VİDEO HABER - Çocukların okula uyum sürecinde nelere dikkat edilmeli?

VİDEO HABER - Çocukların okula uyum sürecinde nelere dikkat edilmeli?
​Okul öncesi eğitim ve ilkokula yeni başlayan çocukların beslenme, özbakım, özgüven ve bazı alışkanlıkları terk etme gibi belli süreçlerde takip...
​Okul öncesi eğitim ve ilkokula yeni başlayan çocukların beslenme, özbakım, özgüven ve bazı alışkanlıkları terk etme gibi belli süreçlerde takip edilmesi gereken yöntemler konusunda konuşan Psikolog Sadık Sun, ebeveynlere önemli tavsiyelerde bulundu

Eğitim sürecine yeni adım atmış okul öncesi eğitim veya ilkokula başlayan çocuklar; arkadaş edinme, beslenme alışkanlığı, uyku düzeni ve özbakım gibi birtakım sorunlarla karşılaşabiliyor. Eğitim sürecinin verimli geçebilmesi açısından çocukların psikolojik yönlerinin de ihmal edilmemesi gerektiğine vurgu yapan Psikolog Sadık Sun, izlenecek yol ve yöntemler çocuklar üzerindeki etkilerinden bahsetti. Çocuğun daha önce farklı deneyimleri olmuş olsa bile, her okul çocuk için farklı bir ortam ve deneyim olduğunun altını çizen Sun, "Okuldaki arkadaşlıklar, düzen, lavabonun ve sınıfın nerde olduğu? bir ihtiyacı olduğunda kimden isteyeceği? gibi soru işaretleri çocuğun aklına kalır. Biz yetişkinler dahi bilmediğimiz bir yere gittiğimizde kaygı hissederiz. Bir de çocuk gözüyle baktığımızda çok daha yüksek bir derecede kendini gösterebiliyor. Bu açıdan anne babanın okul açılmadan çocukla beraber okulu ziyaret etmesi, oradaki öğretmenlerle tanışması, lavabonun, sınıfın, su içeceği yerin, kısacası temel ihtiyaçlarını nerde giderebileceğini çocukla beraber keşfetmesi ya da bu ihtiyaçları kimden isteyebileceğini göstermesi çocuk açısından çok önemli. Çocuk bunları bilirse okul ortamı onun için yabancı bir ortam olmaktan çıktığından daha az kaygı hissedecek." ifadelerini kullandı.

"Her çocuk kendine özgü bilgi ve becerilere sahiptir, kıyaslanamaz"

Sun, "Diğer taraftan ebeveynlerin kaygılı olmaması, okula bırakırken içi parçalanacakmış gibi bırakıp gitmemesi, özellikle son yüz ifadesini mutlu bir şekilde gösterip gitmesi gerekiyor. Okulun, çocuk için bir sürü arkadaşlıkların olduğu ve yeni arkadaşlıkların kurulabileceği bir ortam halini alabilmesi için, okul öncesinde sitede veya mahallede yeni arkadaşlıklar kurma becerisini kazanmış olması gerekiyor. Eğer daha önce akranlarıyla iletişime girip bu beceriyi sağlamamışsa okul çocuk için çok daha sancılı bir dönem olabiliyor." şeklinde konuştu. Çocuğun başkalarıyla kıyaslanmaması gerektiğinin altını çizen Sun, her çocuğun kendine özgü bilgi ve becerilere sahip olduğunu belirterek başkalarıyla kıyaslanması durumunda alışma sürecinin daha ızdıraplı hale getireceğini söyledi. Çocuğun daha az bağımlı olduğu biri tarafından okula bırakılmasının alışma sürecini daha hafif atlatmasını sağlayacağını dile getiren Sun, "Okul ortamı kurallı bir ortamdır. Çocuk evde dağınık ve kuralsız bir ortamla karşılaşıyorsa okuldaki kurallar ona çok farklı gelebilir, bu durum okulun çocuk için alışılması zor bir ortam halini almasına neden olabilir. Çocuğun bağımsız bir birey olması gerekiyor. Kıyafetini giyemeyen, bağcığını bağlayamayan, yemeğini kendi başına yiyemeyen çocuklar, başkasına bağımlı olduğundan okul ortamında tek başına kalmak onun için daha zorlayıcı olacaktır." diye belirtti. Uyku düzenine de değinen Sun, "Ailelerin çocuğun uykusunu tam alması için ellerinden geleni sağlaması gerekir. Uykusu almamış çocuklarda hırçınlık ortaya çıktığından okuldan en az bir hafta önce başlayarak okul ile uyumlu yatıp kalkması sağlanmalıdır." dedi. Sun, "Bir psikolog olarak, bazı ebeveynlerin ilk okul çağına gelmiş çocuklarını halen kendi yataklarında uyuttuğuna şahit oluyorum. Çocuğun belli bir yaştan sonra kendi yatağında uyuyup kalkmaya alışmalıdır. Tablet ve televizyonlarda korkutucu-uyarıcı içerikler olduğundan çocuk bunlarla fazla iç içe olmamalıdır. Bunlardan etkilenen çocuğun uykusu bozulup anne babayla uyumasına neden olabiliyor, ürkütücü bir hal alabiliyor." ifadelerini kullandı. Okulla ilgili alışveriş yapıldığında çocuğun buna dahil edilmesi ve bazı araç gereçlerin onun isteğine göre alınmasının çocuğun okula daha istekli gitmesini sağlayabileceğine dikkat çeken Sun, şunları söyledi:

"Okula yeni başlayan çocuklarda zaman kavramı halen tam olarak yerine oturmuş değildir. Bu yüzden 'annem babam beni ne zaman alacak' kaygısı taşıyan çocuğa 'seni beşinci teneffüste alacağız' veya saati gösterip 'çizgi şu sayının üzerine geldiğinde seni alacağız' gibi çocuğun daha net anlayabileceği şekilde belirtilmesi onun rahatlamasına yardımcı olacaktır. İlk zamanlarda bazı çocukların daha kısa bir zaman aralığında okulda tutulması ve gittikçe bu sürecin uzatılması çocuğun alışma sürecine yardımcı olacaktır." (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.