Diyarbakırlı iki gencin başına gelen bir korku hikayesi

Neval AKYÜZ/YENİGÜN HABER - Diyarbakır sokaklarında, taştan ıssız ve eski bir ev bulunmaktaydı. Bu ev, yıllar önce terk edilmiş ve kimsenin girmek istemediği bir mekân haline gelmişti. Halk arasında evin ürkütücü olduğuna dair sayısız söylenti dolaşırdı.

Hilal, meraklı ve cesur bir genç kızdı. Diyarbakır'ın o eski evini araştırmak için arkadaşı İlknur ile birlikte gizlice girdi. Kapıyı hafifçe itip içeri girdiklerinde, eski evin içindeki sessizlik tüylerini diken diken etti. İlknur, endişeyle Hilal'e baktı, "Belki de buraya girmemeliydik." dedi.

Ancak Hilal, daha fazla ilerlemek istiyordu. Tüyler ürpertici bir sessizlik içinde, yavaş adımlarla eski odalara doğru ilerlediler. Her adım attıklarında, eski duvarların, dökülmüş tavanın çatırtılarıyla eşlik ediyordu.

Birdenbire, uzakta tuhaf bir şeyin fısıltıları duyulmaya başladı. İlknur, gözleri büyüyen Hilal'e dönüp, "Bu neyin sesi?" diye fısıldadı. O esnada, odanın bir köşesinde beliren zifiri karanlık bir şekil, etrafa sirayet etti. İkisi de dehşet içinde donup kaldılar.

Sanki evin içinde bir enerji dolaşıyor gibiydi. Eski eşyaların üzerindeki tozlar havada dans ediyordu. İlknur, titreyen sesiyle, "Buradan çıkalım, lütfen!" dedi.

Hilal, yarı korku yarı merakla etrafına baktı. Tam o sırada, bir gölgenin duvarda belirdiğini gördü. Bu gölge, insan formuna benzeyen fakat bir o kadar da ürkütücü olan bir varlığın gölgesiydi. O an, derin bir sessizlik hakim oldu.

Birdenbire, odanın ortasında garip bir çığlık sesi duyuldu. İlknur'un gözleri korkuyla açıldı, "Buradan çıkalım, bu ev lanetli!" diye haykırdı.

İkisi de koşar adımlarla evden çıktılar. Dışarı çıktıklarında, nefes nefese kalmışlardı. "Hilal, geri dönmeyelim, lütfen." dedi İlknur.

O günden sonra, Hilal ve İlknur Diyarbakır'ın o eski evine bir daha adımını bile atmamaya karar verdiler. O evin içinde neler olduğunu asla öğrenemediler, ama o karanlık ve sessiz atmosferi unutamadılar. Ve şehirde dolaşan söylentilere göre, o eski evin içinde hala bilinmeyen bir varlık dolaşmaktaydı.