Berfin Filiz Yazdı: Sen Gidince
Bir mürekkebin son bulmasıyla başladı yalnızlığım.
Gecelere tükettiğim sigara dumanı, yaktı geçti nefesimi.
Ciğerimi asıl solduran gözlerinden habersizdi,
sigaramın izmariti...
Bir mehtaba tutulup kalmışken,
Gıcırtılı sesler yükseldi, eskimiş plaktan.
Sensizliği kafama çakan,
bir şarkı mırıldanıyordu, Zeki Müren...
Senden bana bulaşmıştı,
Sigara yanına, musiki alışkanlığı.
Plak alınca, gönlü eskimiş evime,
Hediye etmiştin, gözde koleksiyonundan bir parça...
Sevmemi, dinlememi istemiştin.
Gülüşün de eklenince şarkıya-şaraba, sevmiştim ben de.
Bilemezdim, yalnızlığımda arkadaş olsunlar diye,
onları bana miras bıraktığını.
Gülüşünün yanına kokunu da bolca ekleseydin keşke içine
Belki daha dayanılır bir hâl alırdı, yokluğun
Öylece habersiz gitmeseydin eğer,
şu köşedeki fotografçıda, iki gülen yüz bırakırdık hayata.
Hatrımda kalabilirdi o zaman, gülüşünün kokusu.
Sen solup gittikten sonra ben hiç bahar görmedim çünkü...
Siyah-beyaza döndü tüm dünya.
Ekmiştim ya hani, toprağının üzerine sümbülleri.
Bir onlar açmış renk renk...
Bilirim, seversin sen çiçekleri.
Gökkuşağını anımsatır, gülümsetirdi güneşten yüzünü.
Ama sen gez dolaş cennet bahçelerinde,
Kömür karası gözlerinden de benim yerime af dile.
Pek yakında o da gelecekmiş de.
Bir ömrün sonsuzluğunda, seyre dalacak, içindeki o kara mağrur denizde.
O da çiçeklenecek, bizimle nefes alacak diye tembihle.
Salmasın sakın, içindeki denizin sularını gözlerine.
Benden söz ona, geleceğim en yakın vakitte...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.