Mehdi Zana: Gönlümden geçen ülkeme dönmek

YENİGÜN HABER – 20 Aralık 1940 tarihinde Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde dünyaya gelen Mehdi Zana, 1963'te ise Türkiye İşçi Partisi'ne (TİP) katıldı. 2 yıl sonra TİP Silvan ilçe Başkanı, 1977 mahalli seçimlerinde Diyarbakır Belediye Başkanlığı'na bağımsız olarak seçildi. 12 Eylül 1980 askeri müdahalesinden sonra tutuklanarak çeşitli suçlardan hüküm giydi ve kesintilerle toplam 16 yıl cezaevinde yattı.

Zana, 1994 yılından sonra on yıl İsveç’te yaşadı; Ekim 2004’te yurda döndü ve hakkındaki davalardan dolayı gözaltına alındıysa da daha sonra serbest bırakıldı.

Yaklaşık sekiz yıl İsveç'te yaşayan Mehdi Zana, 15 Ekim 2004'te Türkiye'ye döndü. Ardından tekrar İsveç’e dönerek orada yaşamaya başladı.

Şimdi 83 yaşındaki olan ve İsveç'in başkenti Stockholm’de yaşayan Kürt siyasetçi Mehdi Zana, Rudaw’a verdiği röportajında ilginç açıklamalarda bulundu.

HATAMIZ, BİLİNÇSİZLİĞİMİZ OLABİLİR AMA…

Şartların kendisini İsveç’te yaşamaya ittiğini belirten Zana, şunları söyledi:

“Benim ülkemde olmam gerekirdi. Çok gezdim şartlar beni burada kalmaya mecbur etti. Eşim Leyla da Kürt meselesinden ötürü cezaevine girdi. Yemin içtiğinde ‘Kürt halkı için yemin ediyorum’ dedi. Yemin metnini Kürtçe okuduğu için hapse attılar. Yaşamımız bu şekilde sürdü. Hatalarımız olabilir, bilmeden yaptığımız şeyler olabilir. Ama Kürt davasının şartları bizi buna mecbur etti. Mesela Leyla şimdi ülkesinde ve köyünde yaşıyor. Yaşlı annesi ile ilgileniyor. Yaklaşık 11 yıl hapis yattı. 16 yıl da ben kaldım. Birçok insanımız rahmetli oldu. Hayatta değiller artık. Kürt davası için öldürülenler oldu. Bunların değerini bilmek gerek. Hatamız, bilinçsizliğimiz olabilir ama benim tüm davam Kürtlüktür.”

Leyla Zana, çocukları Ruken, Ronahi ile Mehdi Zana'yı cezaeevinde ziyaretinde

HER ŞEY İNSANIN ELİNDE DEĞİL

Eşi Leyla Zana ve çocukları ile ilgili de konuşan Mehdi Zana, “Leyla parlamenter olduğu için şimdi emekliye ayrıldı. Diyarbakır’da (Silvan) daha çok köyde kalıyor. Annesine bakıyor. Annesi çok yaşlı çünkü. Kızım Ruken de Diyarbakır’da Leyla ile beraberler. Ben İsveç’teyim. Koşullar nedeniyle bir arada değiliz. Ama gidip geliyoruz ve birbirimizden haberdarız. Telefonla her gün konuşuyoruz. Muhakkak arar ve durumlarını sorarım. Seslerini duyunca ben de mutlu oluyorum. Her şey insanın elinde değil. Bir halkın davasında insan asla kibirli olmamalı. Halkın verdiği değeri bilmeli. İnsan bildiği kadarıyla bir şeyler yapar. Her insanın yetersizlikleri ve hataları vardır. Kürtlük davasında biz de kendi çapımızda bir şeyler yapmaya çalıştık” ifadelerini kullandı.

GÖNLÜMDEN GEÇEN ÜLKEME DÖNMEK

Diyarbakır’a dönmek istediğini belirten Mehdi Zana, “Gönlümden geçen ülkeye dönmek. Şartlara bakacağım elbette. Çünkü benim içinde olduğum koşullar farklı. İsveç’te emekliyim. Sabahtan evden çıkıyorum, çarşıda şöyle bir turlayıp eve dönüyorum. Kimseyi rahatsız etmiyorum. Kimseyi ziyaret etmiyorum. Hep kendime diyorum ne yaparsan yap kimseyi rahatsız etme. Seninle bir işi yoksa birine bela olmak iyi bir şey değil. Zamanımı okuyarak geçiriyorum. Leyla da köyde annesine bakıyor. Evimiz Diyarbakır’da. Bazen Diyarbakır'a gidip geliyor. Yani hayat şartlarımıza bakarak bir karar vereceğiz. Hatalarımız da olabilir. Ama Kürtlük asla aklımızdan çıkmıyor. Elimizden ne geliyorsa onu yapmalıyız.” dedi.