VİDEO HABER: Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı mazbatasını aldı; Halkın iradesine cemre düştü

Mazbatasını alan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı, belediyeye giderek görevi devraldı. Belediye toplantı salonunda açıklamalarda bulunan Mızraklı, “Kayyumların yaptığı bütün işlemleri inceleyip yasaya uygun olmayanları ortaya çıkartacak, ayrıntılı bir denetim yaparak suç duyurusunda bulunacağız” dedi. Halkın iradesinin tesis edildiğini vurgulayan Mızraklı, “Suya, havaya ve toprağa cemre düştü, 31 Mart itibariyle Amed’e, Diyarbakır’a, halkın iradesine cemre düştü” ifadelerini kullandı

VİDEOYU İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ

Norşin ÖNCEL

DİYARBAKIR YENİGÜN - Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkan adayları Selçuk Mızraklı ve Hülya Alökmen Uyanık, mazbatalarını almak üzere Kayapınar ilçesinde bulunan İl Seçim Kurulu’na ikinci kez başvurdu. Eşbaşkan adaylarına Barış Anneleri Meclisi üyeleri, HDP milletvekilleri Musa Farisoğulları, Semra Güzel ve İmam Taşçıer, ilçe belediye eşbaşkanları ve partililer eşlik etti. Mızraklı’ya mazbata verilirken, Uyanık’a ise Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edildiği gerekçesiyle mazbata verilmedi. Mazbatanın verilmemesinin ardından Seçim Kurulu önünde açıklama yapıldı. Açıklamada konuşan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı, yasal süreci tamamladıklarını belirterek, “Biz mazbatayı 1 Nisan’da halkımızdan aldık. Seçmen iradesi 1 Nisan günü partimize iradesini beyan etti ve mazbatayı verdi. Gecikmeli olarak sadece sürece ilişkin resmi prosedürü tamamladık” dedi.

“Her şeyden çok barışa ihtiyaç var”

Yağışlı havaya atıfta bulunarak, “Yağan yağmur damlacıkları barışın damlacıkları olsun. Ülkemize barışın rahmeti yağsın. Bu kadar uzun ve acılı, kayyum rejiminden sonra halk iradesi tesis etmiştir. Bugün itibariyle partimize bağlı Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nde bizler görevimizi yerine getireceğiz. Mesajımız; hepimizin her şeyden çok barışa ihtiyacı var” diye konuştu. Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven’in başlattığı açlık grevinin 160. gününe girdiğini hatırlatarak, “Açlık grevlerinin talebi barışın kapılarını aralamak, hukuki olarak suç olan tecridin ortadan kaldırılması ve barışın önünün açılmasıdır. Bu anlamda hepimizin öncelikli kaygısı ve umudu barıştır” ifadelerini kullandı.

“Leyla Güven’e ithaf ediyoruz”

Diyarbakır halkına teşekkür eden Mızraklı, “Biz mazbatayı bir seçimde ortaya çıkmış iradenin resmi kaydı olarak görüyoruz. Seçimde yüksek bir oranla bize bu imkanı veren Diyarbakır halkına teşekkür ediyoruz. Bu seçimin sonucunu Sayın Leyla Güven’e, haksız ve hukuksuz olarak cezaevinde tutulan Sayın Gültan Kışanak’a ithaf ediyoruz. Herkesin barış umudunun gerçekleştiği yarınların bir an önce gelmesi umuduyla” şeklinde konuştu.

“Tarihe geçen kara bir leke”

“Demokrasi tarihine geçen bir kara leke ile yolumuza devam ediyoruz” diyerek devam eden Mızraklı, “Bağlar Belediyesi’nde yaratılan hukuksuzluk durumu ile İstanbul’da yürütülen süreç arasında hiç bir fark yoktur. Demokrasi ve seçim hukuku açısından bir ders niteliğinde olan ayıplı bir durum yaratılmıştır. Bu ayıplı durumun 450 bin nüfuslu yerde yaşanmış olması, YSK açısından ayıplıdır. Bağlar ile İstanbul arasında fark yoktur. Bir an önce bu ayıptan geri dönülmelidir” diye belirtti.

Uyanık: Halklar demokrasi dersini sandıkta verdi

Mazbata verilmeyen Uyanık ise 31 Mart seçimlerinin Türkiye demokrasisi açısından sınav olduğunu belirterek, “Halklar demokrasi dersini sandıkta verdi. Bölgede tüm toplumu yaralayan kayyum marifetinin son bulması dersi verdi. Tüm kimliklerle beraber özgürce yaşama iradesini ortaya koydu. 31 Mart’taki sınav yönetenler nezdinde bitmiş değil” dedi.

“Demokrasi yaralar almaya devam etmekte”

YSK’nın aldığı karar üzerine HDP’nin kazandığı Bağlar Belediyesi mazbatasının AKP adayına verilmesini “Demokrasi tekrardan yaralar almaya devam etmektedir” şeklinde değerlendiren Uyanık, şunları söyledi:

“Bağlar halkının iradesi görülmelidir. Barışa ihtiyaç var. Bu ihtiyaç gün geçtikçe yükseliyor. Herkesin bunu görmesi gerekiyor. Biz hem barışı isteyeceğiz hem barışı yaratacağız.”

Eşbaşkanlar “Ya me ye” sloganı attı

Mızrak ve Uyanık daha sonra Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ne giderek görevi devraldı. Belediye personeli tarafından karşılanan Eş Başkanlar, bina girişinde “Ya me ye” sloganı attı. Eşbaşkan Mızraklı ve Uyanık ile beraberindeki STÖ temsilcileri ve vatandaşlarla birlikte belediye binasına girdi. Mızraklı ve Uyanık, Belediye Meclisi Toplantı Salonu’nda giderek burada bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda ilk olarak konuşan Eşbaşkan Hülya Alökmen Uyanık sözlerine, “Sevgili halkımız, belediyeden yaka paça çıkarılan çalışanlarımız ve meclis üyelerimiz, Gültan Kışanak ve Fırat Anlı, hoşgeldiniz” diyerek başladı.

“Burası halkın malıdır”

4 Kasım 2016’da halkın iradesinin yok sayıldığını ve çalışanların kurumlardan dışarı atıldığını belirten Uyanık, “Burası halkın malıdır. Bugün de bu yaşanıyor. Yaşasın onurlu yaşam. 31 Mart’ta yerel seçimlerine ‘Demokrasi Bayramı’ denildi. Buraya 15 gün gecikmeli geldik. Mazbatalarımızı KHK zulmü devam ediyor diye alamayan arkadaşlarımız var. İstanbul ve başka şehirlerde seçimlerin sonuçlanmaması, demokrasiye ne kadar ihtiyaç olduğunun beyanatıdır. Biz halkımıza söz verdik. Alanlarda, buraların halkı malı olduğunu söyledik. Türkiye toplumunun vicdanını yaralayan kayyumları gönderdik. Onlar, Bağlar halkımızın ortaya çıkardığı iradeyi görmeyip, kayyum marifetini sürdürmek istiyorlar. KHK’ları bahane edip, eşbaşkanlarımızın mazbatalarını vermek istemiyorlar. Mazbatalarımızı 31 Mart’ta halkımızdan aldık. Bu böyle devam edecek, böyle bilinsin” dedi. Bugün ortaya bir zafer çıkmışsa, bunun kadın iradesinin sonucu olduğuna vurgu yapan Uyanık, “İktidarın kadını kötüleyen, eve hapsetme oyunlarının farkındayız. Buna inat alanlarda olacağız. Bu kenti hep birlikte yöneteceğiz. Bize bu onuru yaşatan Amed halkı, kadınlara, cezaevlerine minnet borcumuzu ifade ederken, herkese teşekkürlerimizi sunuyorum” diye konuştu.

“Diyarbakır’a, halkın iradesine cemre düştü”

Daha sonra konuşan Eşbaşkan Selçuk Mızraklı, konuşmasına “Suya, havaya ve toprağa cemre düştü, 31 Mart itibariyle Amed’e, Diyarbakır’a, halkın iradesine cemre düştü” diyerek başladı. Elimizden hukuksuzca alınan belediyeyi halkın emeği ve çabasıyla tekrar aldıklarını vurgulayan Mızraklı, “Burada elimizden hukuksuzca alınan belediyelerimizi yaklaşık 2.5 yıl sonra halkımız emeği ve çabasıyla tekrar aldık. Bu zaferi halkımız kazandı. ‘Hiçbir zafere çiçekli yollardan gidilmez’ demişti La Fontaine. Evet bizler de çok zorlu süreçlerden geçtik. Binlerce partilimiz gözaltına alındı, tutuklandı. Seçim çalışmalarımız engellenmek istendi. Tüm bu zorluklara rağmen direndik. Düşünür diyor ki; ‘Kendi varlığını bile amacına feda edebilen insan iradesine karşı hiçbir şey direnemez’. Evet Amed halkı da Diyarbakır halkı da fedakardır. Varlıklarıyla, emekleriyle fedakarlık etmişlerdir. Bu sayede zülme karşı direnip, bugünkü zaferi elde etmişlerdir. Tüm Diyarbakırlılara bu fedakarlıklarından dolayı teşekkürlerimizi sunuyoruz” diye belirtti. Verdikleri mücadelelerin sonucunda bugünlere geldiklerini kaydeden Mızraklı, “Kayyımlar ile darbeler ile kazanımlarımızı gasp etmek istediler. Talan anlayışı ile kentlerimizi yağmaladılar. Bizler 31 Mart’ta sandıklara gidip, gereken cevabı verdik. 1 Nisan’da halkımızın bize verdiği görevle, kazanımlarımıza, irademize sahip çıkacağız. Her ne kadar zulüm uygulanırsa uygulansın bizler kazandık” ifadelerini kullandı.

“Bağlar’da hakkımız gasp edildi”

Seçimin üzerinden 16 gün geçmesine rağmen tartışmaların hala devam ettiğini ifade eden Eşbaşkan Mızraklı, “İstanbul’da sayım devam etmektedir. Bunun nedeni kaybettiklerini kabullenememedir. İstanbul seçimlerini yenilemeye çalışıyorlar. Diyarbakır Bağlar’da ise eş başkanımız KHK’li oldukları gerekçesiyle hakkımız gasp edildi. YSK başvuruları alırken, KHK’li arkadaşlarımızın başvurusunda bir sakınca görmedi ama seçimleri kazandıktan günler sonra eş başkanlarımıza mazbata vermediler. Bizler bu hukuksuzluğu tanımıyoruz. Bu halk bu hukuksuzluğu kabul etmeyecektir. Vicdanlarda derin yaralar açan bu durum tarihin kara sayfalarında yerini alacaktır” diye konuştu.

“Eşbaşkanlık mor çizgimizdir”

Eşbaşkanlığın kendilerinin “Mor Çizgileri” olduğunun altını çizen Mızraklı, “Tüm belediyelerimizde eş başkanlık sistemi uygulanmaktadır. Büyükşehir belediyemizde de bu uygulama değişmez çizgimiz olacaktır. Fakat bu seçimlerde YSK eş başkanımız Hülya Alökmen Uyanık arkadaşımıza mazbatasını vermeyerek büyük bir hukuksuzluğa imza atmıştır. Bunu kabul etmek mümkün değildir. Bu adaletsizliğe sessiz kalmayacağız. Her gün Hz. Ömer’in adaletinden bahsedenler bu hukuksuzluklara imza atarak Yezid’in adaletsizliğini uyguladıklarını bizlere bir kez daha göstermiş oldular. Tüm bu olanlara rağmen bizler barış, demokrasi ve adalet taleplerinde ısrar edenleriz. Ülkemizi uçurumun kenarına sürüklemek isteyenlere, ayrımcı dil kullananlara karşı birleştirenleriz. Bir an önce ülkeyi yönetenlerin, sorumluluk mevkiinde olanların bu dili terk etmeleri gerekmektedir. Barışı tesis etmek için adımların atılması gerekmektedir. Bizler Büyükşehir Belediyemizin seçilmişleri olan Sayın Gültan Kışanak ve Fırat Anlı’yı da burada görmek isterdik. Fakat hukuksuzca eş başkanımız sayın Gültan Kışanak tutuklanmıştır. Kayyımların tüm yaptıkları işlemleri inceleyip, yasaya uygun olmayanları denetleyeceğiz ve suç duyurusunda bulunacağız” şeklinde konuştu.

“Kent Konseyi’ni yeniden aktifleştireceğiz”

Kendilerine oy veren veya vermeyen ayrımı yapmadan tüm Diyarbakır halkının çıkarlarını gözeterek çalışacakları ve başaracaklarını dile getiren Mızraklı, yerinden ve birlikte yönetim anlayışı, şeffaflık, hesap verebilirlik, katılımcı, adil, örgütlü, cinsiyet eşitlikçi, çok dilli ve çok kültürlü, ekonomik ve ekolojik, yenilikçi, sürdürebilirlik, vesayetlerin azaltıldığı ve halkçı bir anlayış ilkeleriyle hareket edeceklerini söyledi. Mızraklı, “Herkesi katarak bu kararları işleyişe geçireceğiz. Bizler kentin tüm dinamikleri ile birlikte çalışacağız. Kent Konseyi’ni yeniden aktifleştireceğiz. Geçen ay kent bileşenleri ile birlikte hazırlayıp, imzaladığımız Kent Sözleşmesi’ni hayata geçireceğiz. Kazanacağız ama mutlaka kazanacağız” dedi. Mızraklı KHK ile ihraç edilenler ve işten çıkarılan işçiler ile ilgili de konuştu. Mızraklı, işten çıkarılanların iş sahibi olması için çalışacaklarını söyledi.

Bariyerler kaldırıldı

Bu arada Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi hizmet binası önüne Kasım 2016’da kayyum atanmasıyla birlikte bırakılan polis bariyerleri ve kontrol kulübeleri, trafik ekipleri tarafından vinç ile kaldırıldı.