bir tutumla yaklaşan anne babalarında çocuklarında da başkalarının ne düşündüğüne fazlaca önem veren, pasif, girdiği ortamlarda hep geri planda kalan bir kişilik yapısı görülebilir. Anne-babayla yaşanan sorunlar sonucu çocuğun arkadaş seçimine olumsuz yönden etkiler, bu dönemde akranlar arası kabul görme, düşüncelerini önemseme olduğu için yapılan davranışların doğruluk payı düşünülmeden yapılır bunun sonucunda çocuk sigarayı, alkolü, madde kullanımını reddetmez.

Bütün bu istenmeyen durumları önlemek amacıyla çocuğa başarabileceği görevler veren, yenileri için onu cesaretlendiren ve ona yeni karşılaşacağı durumlarda oluşabilecek problemleri çözebilmesine yarayacak beceriler kazandıran ailelerin çocukları gerçek hayatla karşılaştıklarında başarıyı yakalayabilmektedirler.

Bu dönemde ebeveynlerin çocuklarla iyi bir iletişim halinde olması bu süreci kolaylaştırır. Öncelikle anne-baba kendilerini bu dönemle ilgili bilinçlendirmeli ki çocuğuyla olan iletişimi sağlıklı bir şekilde kurabilsin.

Uzman Psikolog Burcu Sancar Çapa, ergenlik döneminde sağlam bir aile ilişkisi kurabilmek için ebeveynlere düşen sorumlulukları hatırlatarak önemli tavsiyelerde bulunuyor ve başlıklar halinde şunlara dikkat çekiyor:

- Onu anlamaya çalışın

- İyi bir dinleyici olun

- Başarılarını kutlayın

- Sorumluluk almasını sağlayın

- Arkadaşlarıyla daha fazla zaman geçirme isteklerine anlayışlı olun

- Çocuğunuzu bilgilendirerek net kurallar koyun

- Neye hayır diyeceğinize iyi karar verin

- Sağlıklı alışkanlıklar edinmesine yardım edin

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.