Video Haber - Diyarbakırlı balıkçılardan yetkililere çağrı; Balık ölümlerinin önüne geçin!

Video Haber - Diyarbakırlı balıkçılardan yetkililere çağrı; Balık ölümlerinin önüne geçin!
UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ndeki Hevsel Bahçeleri kıyısından geçen Dicle Nehri’nde yaşanan toplu balık ölümlerinin tekrarlanmaması için...
UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ndeki Hevsel Bahçeleri kıyısından geçen Dicle Nehri’nde yaşanan toplu balık ölümlerinin tekrarlanmaması için yetkililere çağrıda bulunan Diyarbakırlı balıkçılar, olası balık ölümlerinin önüne geçilmesini istedi. Dicle Nehir’indeki balık türlerinin giderek azaldığını da kaydeden balıkçılar, nehre yeni tür balıklar kazandırılmasını talep etti

Nurullah Ergün / YENİGÜN ÖZEL - Diyarbakırlı balıkçılar, Dicle Nehri’nde geçtiğimiz yıllarda yaşanan toplu balık ölümlerinin tekrarlanmaması için yetkililere gerekli önlemlerin alınması çağrısında bulundu. Yenigün Haber’e konuşan 30 yıllık balıkçı Veysi Bozyıl, sudaki oksijen oranını dengede tutarak balık ölümlerinin önüne geçilebileceğini söyledi.

‘Toplu balık ölümlerinin önüne geçilebilir’

Daha önceleri de Dicle Nehri’nde toplu balık ölümlerinin olduğunu hatırlatan Bozyıl, “Dicle Nehri sulama amaçlı baraj olduğundan dolayı genelde eylül ayı ile ekim ayı arasında suyun seviyesi kesiliyor. Balık ölümlerinin nedeni ise atık suların Dicle Nehri’ne dökülmesi, suyun içindeki oksijen oranının azalmasıdır. Barajlarla istenilen zamanda suyun seviyesi kesilebiliyor ya da bırakabiliyor. Bunun önüne nasıl geçilebilir; suyun seviyesi bir ölçüde bırakılarak sudaki oksijen oranını dengede tutarak balık ölümlerinin önüne geçilebilir” dedi.

‘Barajlar balıkların göç etmesini engelliyor’

Balıkçı Veysi Bozyıl, Dicle Nehri’ndeki balık türlerinin her geçen gün azaldığına da dikkat çekti.  Şebbot, Şırıng, Cer, Şah, Yayın, Berat, Bınni, Behran, Yılan Balığı, Kaya Balığı, gibi bazı balık türlerinin neredeyse neslinin tükendiğini vurgulayan Bozyıl,  bunun nedenlerini ise şu şekilde anlattı;

“Balıklar suyun içerisinde bir yaşam içindedir. Mevsimsel olarak göçmen balık türlerimiz vardı daha önce. Şebut, Turna, Ziber, Şırıng dediğimiz balık çeşitlerimiz vardı. Bu balık türleri mevsimsel olarak ilkbahar ayların da yağmur suyuyla gelen bulanık sularda onların göç zamanları başlardı. Şu an yağmur yağdığı zaman barajlarda su birikintisi yapmak için suları kesiyorlar. Bu nedenle göç engelleniyor. Yani o mevsimde suyun akışının bulanık olması balıkların alttan yukarıya doğru göç etmesini sağlıyor, o mevsimde de barajlarla sular kesildiği için göç gerçekleşmiyor bu yüzden o balık türleri artık yok.”

‘Dicle’ye yeni balık çeşitleri bırakılmalı’

Dicle Nehir’ine balık kazandırılmasını istediklerinin altını çizen Bozyıl,  “Son zamanlarda balık çeşitleri çok azaldı. Batı illerinde var, balıkları alıp çoğaltıp üretiyorlar sulara kazandırıyorlar. Bu bölgede sazan iyi balıktır. Bir sürü insanın geçim kaynağıdır balıkçılık. Bizim isteğimiz Dicle Nehrine Sazan ya da Şebut kazandırılması ya da Turna dediğimiz balık çeşitleri var. Çünkü bir sürü insanın geçim kaynağı olduğu için ülke ekonomisine faydası var. İnsanlara istihdam sağlayacaktır” dedi.

‘Dicle Nehri’ni İsrail Sazanından temizlemeliyiz’

İsrail Sazanının da Dicle Nehri’ndeki balık türlerine zarar verdiğini kaydeden Diyarbakırlı Balıkçı Veysi Bozyıl, “İsrail sazanı nesli çabuk üreyen bir balıktır. Senede iki ya da üç sefer üreyen bir balık; bunu nasıl engelleyebiliriz bu balıklara anti bir balık, dişli bir balık sağlanarak bu bölgedeki İsrail sazanının neslini tüketebiliriz. Onun dışında hiçbir şekilde İsrail sazanı türü bitmez. Neden bitmez, çünkü suyun içerisindeki oksijen oranı olmasa bile diğer balıkların ölümleri gerçekleşiyor, bu tür balıklar ölmüyor. Ben suyun içinde canlı şahit oluyorum. Bu balıklar dışarıdaki nemi vücuduna alarak suda çözülmüş oksijene dönüştürüyor. Belli bölgelerde dolaşıyorlar. Ben suyun içinde olduğum içinde kendi gözlerimle görüyorum. Yani bu tür balıkların önüne geçilmez. Ama hareketli avcı, anti bir balıkla geçilebilir” diye konuştu.

Dicle Nehri şiiri

Yaşamının büyük bir bölümünü Dicle Nehri üzerinde geçiren Bozyıl, Dicle’yi ve balıklarını kendisinin yazdığı şu şiirle anlattı;

Dicle Nehri

Sessiz sessiz akar suları.

Maden, Bırkleyn Çayları

Aslında ana kaynakları

İsim verir bunlar Dicle’ye

Baharda bulanıktır suları

Nedeni ise yağmur suları

Hele birde kar ve selse suları

Coşturur asi eder Dicle’yi.

Baharda güzel balıklar gelir

Bunlara da Şebbot, Şırıng, Cer denir

Tavası da ızgarası da pek yenir tezgâhında Veysi ustanın…

‘Eskiden Dicle çok temiz ayna gibiydi’

Dicle Nehri’nde 40 yıldır balıkçılık yapan 71 yaşındaki Şevket Bozyıl ise Dicle Nehri’nin eskiden çok temiz olduğunu söyledi. Eskiden balık tutmaya giderken su ne kadar derin olursa olsun balıkları yine de görebildiklerini kaydeden Bozyıl şimdilerde ise suyun çamur gibi olduğunu vurguladı. Şevket Bozyıl eski Dicle ile şimdiki Dicle’yi şu sözlerle anlattı;

“40 yıl önce Dicle Nehri çok temizdi. Suyu berrak ayna gibiydi. İnsanlar bu suyu rahatlıkla içiyordu. Şimdi Dicle Nehrinin suyu içilmiyor. Çünkü çok fazla kirlendi. Bilinçsiz sulamalardan dolayı Dicle Nehri çok fazla kirleniyor. Suda eski balıklar artık yok, çoğu kayboldu. Su temizdi ve bu nedenle balıkta çok fazlaydı. Su derin olmasına rağmen biz balıkları rahatlıkla görebiliyorduk. Şimdi ise önümüzde olsa bile göremiyoruz. Su tamamen çamur olmuş durumda. Eskiden Dicle Nehri’nde Şebbot balığı çok fazlaydı. Aynı akıllı insanlar gibi kendilerini torların üzerinden atıyorlardı. Şimdi şu o kadar bulanık ki balık ne önünü ne de torları görebiliyor. Eskiden tertemiz olan Dicle Nehri’ni şimdi koklayamıyorsun bile. O kadarki kirli.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum