‘Sahte içkiye verilen mücadelenin aynısı tüm alkole verilmeli’

Yılbaşı kutlamaları dönemlerinde sahte içki üretimi ve ticaretine yönelik çalışma başlatan yetkililerin aynı hassasiyeti alkol tüketimine de göstermesi gerektiğini belirten Yeşil Yıldız Derneği Başkanı Yahya Öger, alkolün zararlarını hatırlattı

Özellikle sözde yılbaşı kutlamalarındaki içki tüketimlerini fırsat bilen bazı şebekelerin sahte içki ürettiğine ve tüketilen bu içkilerin sebep olduğu ölüm oranlarına yönelik haberler gündemde sıcaklığını koruyor. Sadece sahte içkinin değil, alkollü içeceklerin tümünün insan vücuduna zarar verdiğini hatırlatan Yeşil Yıldız Bağımlılıklarla Mücadele Derneği Başkanı Yahya Öger, alkol tüketiminin topluma verdiği zararları sıraladı. Bütün semavi dinlerin akli muhafazanın vucubiyeti ve vacipliği üzerinde durduğunu söyleyen Öger, "İnsanoğlunun aklının muhafaza edilmesini gerektiğini semavi dinler bize söylüyor. Alkolün uyuşturucu olduğunu, insanın beynini örttüğünü ve iradesini elinden aldığını sadece dinler söylemiyor. Aynı zamanda dinleri destekleyen bilim ve bilim insanları da bunu kanıtlanıyor ki; alkol uyuşturucu bir maddedir, beyni izale ve yok ediyor, insanların iradesini elinden alıyor." diye belirtti.

‘Sahte veya bandrollü hepsi aynı’

Daha önceki dönemlerde Türkiye'de alkol fabrikalarının devlet eliyle açıldığının altını çizen Öger, bazı dönemlerde alkolizmin bir politika haline geldiğini belirterek devletlerin asli görevlerinden birinin de gençlerin sosyal-psikolojik, ruhsal, ahlaki çöküntülerinin bertaraf edilmesi noktasında önlemler alması olduğunu söyledi. Sahte alkol üretimi veya tüketimine yönelik yapılan haber bültenlerine atıfta bulunan Öger, "Alkolizme ve alkol kullanımına baktığımızda, medyada ve haber kanallarında Türkiye'de özellikle sahte alkol kullanımı ve ondan kaynaklı ölüm vakalarının artmasıyla bir feryad-ı figan kopmaya başlıyor. Oysa alkole topyekun baktığımızda sahtesi veya sahte olmayanı, legali veya illegali, bandrolü veya bandrolsüz diye ayırt etmeksizin insan vücuduna, ruh sağlığına ve beyne zarar veren bütün alkol maddelerinin helal veya haram, az veya çokluk kavramı noktasında aynı olduğunu görmekteyiz” dedi. Öger, "Bunun içerisindeki madde miktarının oranının yüksekliği veya azlığına bakmaksızın alkollü içeceklerinin toplumun sağlığına, birliğine, geleceğine birer dinamit, yok etme noktasında dindarlarının deyişiyle şeytanın hilesi, siyasal söylemle dış mihrakların bir oyunu olduğunu bilmeliyiz. Çünkü alkolizm gelecek gençlerinin tamamıyla yok edilmesine vesile olur” şeklinde konuştu. Toplumun huzuru ve asayiş noktasında alkolün sahtesi ile bandrollüsü arasında hiçbir farkın olmadığına vurgu yapan Öger, "Alkolün sahte olması veya sahte olmaması noktasında din bir fetva vermez, dernek olarak bizde buna karşıyız. Yetkililere şunu söylüyoruz. Her yıl sahte alkolle ölen yüzlerce insanın yanı sıra her sene alkol kullanıp trafik kazalarında masum insanların canlarına kasteden onlarca, yüzlerce ve hatta binlerce şoförümüz vardır. Her yıl alkol kullanıp yuvaları yakan, yıkan, dağıtan, kadına ve çocuklara karşı istismarda bulunan, kadına şiddet uygulayan yüzlerce ve binlerce insanımız vardır." ifadelerini kullandı.

‘Alkol alkoldür, beyni uyuşturur, nesli tüketir’

Öger, "Alt sebeplerine baktığımızda; şiddet, istismar, trafik kazası ve cinayetlerde alkolizm olduğunu görebiliyoruz. Devletin sahte alkole vermiş olduğu mücadelenin aynısını onların tabiriyle bandrollü ve vergisi alınan alkole karşı da verilmesi gerektiğine inanıyoruz. Alkol alkoldür, beyni uyuşturur, nesli tüketir, geleceği elimizden alır. Bu anlamda biz 'sahtesini yenisiyle değiştirin, sahte içmektense bandrollü için' diyemeyiz. Kendinizi, ailenizi ve toplumunuzu muhafaza etmek için her türlü uyuşturucu maddeden, alkolden, sigaradan ve ahlaki davranışları yozlaştıranlardan uzak tutunuz." dedi. (İLKHA)