Hayatın başlangıcı kaç milyar yıl bilinmez ama basitten karmaşığa geldiği kesin veya insan yaşantısına giren çevresel fenomenler arttı

Tek veya yalnız davranmadı ve paylaşmayı öğrendi ki evcilleşme bir gereklilik olarak yaşama girdi.

Önce tek olan canlı, bölünüp çoğaldı daha sonra karmaşık ve kompleks bir bütünlüğe büründü, işte bu canlı bir bütünlük olunca farklı bir canlı türü belirmeye başlandı.

Bu canlı ilkel çevresel koşulları kullanmaya başladı, bu canlı varlık türdeşlerle birlikte davranmayı öğrendi, bazen bu öğreti onlara o kadar güzel şeyler yaşattı ki o güzelliklerin korunması için her şeylerini ortaya koydu.

Birbirlerinin gecesi gündüzüne ortak ve kaderini paylaşmaya hazır bir birlik adeta

Bu türdeş varlıklar kendini yenileyince tanrı da onlara siz beraber olun ben de sizinle davranırım dedi, tanrı ile beraberlik bir sınavdı ve her zaman sınava hazır halde bulunmaya benzerdi.

Kendilerini sürekli hazır tutmak adeta bir heyecan, bir seyahat ve oluşumlarını üst perdeye taşımak için sürekli bir arayışta bulundular

Denizlerden gökyüzüne yükselen gri dumanlar gibi tekrar yere yağardı bu bir tür yükselip alçalma seansları ve verilen hoş görüntülere benzerdi.

Göçebelikten yerleşiğe, vahşilikten günümüze değişimlerin insani boyutları, adeta birlikte yaşamanın koşullarını birbirleriyle inşa ediyorlardı

Bir güzel davranış bir başka güzel davranışa yol aça aça kişiyi Nirvana’ya çıkardı, tanrıya daha yakın hissettiği anda çelişkilerin yumağı gelip eline dolandı.

Kimi güç dayattı, kimi kurnazlığını getirip sokağı tıkayacak şekilde ortaya bıraktı

Bir tarihin içinden öylece sıyrılıp gelmek olanaksızdı, geride bırakılmış nice mücadele efsaneleri vardı ve bunların yaratıcısı ayakları üzerinde hareket eden beyinlerini kullanabilen canlılardı

Arayışlarıyla kendilerine insanız dedirten özelikler kazandılar, paylaştılar, paylaştıkça sosyalleştiler,

Kutsal sayılacak şehirler ütopik hayaller ve gerçek insan ilişkisin yansıtan pazarlar yarattılar ki dünyanın bütün kültürlerinin yarıştığı beğenilme süreçleri

Özü birbirlerine benzeyen ama nüansta farklılaşan kültürler, hepsinin bir ortak amacı bulunduğu coğrafyada insanların mutluluğunu daim etmekti

Değer verdiklerini bir arada tutmak bir önlem, bir dikkat ve bir kaygının ötesine geçince; ciddi planlar ve stratejiler gurubundan en totaline denk gelen bir yaklaşım oldu

Ne gecenin karanlığı beni yolumdan ayırırdı nede geceye sinmiş kâbusların yalancı kahramanları benim başladığım serüvenin rengini değiştirirdi

Kurumlar oluşturuldu bu kurumlar bir ağ biçiminde birbirleriyle organize oldu, amacı ve refleksi iyiliğin bir parçası olmak

Her güzelliğin kaybından sonra insanlar yasını tutup yasta kalma yerine başka arayışa girdi ve güzellikleri bulmak için harcanan zamana; eldekileri korumak için tekrar o zamana ihtiyaç vardı

İğne ile kazılan kuyunun işgalcileri beni başka yere sürgün edince tekrar bulurum bir iğne ve aynı zamana ihtiyaç

Son ağlamalar devreye girmeden, tirenler son yolculuklarına çıkmak için gardan ayrılmadan önce, limanların tıka basa olduğu limanlar boşalmadan elden ne geliyor ise yapmak lazımdı.

Mitolojiye sinecek bir şaheser bırakmak, sayfası aralandıkça tarihin tüm nüvelerini eline veren bir tarihin zenginliğinden faydalanmaktan ne zarar çıkardı

Öfkeye yenik düşmemek için var olan son duyguları bir hiç öfke yüzünden bekleyenlerin eline bırakılacak mutlulukları süresiz akıtmak lazım gönül derelerinden

Ama aradaki engeller için ne gerekiyor ise onu yapmadan olmayacak, bil ki sen ister isen olur ve bir tek engel de senin kendi bilincin

İkna olunacak ne yetersizlikler var ise; haydi yüreğim kendinden akıttığın güzelliklerin son damlasını yaşam üzerine akıtmaya devam et.

Sabaha damgasını vuracak son tebessüm, günü güzelleştirecek son umudu canlandır ve yaşat

Son damlanda papatyalar açsın yer yüzeyinde kar niyetine, yerler bembeyaz bir örtü gibi gelinliğiyle bize koşsun

Her sonbaharın yaprakları döktüğü gerçeği peşinden başka mevsimleri de sürükleyeceğini müjdelemektedir buradaki egzotik etki, bizi ise çocuklar gibi baharın renklerinde koşturmaya davet edecektir.

Elveda lafını bilmem ben senin dünyaya geliş hikâyende bir umuttum ve şimdi umudun gerçekleşmesi için kolları sıvadım, eğer yakınlardaysan elini kaldır ve kalabalıktan kop çünkü bizi bir savaş bekliyor ve sonuçta mutluluk vardır.

Karar vermeye başlandığı an, aslında dehşet geçmiş veya olacaklara meydan okuyup olumsuzlukların önüne geçilmiş oldu

Hayatın sürüklediği, kişi olmak bir değerdir ama kesinlikle hayallerin, isteklerin pesinden koşup yaşamı değiştirmeye karar gereği yaşamak gerek

Senin uğruna debelenmek, hareket etmek, haykırmak hatta savaşmak güzel ve bu güzelliği seviyorum

Ben senin için savaşmayayım da ne ve kimin için savaşayım.