‘Siyasi partiler yargı eliyle kapatılmamalı’

DOSİAD 8. Olağan Genel Kurul toplantısı yapıldı. Güvenoyu alarak yeniden başkan seçilen Abdurrahman Aslan, burada yaptığı konuşmada HDP’nin kapatılma girişimlerini eleştirdi. HDP’nin kapatılmasını istemediklerinin altını çizen Aslan, “Kim kapatmalı, sandıkta hak oylarıyla kapatmalı, kapatacaksa. Bu benim kişisel görüşüm ancak iş dünyasını çok etkilediği için hiçbir siyasi parti yargı eliyle kapatılmamalı” dedi

YENİGÜN HABER - Diyarbakır Organize Sanayici ve İş Adamları Derneği (DOSİAD) 8. Olağan Genel Kurul toplantısında mevcut Başkan Abdurrahman Aslan tekrar seçilerek güven tazeledi. Genel Kurul toplantısı Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi toplantı salonunda gerçekleştirildi. Yeterli çoğunluğun sağlandığı DOSİAD genel kurul toplantısına gelen üyelerin sosyal mesafe ve maske kurallarına uyduğu görüldü.  Genel Kurulda konuşan mevcut Başkan Abdurrahman Aslan, katılımlarından ötürü DOSİAD üyelerine teşekkür etti. Bir ülkenin gücünü üretiminden aldığına vurgu yapan Aslan,  “Mesela ABD, dünya nüfusunun yüzde 5’i ama dünya ölçeğindeki pazar payı yüzde 25’tir. İşte gücünü oradan alıyor. Bu anlamda biz organize sanayi bölgesine baktığımız zaman 20-25 yaşındayız. Diyarbakır’a baktığımız zaman konumuyla, ortadoğuya açılan kapısıyla medeniyetler beşiğiyle her konuda kentimize baktığımız zaman Organize Sanayi Bölgemizin şu anki statüsü gelişmesi bu kenti kaldıramıyor. O zaman ne yapıp ne edip üretime kafa yormamız üretimi tetiklememiz gibi hepimizin görev ve sorumlulukları vardır. İstihdamı yaratmada, işsizliği minimize etmede katma değeri yüksek olan geri dönüşümü olan sektör üretimdir. Yani doğrusu OSB’ler bir kentin üretim üssüdür. Bir kentin üretim üssü olmadan o kentin ilerlemesi mümkün değildir” dedi.

“Yatırımlar peşpeşe geliyor”

Dünyanın en kıymetli ve zor işinin üretim olduğunu ifade eden Aslan, şunları söyledi; “Şimdi biz bir takım oranlarla acaba istihdam oranımız nedir diye baktık. OSB’mizde istihdam oranımız oldukça düşük. Bunu Diyarbakır’ımızın nüfusuyla orantılı bir hesap yaptığımız zaman bu istihdam sayısı kesinlikle kentimiz için yeterli değildir. Dünyanın en kıymetli en zor işi üretimdir. Arkadaşlarımız ellerini taşın altına koymuşlar, risk almışlar, neleri var neleri yok buralarda yatırım yapmışlar. Bu noktada kentimizin girişimcilik ruhu çok güçlüdür. Bütün arkadaşlarımızın bu girişimcilik ruhu var ve bundan cesaret alarak krize bakmadan sürece hiçbir şekilde takılmadan yatırımlar peşpeşe geliyor ve devam ediyor. Bu anlamda bu riski alan tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz.

“Karpuz artık Diyarbakır’ı kaldıramıyor”

Eskiden Diyarbakır dendiği zaman Karpuzuyla anılırdı. Ama değişen ve dönüşen süreçlerde karpuz artık Diyarbakır’ı kaldıramıyor. Diyarbakır’ı ne kaldırabilir kimliğini ne öne çıkarabilir. Markalaşmış sanayi ürünlerimiz. Bu anlamda Diyarbakır’ımızda da bir yol olmaya devam ediyoruz. Özellikle tekstil sektöründe çok iyi hamleler var. Yani son 3-4 yılda Mermer, gıda gibi sektörlerde Diyarbakır, değil Türkiye, dünya piyasasıyla kafa tutabilecek, fazlasıyla rekabet edebilecek bir güce gelmek üzere. Dünya ile rekabet edebilecek düzeye gelen sektördeki arkadaşlara ayrıca teşekkür ediyoruz. Bizim dikkat etmemiz gereken çok önemli bir şey var. Enerjimizi, eforumuzu birbirimize karşı kullanmaktan ben önce kendim için söylüyorum vazgeçmeliyiz. Gücümüzü birleştireceğiz, bir araya getireceğiz, birlikten kuvvet doğar güç doğar anlayışıyla herkes kendi işine odaklanmalıdır. Tabiî ki ben dahil hepimizin eksiklikleri var. 3 yıllık süreç geçirdik. Tabiî ki bu konuda pandemi dediğimiz şey bunun en azından yüzde 35’ini götürdü. Şimdi sağlık denince insan başka bir şey düşünemiyor. İşte bu günkü kongremizde de arkadaşlar geliyorlar, ‘Başkanım imzamızı atalım gidersek olur mu’ dediler, kalabalık yerler korkutuyor tabiî ki onları anlamak gerekiyor.”

“Sorunların çözümünde diyalog esastır”

Gücünü sanayici ve üreticilerden aldığını kaydeden Aslan, bir dönem daha DOSİAD’a hizmet etmek istediğini belirterek, “OSB yönetimimizle de istişarede bulunarak beraber hareket ederek sorunların çözümüne odaklanacağız. Arkadaşlarımızın da istek ve desteğiyle yeniden aday oldum. Beni bu hizmete layık gören tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Derneğimizin yönetim süreci 3 yıllıktır. Sayın Aziz Özkılıç bey bize çok değerli bir miras bıraktı. Bizde elimizden geldiğinde üzerine koyarak devam etmeye çalışıyoruz. DOSİAD sivil bir dernektir. Kimse bize gelin başkan olun demez gönüllülük esasına dayalı olarak bu görevi aldık. Biz bu süreçte tüm arkadaşlarımızı gezdik ve diyalog kurduk. Bence sorunların çözümünde diyalog esastır. En iyi yaptığımız şey diyalogu olabildiğince ilerletmek oldu” diye konuştu.

“Sanayicinin en büyük problemi bankalarladır”

“Sanayicinin en büyük problemi bankalarladır” diyen Başkan Aslan, “Bizde DOGUNSİFED Başkanımız Aziz bey ile defalarca bankalar birliğiyle başkanıyla, TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu ile toplantılar yaptık. Defalarca bankalara gittik, onlar geldi. Bir takım bankalar önemli adımlar attılar ancak bazıları hala sıkıntıları gidermiş değil. Bir tüccar arkadaş 40 yıl çekini ödüyorsa, olabilir bir çekini bir takım sebeplerden ötürü ödeyemedi, o ticaret erbabının o 40 yıllık emeği boşa mı gidecek, bu oldukça yanlıştır. Bankacılar bu konuda bu düşüncelerimizi de defalarca ifade ettik. Bankalarla ilgili ekspertiz raporu denilen bir olay var. Sizin yaptığınız yatırım değeri 5 ise 2 gösteriyor. İşin çok daha ilginç bir yanı makine aksamları bu değerlendirmelerin dışında bırakılıyor. Bir işletmenin yüzde 60’ı inşaat ise yüzde 40’ı da makinelerdir. Hiçbir bankacı değerlendirmeye geldiğinde bu makineleri rapora eklemiyor. İlerleyen dönemlerde durumun değişmesini umut ediyorum” şeklinde konuştu.

Siyasi partiler kapatılmamalı

HDP’nin kapatılma girişimlerini eleştiren Başkan Abdurrahman Aslan,  “STK’ların bazıları yarı resmidir. Ticaret odaları, borsalar ve esnaf sanatkârlar yarı resmidir. Bizim gibi dernekler sivildir, bağımsızdır, siyasetin dışındadır ama bazı siyasi konularda da alınan kararlara bir basınç uygulamamız lazım ki çünkü bu alınan kararlar ekonomimize olumsuz yansıyor. Mesela bir hafta önce dolar TL yüzde 15 değer kaybetti. Şimdi burada güven ve istikrar varsa bunlar kolay kolay tahribat yapamaz. Güven istikrar yoksa hani derler ya eğer suyun önünü keserseniz mutlaka akacak bir yer bulur. 2008 yılında ben ticaret odasındayım. AK Parti’ye kapatılma davası açıldı. 36 STK bir araya gelerek hepimiz dedik ki AK Parti kapatılmasın. Siyasi partiler sandıklarda kapansın yani halkın oylarıyla ve o zaman biz dedik ki ‘AK Parti kapatılmamalı, eğer kapatılırsa, ekonomi, siyaset, sosyal alanlar altüst olur, olmaması gereken birçok olumsuzluk olur’ o zaman direkten döndü sanırım 1 oyla kapatılmadı. Şimdi geçen gün HDP’yle alakalı bir kapatılma davası. Biz HDP’nin  de kapatılmasını istemiyoruz.  Kim kapatmalı, sandıkta hak oylarıyla kapatmalı, kapatacaksa. Bu benim kişisel görüşüm ancak iş dünyasını çok etkilediği için hiçbir siyasi parti yargı eliyle kapatılmamalı. İşte 24 siyasi parti kapatılmış ancak hiçbir soruna çözüm getirilmemiş. Siyasi gerginlik, toplumsal barışı, ekonomik barışı gerçekten çok tahrip ediyor. Birlik beraberlik ve kardeşlik duygularımızı da etkiliyor. Bu açıdan da bu coğrafyada beraber yaşamak zorundayız. Demokrasi ve çoğunculuk kültürü ile hareket edersek beraber yaşayacağız” ifadelerini kullandı. Daha sonra tek liste halinde gidilen genel kurulda Abdurrahman Aslan, güven tazeleyerek yeniden başkan seçildi. (Haber Merkezi)