DİKO Başkanı Yüksel: Jelatinsiz altın almayın

DİKO Başkanı Yüksel: Jelatinsiz altın almayın
Şehrin farklı yerlerinde düşük ve jelatinsiz altın alınmaması için afişlerle duyuru yaptıklarını söyleyen Diyarbakır Kuyumcular ve Sarraflar Odası...
Şehrin farklı yerlerinde düşük ve jelatinsiz altın alınmaması için afişlerle duyuru yaptıklarını söyleyen Diyarbakır Kuyumcular ve Sarraflar Odası Başkanı Muhammed Yüksel, cumhuriyet altınında jelatin sistemini oturttuklarını belirtti

Diyarbakır Kuyumcular ve Sarraflar Odası Başkanı Muhammed Yüksel, vatandaşların merdiven altı sahte ve düşük ayarlı altınları almamaları uyarısında bulundu. Yüksel, en düşük ayarlı altın sorununu kökten çözdükten sonra Diyarbakır'ın altınının sağlam ve ayarının yüksek olarak anılacağını ifade etti.    Tespit edilen sorunların, enkaz gibi olduğunu ifade eden Yüksel, "28 yıldır sektörde faaliyet gösteriyoruz ve sektörün artık bütün sorunlarına vakıf olduğum için bu göreve talip oldum. Sorunları çözmemiz gerekiyordu. Hiç zaman kaybetmeyerek bu sorunlarla mücadele ettik. Bunlardan birisi de düşük ayarlı altınlardı. Bu düşük ayarlı altınlar bizim için çok önemlidir. Çünkü memleketin ve sektörün imajını bozuyordu. Bu sorun sadece Diyarbakır'da değil Türkiye'nin genelinde var.” şeklinde konuştu. Merdiven altı, ayarı belli olmayan üretimler yapıldığını söyleyen Yüksel, "22 ayar olacağına 21,19 ve 18 ayarına kadar cumhuriyet altınlarımız piyasada dönüyordu. Yıllarca bir kuyumcudan alışveriş yapan bir vatandaşımız, tesadüfen bu düşük ayarlı ürünü aldığı zaman esnafımızın itibarı bitiyordu. Bizim için çok önemli bir projeydi, 3 ay boyunca bu proje üzerinde çalıştık. Darphanenin genel müdürüyle anlaşarak Türkiye'de bir ilk olarak devletin kontrolünde yasal olarak darphane tarafından basılan, gram ve ayarı net olan ürünler Diyarbakır'a getirildi. Bütün toptancılarımız da alıp esnafımıza dağıtıyor." dedi.

‘Diyarbakır'ın altını artık sağlam ve ayarı yüksek bir şekilde anılacak’

Yüksel, "Diyelim ki esnaf yıllardır al-sat yapıyor. Kaç ayar olduğu belli olmayanların toplanılması için yasa getirdik. Broşürleri bastırdık ve bütün esnafımıza makas dağıttık. Bir kampanya şeklinde bir ay boyunca esnafa broşür dağıtıldı. Şehrin her yerine afişlerle reklamı yapıldı ve otobüslere giydirildi. Çünkü vatandaşlarımızı bilgilendirmemiz gerekiyordu. Cumhuriyet altını jelatin sistemini oturturduk ve güzel bir şekilde yürürlüğe girdi. Bütün esnafın iş birliğiyle bunu yürütüyoruz ve Türkiye'de bir ilk oldu. Bütün çevre illerin oda başkanları bizi takdir ediyorlar. Düşük ayarlı altın sorunu kökten çözüldükten sonra Diyarbakır'ın altını artık sağlam ve ayarı yüksek bir şekilde anılacak." ifadelerini kullandı. Yönetim olarak 7 asil ve 7 yedek olmak üzere meclis sistemini kurduklarını dile getiren Yüksel, "Denetim kurulunda ise 3 yedek ve onların da 3 yedeği vardır. Bütün çalışma ve kararlarımız bu 20 kişi ile beraber alınıyor. Başkanın 2 oyu olmasına rağmen adaletli bir sistem olsun diye ben bunu bire düşürdüm. Düşük ayarlı altınlar bizi rahatsız ettiği için emniyet, mali şubesi ve il valisini de bilgilendirdik. En güzel şekilde beraber mücadele edeceğiz." diye belirtti.   Bu tür şeylerin sadece Diyarbakır'a has bir durum olmadığını belirten Yüksel, "Sektörümüzde ve farklı sektörlerde dönem dönem bu tür şeylerle karşılaşıyoruz. 2 ay içinde 3 tane esnafımız iflas etti. Dükkanlarını kapatıp arkalarında da mağdur vatandaşlar bıraktılar. Tabii bu da sektörümüze zarar vererek imaj bozuyor, hoş bir şey değil. Kuyumcular Odası Başkanı olarak tabii ki bunun çalışmasını da yaptık. En son kaçan kuyumcularımızdan biri çaresiz ve bittiği için, bundan önceki 1-2 esnafımız da dijital paradan dolayı kaçtılar." dedi.

"Biz gençlerimizi kumarbaz olarak mı yetiştiriyoruz?’

Devletin yasalaştırdığı iddia, bitcoin ve foreksi kumar olarak gördüklerinin altını çizen Yüksel, "Gençlik yetişirken kolay para kazanma peşindedir. 20 yıllık bir esnaf olan arkadaşlarımızın çocukları, 20 yaşına geldiğinde kendini paraların içinde görüyor. ‘Ben bunu bitcoin'de foreks'te 5-10'a katlayayım ’düşüncesindeler. Büyüklerinden ve babalarından habersiz bu tür şeyler yapılıyor ve büyük paralar kaybediliyor. Kuyumcular odası olarak bunu tespit ettik. Her bir esnafımızda farklı şeyler oluşmuş. Biz gençlerimizi kumarbaz olarak mı yetiştiriyoruz? Devlet mutlaka bununla ilgili bir yasa çıkartmalıdır. Dijital para çok tehlikelidir ve ahlaki değildir. Aslında gençlik üretime yönelmiyor. ‘Ben internet üzerinden parayla para kazanayım’ derdindeler. Kuyumcunun çocukları bunu yapınca ne oluyor? Yılların kuyumcusu böyle batıp gidiyor. Bir yere ateş düştüğünde yaş ve kuru beraber gidiyor." ifadelerini kullandı.    "Vatandaşlara tavsiyem bir kuyumcu size kar veriyorsa, ‘para karşılığında ben size aylık kar vereyim’ diyorsa, kesinlikle ona hiçbir emanetinizi bırakmayın. Kâr amacıyla sizden emanet isteyen hiçbir vatandaşımız bunu sakın yapmasın. Çünkü o kuyumcu bitmiştir, farklı yerlerde zarar etmiştir ve kendini kurtarmaya çalışıyor. Milletin parasına kuyumcunun ihtiyacı yoktur. Kuyumcunun fazla bir karı yok ki. O yüzden vatandaş uyanık olsun. ‘Size kar vereceğim gelin paranızı bana bırakın’ diyenlere asla itibar etmesinler. Diyarbakır'ın ve vatandaşlarımızın mağduriyeti gerçekten bizi çok üzüyor ve rahatsız oluyoruz. Çünkü sektörde 350 esnafımız var ve 350 esnafın içinden 1-2 tanesinin başına bu tür şeyler geldiği zaman sektörün ismi bozuluyor. Biz de bu konudan rahatsızız. İnşallah bir daha bu tür şeyler olmaz." (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.