“Asıl Balıklı Göl Diyarbakır’da”

“Asıl Balıklı Göl Diyarbakır’da”
Sur’da bulunan ve yazın çocukların adeta tatil beldesi haline gelen tarihi Anzele Parkı’nda suya bırakılan kaz ve balıklar parkın güzelliğine güzellik...

Sur’da bulunan ve yazın çocukların adeta tatil beldesi haline gelen tarihi Anzele Parkı’nda suya bırakılan kaz ve balıklar parkın güzelliğine güzellik katıyor. Anzele Parkı’nın kıymetinin bilinmediğini belirten Yunus Ekti isimli vatandaş, asıl balıklı gölün Anzele Parkı’nda olduğunu savunarak “ Benekli balıklar Anzele’nin asıl ziyaret balıklarıdır” dedi

Remziye ÇELİK/Yenigün özel

DİYARBAKIR Sur’da bulunan tarihi Anzele Parkı Diyarbakırlılar için yaz-kış uğrak bir mekân görevi üstleniyor. Ancak çocukların parkın havuzunda yüzmesi ve havuz suyunun temiz olmaması vatandaşlar ve İşletme sahipleri tarafından tepkilere yol açıyor. Anzele parkına güzellik katmak için güvercin besleyen Yusuf adlı genç beslediği güvercinleri ile parkın güzelliğine renk katıyor. Parkın doğal güzelliğine kavuşması için parkın havuzuna 10 kaz bırakan Yunus Ekti ise;  parkın güzelliğinin ihmal edildiğini şu şekilde dile getiriyor; “Anzele Parkı, tarihi bir park. Parkı çocuk parkı yaptılar. Böyle yapacaklarına çocuklara yüzme havuzu yapsalardı daha iyiydi. Diyarbakır’ın tarihi bu şekilde yerler altında. Başka illerden insanlar bu parkı görmeye geliyorlar.  Ve gördükleri manzara karşısında, 'Balıklı göl bu mu? Burası balıklı göl değil burası çocuklu göl’ diyorlar.”

“Balıklar çocuklardan dolayı ortaya çıkmıyor”

Balıklı gölün aslında Diyarbakır’da olduğunu savunan Yunus Ekti; “Balıklar çocuklardan dolayı ortaya çıkmıyor. Benekli balıklar gölün asıl ziyaret balıklarıdır. Asıl balıklı göl Diyarbakır’da. Gölün dibi hep balık normalde. Belediye de burayı böyle yaptığı için Balıklar ortaya çıkmıyor. Şimdi ise insanların sonradan bıraktığı balıklar var havuzda. Asıl balıklar gece yarısı ya da sabah çok erken saatlerde ortaya çıkıyor. İnsanlardan ürktükleri için hiç dışarı çıkmıyorlar. Çocukların suya girmeleri engellenmeli. Çocuklar suya girdikçe tarihimiz yerin altına giriyor. Yetkililer buraya sahip çıkmalı! Sahipsiz bir park. Park 5-6 senedir var ama bu şekilde kaderine bırakılmış. Havuz yapılmadan önce itfaiye kullanıyordu burayı. Ve hala kendilerine ait araçlar burada. Belediye gelip su dolduruyor. Bu görüntü kirliliğine neden oluyor. Belediye isterse birkaç metre illerdeki yerde kanaldan da su doldurabilir. Suyun kaynağı bilinmese de Karacadağ ve Siverek tarafından dağlardan gelen bir su olduğu söyleniyor. Kanal yapılmış, biri Hazreti Süleyman’a biri de Hevsel’e akıyor. Su hiçbir zaman kesilmiyor. Su yazın soğuk kışın sıcak olur. Herkes suya giriyor. Parkın doğal güzelliğine kavuşması için havuza bıraktığım 10 tane kazım var. Havuza Olumsuz bir tepki ile karşılaşmadım şimdiye kadar. Parka gelenler kazlara yem atıp vakit geçiriyorlar” dedi.

“Parka sahip çıkmaya çalışıyoruz”

Belediyenin parka gerekli ilgiyi göstermediğini belirten Emrah Güldalı adlı vatandaş, ”Bu park başka yerde olsa daha güzel değerlendirilirdi. Bu su başka yerde yok. Ama pislik içinde. Herkes belediyeyi suçluyor. Bir görevlisi yok. Belediye parka çalışma yapmıyor. Direklerin bile aydınlatıcıları yok. Bakımı yok buranın. Günde o kadar çok su akıyor ki boşa. Yazık değil mi? En azından suyun değerlendirilmesi gerekiyor. Beslediğimiz kazlara insanlar da ilgi gösteriyor. Stres atmak için bile gelenler var.  İnsanlar yemek artıklarını kazlara getiriyor. Elimizden geldiğince parka sahip çıkmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

“Güvercinlerim adeta benim çocuklarım”

Parkın karşısında oto yıkama işletmesi bulunan Yusuf adlı genç, işinden ziyade parkta beslediği güvercinleriyle ilgileniyor. Çocukluğundan bu yana güvercin beslediğini söyleyen Yusuf, bu işin kendisi için bir yaşam biçimi olduğunu şu cümlelerle belirtiyor; “Güvercinleri çok sevdiğim için 12 senedir besliyorum evde 100 güvercinim var. 5-6 senedir parkta da güvercin besliyorum. Parkta 60 güvercin 10 Denizli tavuğum var. İş yerime yakın olduğu için parkta güvercinlerime yuva yaptım. Güvercinlerle uğraşmak bana huzur veriyor. Kendimi iyi hissediyorum onlarla uğraşırken. Müşteri olmadığı her an soluğu onların yanında alıyorum. Zamanımın çoğunu onlarla geçiriyorum. Çocuğum yok bu duyguyu bilmiyorum ama güvercinlerim adeta benim çocuklarım.

“Park, güvercinlerle güzelleşiyor”

Parkın güvercinler ile güzelleştiğini ifade eden Yusuf, yaz aylarında daha renkli görüntülerin ortaya çıktığını şu şekilde ifade ediyor; “Parka güzellik katıyorlar insanlardan hep olumlu tepkiler alıyorum hiç kötü bir tepki almadım. Genelde insanlar çocuğunu getiriyor. Güvercinlerin yemi tezgâhın üstünde olduğu için güvercinlere yem atıp gidiyorlar. Kimisi de simit atıyor. Belediye ekiplerinden olumsuz herhangi bir tepki almadım. Eğer olumsuz bir tepki alsaydım güvercinlerimi dükkânın içinde besleyecektim. Zaten parka daha çok yakışıyorlar. Kimse kuşları çalma girişiminde bulunmadı. Çalsa da o kadar pahalı değil. Yaz aylarında daha güzel oluyor park. Tabure masa atıyoruz, güvercinlerin yanında çayımızı içiyoruz. Ancak böyle güzelleşiyor park. Keşke belediye daha fazla ilgi gösterse. Çünkü tarihi bir park. Şimdi ise çöp içinde. Yaz aylarında da çocuklar parkın havuzundan çıkmıyor. Balıkları avlıyorlar ki zaten çocuklar suya girdiği gibi balıklar köprünün oraya kaçıyor.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.