‘Vatandaşın ilaca erişim hakkı engelleniyor’
İlaç fiyatlarındaki artış, piyasada olmayan ilaçlar ve eczacıların yaşadığı sorunlara dikkat çeken Diyarbakır Eczacı Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Mahmut Sert, her yıl fiyat değişikliği döneminde birçok ilacın piyasada bulunamadığını belirterek, “Vatandaşlarımızın en temel hakkı olan ilaca erişim hakkı engelleniyor” dedi. İlaç zamlarının hem vatandaşı hem de eczacıları zora soktuğunu vurgulayan Sert, eczacıların ayakta kalmakta ve vatandaşlara ilacı ulaşmakta güçlük çektiğini söyledi. Biran önce ilaç fiyat kararnamesinin güncellenmesi gerektiğinin altını çizen Ecz. Mahmut Sert, “Hastalara ilaç fiyat farkı çıkaran ürünlerin geri ödeme koşullarında değişiklik yapılması gerekmektedir” dedi
Nurullah Ergün / Diyarbakır Eczacı Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Mahmut Sert, ilaç fiyatlarındaki artış, piyasada olmayan ilaçlar ve eczane ekonomilerinin yaşadığı zorluklara dikkat çekmek amacıyla yazılı bir açıklama yaptı. Eczacıların, toplum sağlığının korunması ve geliştirilmesi için çalışan bir meslek grubu olduğunu kaydeden Sert, “Hastalığın sağlığa dönüşmesi için ilacın güvenli ve doğru kullanımı konusunda vatandaşlarımıza danışmanlık hizmeti veren birinci basamak sağlık kuruluşlarıyız. Her vatandaşın mahallesinde, randevu almaya gerek kalmaksızın gidip danışabildiği bir eczane vardır… Ancak biz eczacılar, ayakta kalabilmek ve mesleğimizi onurlu bir şekilde icra edebilmek için çok ciddi sorunlarla boğuşmak zorunda kalıyoruz” dedi.
İlaç zamları hem vatandaşı hem de eczacıları zora sokuyor
Her yıl fiyat değişikliği döneminde birçok ilacın piyasada bulunamadığının altını çizen Ecz. Mahmut Sert, “Vatandaşlarımızın en temel hakkı olan ilaca erişim hakkı engelleniyor. Birçok ilaç ve sağlık ürününde vatandaşlarımız yüzde 300 fiyat farklarıyla karşılaşıyor. Biz eczacılar, hastalarımıza ilacı ulaştıramadığımız için vatandaşlarla karşı karşıya geliyoruz. Toplum nezdinde itibar kaybı yaşamanın yanında mesleğimizi icra edememenin sıkıntılarını yaşıyoruz. Bunun yanında, biz eczacılar gün geçtikçe güç kaybediyoruz, eczane ekonomilerimiz sistematik bir şekilde kötüye gidiyor. İlaç zamları ve fark ücretleri vatandaşımızı zorladığı gibi eczacılarımıza da kazanç olarak değil büyük kayıplar olarak dönüyor. Eczanelerimizi ayakta tutan, çalışanlarımıza maaş vermemizi sağlayan, hastaya hizmet etmemizi mümkün hale getiren gelirlerimizi kaybediyoruz. Yıllardır ekonomik anlamda sıkıntı yaşayan eczanelerimiz, Covid-19 pandemisi ile birlikte daha da içinden çıkılamaz bir ekonomik daralma ile yüz yüze geldi. Özcesi, eczacılar ayakta kalmakta, vatandaşlarımız ilaca ulaşmakta güçlük yaşıyor. Bu, kabul edilebilir, sürdürülebilir bir durum değildir!” diye konuştu.
‘Eczacılar, bu tablonun sorumlusu değil mağdurudur!’
Yanlış ilaç fiyatlandırma politikasının hastaların ilaca ulaşamamasına; eczanelerin de mesleklerini icra edemez hale gelmesine yol açtığının altını çizen Diyarbakır Eczacı Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Mahmut Sert, halk sağlığının korunması ve eczacıların varlıklarını sürdürebilmeleri için şu önerilerde bulundu;
- Tüm ısrarlı çabalarımıza ve uyarılarımıza rağmen İlaç Fiyat Kararnamesi, 2009 yılından beri güncellenmiyor. Günümüz koşullarına hiçbir şekilde uyum sağlamayan kararnameye göre eczanelerimizin mevcut kar oranları, işletme giderlerimizi bile karşılayamaz durumdadır. Eczanelerimizin toplum sağlığına katkı vermeye devam edebilmeleri, maddi kaygılar içinde boğulmadan mesleklerini yapabilmeleri için karlılık oranlarının Dünya Sağlık Örgütünün öngördüğü şekilde düzenlenmesi şarttır. 13 yıldır güncellenmeyen İlaç Fiyat Kararnamesi, günümüz koşulları ile kıyaslandığında eczanelerimizin ayakta kalması mümkün değildir. İlaç Fiyat Kararnamesinde eczane kar oranları günün koşullarına ve ülke gerçeklerine uygun olarak düzenlenmeli ve bu şekilde güncellenmelidir.
- İlaç kuru ve ilaç fiyat politikaları belirlenirken yalnızca Sağlık Bakanlığı ve ilaç firmalarının anlaşmaya varması yerine tüm paydaşları kapsayan, şeffaf ve katılımcı mekanizmalar geliştirilmelidir.
- İlaçta kur ayarlamasının yılda bir kez yapılmasından vazgeçilmeli, belirli periyotlarla kur düzenlemesi yapılmalıdır.
- Sağlık Bakanlığı tüm paydaşların katılacağı bir "ilaç yokluğu uyarı sistemi" kurmalıdır. İlaç yokluğu olarak tanımlanan sınır belirlenmeli, ilaç kutu sayısı bu sınırın altına düşerse ek önlemler alınmalıdır.
- Öte yandan, ilaç yoklarının en önemli sebebi, ilacı ticari bir meta olarak gören şirketlerin yaklaşımıdır. Daha yüksek kar beklentisi ile piyasaya ilaç vermeyen şirketler, halka sağlığı ile oynamakta, bizlerle vatandaşları karşı karşıya getirmektedir. Kur farkı, pek çok ilaç firmasının ülkemize ilaç vermemesine ya da hammaddeleri yurt dışından gelen ilaçları üreten yerli ilaç firmalarının ilaçları üretememesine sebep oluyor. Tam da bu yüzden yerli ilaç politikalarına ağırlık verilmeli, ilaçta dışa bağımlılığın azaltılmasını sağlayacak politikalar geliştirilmelidir.
‘İlaç fiyat kararnamesi güncellenmeli’
İlaca erişimin bir hak olduğunu ve bunu engelleyecek durumların ortadan kaldırılması gerektiğini vurgulayan Sert, “En temel sağlık hakkı olan ilaca erişim hakkı için, ilaç fiyat kararnamesinin güncellenmesi, vatandaşların ilaca erişim hakkının önündeki engellerin kaldırılması, hastalara ilaç fiyat farkı çıkaran ürünlerin geri ödeme koşullarında değişiklik yapılması gerekmektedir. Aynı zamanda eczanelerimizin finansal sürdürülebilirliğinin sağlanması, eczacılarımızın ekonomik kaygılardan uzak nitelikli ve kesintisiz ilaç-sağlık danışmanlığı hizmeti verebilmesi için gerekli koşullar sağlanmalı, çalışma koşullarının iyileştirilmesi desteklenmelidir” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.