Herkesin kendine sığınılacak yer bulmaya çalıştığı dönemlerde; bir başımıza kalma pahasına diren namus günüdür dedik ve bu günlere geldik

Direnenlerin onurunu kendi hanemize yazmaya yeminli bu yürek; yazmayı ve kalıcı olmayı başarıp bu günlere gelmesini bildi

Yola yeni başlayanların aksine biz umudu ekmek niyetine sofraları doldurduğumuz zamanların efsanelerinde kendi buğdayımızı harmanlamış başkalarına umudun yolunu göstermeye çalışırdık

Bizde aynı nimetlerden faydalanmıştık ve vefa gösterme sırası bize gelmişti

Herkesin kapıya gelir ise başım üstüne dediği dönemlerde, gözünü budaktan esirgemeyen; gezilerin alasına tilili çekerek saflarımızı belirlemiştik

Kapıya gelmeden de yardıma koştuk ve safları belli olanların yanında yer aldık

Herkesin kendini ağırdan sattığı dar günlerde; senin ayağın; gitmesi için hazır ve tetikte, bekleyenler bizim insan olduğumuzu ve insanlık değerlerinden bazılarını kendince yorumlamayı icraata geçmek istiyor.

Bu gün namus günüdür dedik ve halaya tutuştu sevdamızın baharını uykudan uyandırarak

Zannedersin bir tek onlar bu işte parametre tutabilir, sanki bir tek onlar bu işte anlayandır ve rol keserler

Kep düştü kel göründü gerçek yüzünüz ortaya çıktı, kamuflajlarını artık iş görmez oldu

Biz heybemizde; önce getirdiğimiz geline bütün şiirlerimize dökeriz, elimizde var ise mahrum etmeyiz, çünkü insan olanın her şeyin en iyisine layık olduğunu biliriz.

Beklentimiz en dorukta ve bir kerte aşağısını kabul etmediğimizi başkasına aşağılık ilişkiyi dayatamayız

Bir sonra gelene de Allah kerimdir, çünkü yaratılanın kısmeti ondan önce gelir şiarı bizde var olan bir mantık ve her gelen en dolu halde sofradan yaralanır

Yüreğimizi ortaya koyduğumuz ortamlarda yürekten daha zengin hangi sofra mevcut ki?

Biz sevdiğimize heybemizdeki bütün kelimeleri seferber ettiysek, pişman mı olduk? Hayır çünkü gelen sevgili kendisiyle yeni dizeleri yola dizerek geldi

Biz verdikçe zengin olduk, alanlarda aldıkça insan olmasını bekledik, bu fotoğraftan öte hiçbir tablo bizi tatmin etmez

Bir bir birlik olabilsek aşkın engebeli yolları dediğin nedir ki! Yıldızların nağmelerindeki beklentilerin farkına bir varabilsek; aşkı devler zamanındaki harlanmayla yaşardık insanların gittikçe kendini küçültmeye çalıştığı teknolojik alanda

Devleşen insanların sırrını bizde çözerdik ve bugün halaya davetim bundandır

Bir karşılaştık ki ne gözlerimiz kapanır nede kalplerimiz kırık, akarız bütün şarkıların estirdiği rüzgarlarda yayarız kendimizi aydınlığa atılmış tohumuna, tomurcuk açar kokusu evrene siner

Ama tarihini de bir kenara yazarak sılaya kelimeleri göndermeden sahiplikler oluşturduk. (Devam Edecek)