Sağlık İl Müdürü Avar hakkında 'olası kastla öldürme' suçlamasıyla suç duyurusu

Diyarbakır İl Sağlık Müdürü Mehmet Sait Avar hakkında Diyarbakır Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesinde 37 bebeğin ölümüne ilişkin "olası kastla öldürme" suçlamasıyla suç duyurusunda bulunuldu. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunan Birlik ve Akademik Düşünce Derneği Muhammed Beybur, bu ölümlerin bilimsel verilerle açıklamanın mümkün olmadığını, "şüpheli ölümler" olduğunu dile getirdi

Ufuk TEKER

DİYARBAKIR YENİGÜN - Birlik ve Akademik Düşünce Derneği (BADDER) Başkanı Muhammed Beybur, Diyarbakır'da 2018'de, iki ay içinde Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesinde 37 bebek ölümü ile ilgili Diyarbakır İl Sağlık Müdürü Mehmet Sait Avar hakkında suç duyurusunda bulundu.

BADDER avukatları tarafından 22 Ağustos Perşembe günü Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan suç duyurusu, “bebek ölümleri”, ihaleye fesat karıştırma”, “hijyen ve hasta hak ihlalleri” başlıklarını içeren üç ayrı dosyadan oluşuyor.  Suç duyurusunda, hastanelerdeki ihalelerde usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla Avar ve ilgili hastanelerdeki yöneticiler için "ihaleye fesat karıştırma", "görevi kötüye kullanma", "suçluyu kayırma", "suç delillerini yok etme" suçlamasında bulunuldu.

'2 ayda 37 yeni doğan bebek hastanede öldü'

Suç duyurusunda, Diyarbakır'da 8 Eylül-7 Kasım 2018 tarihleri arasındaki 2 aylık sürede Diyarbakır Kadın Doğum Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde 37 bebek ölümünün tespit edildiğini belirten BADDER Başkanı Beybur, bu ölümlerin bilimsel verilerle açıklamanın mümkün olmadığını, bu ölümlerin "şüpheli ölümler" olduğunu dile getirdi. Suç duyurusu dilekçesinde, bu ölümlere ilişkin herhangi bir soruşturma başlatılmadığına dikkat çeken Beybur, bu ölümlerin hastanenin gerekli hijyenik koşullara sahip olmamasından kaynaklı "enfeksiyona" bağlı ölümler olduğunu kaydetti.

'Ölümlerden Avar ve diğer yetkililer sorumludur'

Beybur, bebek ölümlerine ilişkin suç duyurusu dilekçesinde "Nitekim tutulan resmi tutanaklarda, temizlik personelinin kriterlere uygun çalışmadığı, küvez temizliğinin yapılmadığı, yerlerin kirli ve pis olduğu, çöplerin temizlenmediği, dolapların kirli ve düzensiz olduğu, kirli atık bölümünün steril edilmediği, tarih ve temizlik planlamasına dönük imzaların olmadığı, en kritik olan yoğun bakım ünitesinin her tarafının kirli ve pis olduğu açıkça vurgulanmaktadır. Bu durum bebek ölümlerinin hastane kaynaklı enfeksiyonun sebep olduğu ve bundan, başta şüpheliler olmak üzere diğer tespit edilecek sağlık çalışanlarının sorumlu olduğu şüphesini uyandırmaktadır." ifadelerine yer verdi.

Dilekçesinde bebek ölümlerine önlenmesinde gerekli önlemleri almadığı için İl Sağlık Müdürü Sait Avar, Halk Sağlığı Başkanı Zülfü Barış Şahin, Kamu Hastaneleri Başkanı Abidin Tüzün, Kadın Doğum Hastanesi Başhekimi Özgür Demirel suçlayan Beybur, söz konusu isimlerin "olası kast ile kasten öldürme", "ihmali davranışla kasten öldürme" ve "taksirle öldürme" suçundan soruşturulmasını, bu suçtan yargılanmasını istedi.

'İhaleyi yeğenine verdi, hastane 120 tl zarara uğradı'

Beybur, ikinci suç duyurusunu Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki "tıbbi sarf malzemesi" ihalesi ile "trafo ve jeneratör" işi ihalesine yolsuzluk karıştırıldığı iddiasıyla yaptı. 20 Aralık 2018'de yapılan 15 kalemlik "tıbbi sarf" ihalesinin 10 kaleminde yaklaşık maliyetinin aşırı üzerinden olması nedeniyle ihale komisyonu mali üyesi olan Müdürü Yardımcısı Oktay Saruhanoğlu tarafından şerh düşüldüğünü aktaran Beybur, ihale kanununa aykırılık teşkil ettiğini anlattı.

Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesinin elektrik sistemlerinin yanarak devre dışı kalması sonucu, Hastane Başhekimi Mahmut Taş'ın bir firmayla görüştüğü ve firmanın 15 gün içinde 30 bin TL ile tüm işlerini yapılması için anlaştığı ancak İl Sağlık Müdürü Avar'ın yetkililere baskı yaparak bu işi 70 bin TL'ye yeğeni İlhami Avar'a  verdiğine dikkat çeken Beybur, hastanenin zarara uğratıldığını, 15 günde bitmesi gereken işin 30 gün de bitirildiği ve ekstradan hastanenin jeneratör için 50 bin TL yakın tükettiğine işaret etti. Beybur, yaşananlardan dolayı hastanenin toplamda 120 bin TL zarar ettiğine dikkati çekti.

Hastanenin evraklarının incelenmesi durumunda alımı yapılan malzemelerin piyasa değerinin üstünde olduğunu değerlendirmesinde bulunan Beybur, dilekçesinde, "Birlik ve Akademik Düşünce Derneği olarak geçmişe dönük tüm ihale dosyalarının kapsamlı bir şekilde araştırılmasını, kusuru ve ihmali tespit edilen kişi veya kişiler hakkında adli ve idari soruşturma başlatılmasını, kamu menfaati gereği talep etmekteyiz" dedi.

Beybur söz konusu ihalelere ilişkin İl Sağlık Mdüdürü Sait Avar, Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Müdürü Ahmet Turmuş, Satın Alma Müdür Yardımcısı M. Saddık Güzel ve İl Sağlık Müdürü Sait Avar'ın yeğeni İlhami Avar, "ihaleye fesat karıştırma" suçlamasıyla yasal işlem başlatılmasını istedi.

'İhaleye fesat karıştırıldı'

Beybur, suç duyurusunda, Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 10 ay içinde 3 defa tahtakurusu tarafından istila edilmesinin "uygun olmayan ahşap malzemesinin kullanılmasından" kaynaklandığını ifade ederek, "Derneğimiz tarafından yapılan araştırmalara göre, bu olaya, Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesine sağlık standartlarına uygun olmayan ahşap malzemelerin ihale yoluyla alınmasının neden olduğu öğrenilmiştir. Bu olay üzerine, ilgililerden beklenen ve hukuk devletinin bir gereği olarak, gerekli araştırma ve incelemeler yapılarak sorumlular hakkında yasal işlem başlatmak iken, delilleri karartmaya dönük olarak, hastane mobilyalarının Tıbbi Atık İmha Yönetmeliğine aykırı bir şekilde ve bilimsel ve sağlık anlamında kabul edilemeyecek bir tarzda hastanenin yan tarafında bulunan bahçesinde alel acele yakıldığı tespit edilmiştir. Yine bu duman hastane içerisine sirayet ederek başka sorunlara neden olmuştur" değerlendirmesinde bulundu.

Beybur, uygun olmayan ahşap malzemenin ihale edilerek alınmasına Diyarbakır İl Sağlık Müdürü Sait Avar'a "ihaleye fesat karıştırma", "görevi kötüye kullanma", "suçluyu kayırma", "suç delillerini yok etme" suçlamasında bulundu.