Mehmet Şirin Bayram’ın akıbeti soruldu
Diyarbakır’daki kayıp yakınları eyleminde bu hafta 25 yıl önce gözaltında kaybedilen Mehmet Şirin Bayram’ın akıbeti soruldu. Abla Selahat Bayram, arayışlarının kardeşinin torunları tarafından sürdürüleceğini vurguladı
Foto: Arşiv
DİYARBAKIR YENİGÜN - Kayıp yakınları ve İnsan Hakları Derneği'nin (İHD), "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" sloganıyla sürdürdükleri eylemin 594’üncü haftasında, 25 yıl önce gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınmayan Mehmet Şirin Bayram’ın akıbeti soruldu. Eylemde, abla Selahat Bayram’ın kardeşinin kaybedilmesi olayına dair anlatımlarda bulunduğu bir video paylaşıldı.
Nişanlı olduğunu belirttiği kardeşinin köylerine amcasını ziyaret etmeye gittiğini ve bir tanıdıklarının evlerinde misafir olarak kalırken korucu ve askerler tarafından ev basılarak gözaltına alındığını anlatan abla Bayram, Kulp ilçe merkezine götürülen kardeşinin karakolda gözlerinin kapatıldığını ve ellerinin arkadan bağlandığı bilgisini aldıklarını paylaştı.
“Sonrasında kardeşinin gözaltına alındığı ve karakola götürüldüğünün inkar edildiğini ve bu inkarın halen sürdürüldüğünü” savunan Bayram, bu zulmü kabul etmeyip, kardeşini aramaktan vazgeçmeyeceklerini ve verdikleri mücadelenin torunları tarafından sürdürüleceğini ifade etti.
Mehmet Şirin Bayram’ın, İHD Diyarbakır Şubesi Zorla Kaybedilenler ve Faili Meçhul Siyasi Cinayetleri Araştırma Komisyonu tarafından paylaşılan hikayesi ise şöyle:
“Mehmet Şirin Bayram, 15 Ağustos 1978 tarihinde Diyarbakır ili Kulp ilçesi Demirli (Temiran) Köyüne bağlı Bîra Zeyna Mezrasında doğdu. 1994 yılında Bayram ailesinin yaşadığı Demirli Köyü, Bîra Zeyna Mezrasında devletin köylüler üzerinde ciddi baskıları vardı, köylüler sürekli olarak korucu olmaya zorlanıyordu ancak tüm baskılara rağmen köylüler koruculuğu kabul etmedi ve bu nedenle yaşadıkları köy yakıldı ve çoğu köylü zorla yerlerinden göç ettirildiler. Şirin Bayram’ın amcası olan İhsan Bayram, tüm baskılara rağmen köyde kalmaya devam etti. Aradan 2 yıl geçtikten sonra Mehmet Şirin Bayram, 1996 yılının Kasım ayında köyde yaşamakta olan amcası İhsan Bayram’ı ziyaret etmek için yola çıkar.
Demirli köyüne vardığında karanlık çökmüştü. Mehmet Şirin Bayram, yoluna devam etmedi, sık sık yaşanan operasyonlardan dolayı gece tehlike arz edebilir diye Bîra Zeyna’ya ertesi sabah gideceğini düşünerek akrabası olan Ramazan Tekin’in evine misafir olarak kalmaya karar verir, o gece saat 11 ve 12 civarında Kulp korucuları ve askerlerin yaptıkları ev baskınında ev sahibi olan Ramazan Tekin ve misafir olan Şirin Bayram gözaltına alınır. Ramazan Tekin ve Şirin Bayram’ın gözaltına alındığı esnada ev sahibi Hazal Tekin, (Ramazan Tekin'in eşi) 2 korucuyu Fettah ve Cumali isimli kişiler olduğunu ve onları tanıdığını söyler. Aynı günün sabahında Hazal Tekin, Şirin Bayram’ın amcası olan İhsan Bayram’ı haberdar etmek üzere sabah erkenden saat 07.00 gibi Bîra Zeyna mezrasına giderek Şirin'in amcasına Kulp korucularının ve askerlerin Şirin ve Ramazan’ı gözaltına aldıklarını haber verir.
İhsan Bayram Kulp Karakolu'na giderek gözaltındaki Şirin Bayram için tanıdığı koruculardan korucubaşı Hüseyin ve Mustafa Bulut'tan Şirin Bayram hakkında bilgi vermelerini ister, Mustafa Bulut amcasına İhsan Bayram’a burada kalıp kendisinden haber beklemesi gerektiğini söyler, ertesi gün öğlen saatlerinde Mustafa Bulut (korucubaşı) İhsan Bayram’a ulaşarak Şirin’in Kulp Karakolu'nda olduğunu onu gördüğünü, onunla konuştuğunu ve Şirin’in gözlerinin bağlı olduğunu belirtir.
Korucubaşı olan Mustafa Bulut, Şirin Bayram ile arasında geçen diyalog da; Ramazan Tekin ile aynı gece gözaltına alındığını ve ailesine haber vermesini istediğini söyler, aynı günün gecesinde Mustafa Bulut, Kulp Karakolu'na çağrılarak Şirin Bayram’ı gördüğünü söylememesi için tehdit edilir ve şiddet görür, ertesi gün sabah saatlerinde 08.00 gibi Şirin Bayram’ın amcası İhsan Bayram’ın yanına giderek Şirin Bayram’ı hiç görmediğini ve Kulp Karakolu'na hiç gitmediğini söyler. Ailenin tüm resmi kurumlara yapmış olduğu başvuru ve arama çabalarına rağmen Şirin Bayram’dan bir daha haber alınamaz.” (MA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.