Türkiye’de her yıl 160 bin kişi kansere yakalanıyor
Modern çağın en sık görülen ve hayati riske neden olan hastalıklardan biri olan kanser, tüm dünyada hızla artıyor. Ülkemizde de her yıl 160 bin kişiye kanser teşhisi konuluyor. Erken teşhis ve tedavideki yeni gelişmeler bu korkutucu hastalığın tedavi edilmesine olanak sağlıyor. Kişilerin yaşam şeklinde yapacağı olumlu değişiklikler kanserden korunmada önemli rol oynuyor.
DİYARBAKIR YENİGÜN - Memorial Tıbbi Onkoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Teoman Yanmaz, “4 Şubat Dünya Kanser Günü” öncesi kanserin nedenleri ve korunma yöntemleri hakkında bilgi verdi.
“Daha yaşım çok genç, kanser olmam” demeyin
Genel olarak ileri yaşta ortaya çıkan bir rahatsızlık olarak kabul edilen kanser, günümüzde artık genç yaştaki kişilerde görülebilmektedir. 21. yüzyılın en sık görülen hastalıklarından biri olan kansere ülkemizde senede 160 bin kişi yakalanmaktadır. Kansere yakalanmamak için kötü alışkanlıklardan vazgeçerek düzenli ve sağlıklı beslenmek, hareketli bir yaşam sürmek gerekmektedir. Bu davranışlar kanserden koruyan en önemli faktörleri oluştururken, kansere yakalanan hastaların da tedavi sürecinde ve sonrasında bu noktalara dikkat etmeleri gerekmektedir.
Sigara ve alkolden uzak durun
Kanser bazen genetik faktörler ya da sebebi hiç bilinmeyen nedenlerle de ortaya çıkmaktadır. Ancak aldığımız bazı basit önlemler ve hayat tarzı değişiklikleri ile çoğu kanser türünden korunabilmek bizim elimizdedir. Tüm kanserlerin en önemli sebeplerinin başında sigara kullanımı gelmektedir. Sadece sigara içmeyerek ülkemizde görülen kanserlerin en az üçte birinden korunmak mümkün olabilmektedir. Sigara sadece akciğer kanseri değil, gırtlak ve mesane kanseri başta olmak üzere birçok kanserin gelişimini tetiklemektedir. Sigara kullananların bile sigarayı bırakması yaklaşık 15 yıl sonra kanser riskini hiç içmemiş bir kişinin seviyesine kadar indirebilmektedir. Alkol kullanımı ise özellikle baş – boyun ve sindirim sistemi kanserlerinde etkili olmaktadır. Tedavisi en zor kanserlerden olan pankreas kanseri gelişiminde önemli nedenlerdendir. Bu hastalıklardan korunmak için alkol ya hiç alınmamalı ya da miktarı azaltılmalıdır.
Obezite kanser ile birlikte birçok hastalığa neden oluyor
Günümüzün en önemli sağlık sorunlarından birini de obezite oluşturmaktadır. Obezite, kişilerin estetik görünümünü ve yaşam konforunu bozmakla kalmayıp; kalp hastalıkları, diyabet ve kansere zemin hazırlamaktadır. İdeal kilonun korunması ile başta kanser olmak üzere birçok hastalığa karşı önemli bir tedbir alınabilmektedir.
Düzenli egzersizi ihmal etmeyin
Kanserin nedenlerinden birini de hareketsiz yaşam şartları oluşturmaktadır. Bu sebeple düzenli olarak egzersiz yapılması gerekmektedir. Günlük fiziksel aktiviteleri artırmaya özen gösterilmelidir. Haftada en az 2 gün spor yapılması sağlıklı bir yaşam için önemli koşulların başında gelmektedir.
Güneş ışığından doğru faydalanın
Güneş ışığının faydası kadar zararı da bulunmaktadır. Doğru kullanılan güneş ışıkları kişide D vitamini eksikliğini gidermektedir. Ancak güneş ışıklarının doğru kullanılmaması yani güneş ışığına direkt maruz kalmak özellikle cilt kanserleri riskini artırmaktadır. Bu nedenle özellikle yaz mevsiminde direkt güneş ışığını doğru kullanmak gerekmektedir.
Bulaşıcı enfeksiyonlardan uzak durun
Bazı enfeksiyonlar da kansere zemin hazırlamaktadır. Özellikle B ve C hepatitleri ile cinsel yolla bulaşan İnsan papilloma virüsü (HPV) enfeksiyonu bunların başında gelmektedir. Hepatit B ve HPV’ye bağlı enfeksiyonlardan korunmak için mutlaka aşı yaptırılması gerekmektedir. Bunun dışında bulaşıcı enfeksiyonların bulaşma yollarına yönelik önlem almak ve bunlardan korunmak da önemlidir.
Beslenme alışkanlıklarınızı düzenleyin
Kanserden korunmak için tek yönlü beslenmeden uzak durmak gerekmektedir. Et, süt, tahıl, meyve- sebze ve yağ olmak üzere tüm besin gruplarından gün içinde uygun miktarlarda tüketmek önemlidir. Özellikle kolon kanserinden korunmada posa alımı büyük önem taşır. Bu nedenle beyaz ekmek yerine; çavdar, kepek veya tam buğday ekmeği tercih edilmeli, kabuklarıyla yenebilen meyveler soyulmadan tüketilmelidir. Bazı kimyasal maddeler sıcakla ve direkt ateşe maruz kaldığı zaman karsinojenlere dönüşebilmektedir. Bu nedenle pişirme yöntemi olarak fırınlama veya haşlama tercih edilmelidir. Kızartmalardan uzak durulmalı, yemekler fazla kavrulmadan tüketilmelidir. Ayrıca kızartma yağlarının da tekrar tekrar kullanılmaması kanserojen olabilmektedir. Asitli içecekler, hazır meyve suları gibi şeker içeriği yüksek içecekler yerine; az şekerli komposto, hoşaf, taze sıkılmış meyve suları tercih edilmelidir. İçerdiği Omega- 3 yağ asidinin olumlu etkilerinden faydalanmak için düzenli balık tüketilmeli. Sindirim sistemi kanserleri ve pankreas kanseri riskini artırmaları nedeniyle salam, sosis ve tütsülenmiş yiyecek gruplarından mümkün olduğunca uzak durulmalıdır.
Stres ve çevresel etkileri en aza indirin
Kanserin bir başka önemli nedeninin ise stresten kaynaklandığı düşünülmektedir. Stres, kanser hücrelerinde DNA tamirini değiştirerek kanser hücrelerinin yayılmasına, kanser hücrelerinin beslenmesini sağlayacak damar yapısının artmasına, immün sistemde vücuttaki savunma hücrelerinin azalmasına yol açmaktadır. Kansere neden olan bazı faktörler ise bireysel olarak değil toplumsal kararlarla alınacak önlemlerle ortadan kaldırılabilir. Bunlardan biri hava kirliliğidir. Modern şehirlerde hava kirliliği önemli bir problemdir ve kansere eğilimi artırmaktadır. Özellikle boya, kimya ve gemi sanayi gibi iş kollarında çalışanlar sık sık karsinojen maddeye maruz kalmaktadır. Bu iş kollarında çalışanların karsinojenlere mümkün olduğu kadar az temas etmesi için gereken önlemler alması gerekmektedir. (Haber Merkezi)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.