Muhterem okurlarım,

"Kitaplar da dost gibi az fakat iyi seçilmiş olmalıdır."

Bugünkü yazımda sizlere Yavuz Ekinci'den bahsetmek istiyorum.

Yazmaya öykü ile başladı. İlk öykü kitabı Meyaser'in Uçuşu 2004 yılında yayımlandı. Sırtımdaki Ölüler ile Haldun Taner Öykü ödülünü (2005), Bana İsmail Deyin ile Yunus Nabi Öykü ödülünü (2008) aldı. Öyküleri Almanca, İngilizce, Japonca, Yunanca, Frasça çevrildi.

Bana İsmail Deyin isimli öyküsü,  Nennt Mich ismael olarak Almancaya çevirilip, 2019 senesinde Europo projesi kapsamında Dortmund Tiyatrosu tarafından sahneye uyarlandı. Üç öykü kitabından sonra roman yazdı

Öykü ve romanlarıyla tanıdığımız Yavuz Ekinci, okurlarını şaşırtarak "Miro ile Şino" çocuk kitabıyla okurlarıyla buluştu.

Çınar yayınları etiketiyle çıkan kitap raflarda yerini aldı. Bizleri çocukluk günlerine götürecek bir kitap…

Yağma yağmur yağma

Pıta pıta pıt

Şıpa Şıpa şıp

Güneş artık çık!

Miro ile Şino iki kardeş, Miro leylekler göç yoluna koyulduğunda yedi, Şino ise leylekler döndüğünde altı yaşına basacak. Günlerden bir gün bu iki kardeş parkta oynarken güneş birden kayboldu. Sonra kara bulutlar çıkageldi. Kuşlar apartmanlarının saçaklarına saklandı. Kediler kuyu köşelerine kaçıştı. Önce çat pat, küt sesiyle döven dolu yağdı, sonra yağmur. Günler haftalara, haftalar aylara kavuştu. Yağmur bir türlü dinmedi. Miro ile Şino'nun yağmuru dindirmek için türlü türlü planları var. Acaba başarabilecekler mi?

Yavuz Ekinci, okurlarını çocuk dünyasındaki inatçı umudu anlatırken edebiyatımıza müthiş iki karakter hediye ediyor.

Yolu açık olsun…

Nice okuyucuyla buluşma dileğiyle…

Ruhumla kalbinizi selamlıyorum…

Başka bir yazıda görüşmek dileğiyle…