Gümrük kanununda yapılan değişiklikler telefon piyasasını durdurdu
Yurtdışından iki yılda bir, bir adet cep telefonu getirebilme imkânı, gümrük kanununda yapılan değişikliklerle 3 yılda bir, bir taneye düşürülmesi telefon piyasasını olumsuz etkiledi
DİYARBAKIR YENİGÜN - Yurtdışından Türkiye’ye dönen vatandaşların kendilerine 2 yılda bir tane cep telefonu alma imkânı gümrük kanununda yapılan değişikliklerle 3 yılda bir taneye düşürülmesi ve getirilen telefonun ancak pasaport sahibinin adına olan sim kartı takılarak kullanılabilecek olması, telefon piyasasında durgunluğa neden oldu. Cumhurbaşkanlığı’nın “4458 Sayılı Gümrük Kanununun Bazı Maddelerinin Uygulanması Hakkında Kararda Değişiklik yapılmasına Dair Karar”ı 15 Mayıs 2019 tarihli ve 30775 sayılı Resmi Gazetede yayımlandı. Böylece, yurtdışından getirilen cep telefonlarının Türkiye’de kullanımına ilişkin düzenlemede değişikliğe gidildi. Kanunda yapılan değişiklikleri değerlendiren telefoncu esnafı, yapılan değişikliklerin telefon piyasasında durgunluğa neden olduğunu ve değişikliklerin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
“Vatandaş almış olduğu telefonu 3 yıl zorunlu olarak kullanacak”
Telefoncu esnafından Arif Saydam, “Geçen ayın 30’undan itibaren bu yasa yürürlüğe girmiş, pasaport üzerine telefon kaydıyla ilgili bir yasadır. Daha önceki yasada vatandaşlar yurtdışından 2 yılda bir tane telefon alıp kendi pasaportu üzerinde maliyeye 618 vergi ödeyerek kayıt altına alabiliyordu. Böylelikle telefon garantili sayılıyordu. Mayısın 30’undan itibaren çıkan yasayla bunun önüne geçilmiş oldu. Yeni kanunla, vatandaşlar yurtdışından 3 yılda bir tane telefon kaydı yapabilir ve sadece pasaport sahibinin sim kartı takılabilecek. Vatandaş almış olduğu telefonu 3 yıl zorunlu olarak kullanacak. Bu kanun ile pasaport üstünde yapılan telefon alışverişinin önüne geçiliyor. Bu yasayla devletin kasasına para girmeyecek.” dedi.
“Kayıt yapıldıktan sonra telefonu ister satar ister kullanır”
Gümrük kanununda yapılan değişikliklerin piyasaya olan zararlarına değinen Saydam, “Biz esnaf olarak sıfır telefonlarla beraber ikinci el telefon alım satımını da yapıyoruz. Bu kanun nedeniyle artık ikinci el telefonlar piyasaya giremeyecek. Kısıtlama olacak. İkinci el telefonlar piyasaya girmediği zaman işler biraz daha düşecek. Kriz dolayısıyla piyasa zaten durgundu, bu yasa ile durgunluk daha da artacak. Kaçakçılığın önüne geçilebilmesi için bu düzenlemenin yapıldığını düşünüyorum. Oysaki bu işin kaçakçılıkla hiçbir alakası yoktur. Yurtdışına gidip gelen vatandaşların 2 yılda bir tane telefon getirme hakkı vardı. O telefonu ister hediye eder isterse de kendisi kullanır. Kendi pasaportu üzerinden 618 lira maliyeye ödeyerek BTK'ye kaydeder. Kayıt yapıldıktan sonra telefonu ister satar ister kullanır. Bu vesileyle ticaret döner bir aksaklık olmaz. Ama bu kanunla kaydın önüne geçilmiş olundu. Bir daha kimse pasaport üzerinden telefon kayıt edemeyecek.” ifadelerini kullandı.
“Bu adım esnafın işini tamamıyla bitirmeye yönelik bir adımdır”
Yeni kanunla atılan adımın esnafın işlerini bitirmeye yönelik olduğunu belirten telefoncu esnafından Mücahit Oğur, “Devletin çıkardığı yeni yasayla alım gücü olmayan insanların işi daha da zorlaştı. Piyasa zaten durgun ve kötü bir haldedir. Kendine telefon almak isteyen biri pasaport üstüne açtırabilir ama ilerde telefonu satmak istediğinde herhangi bir alıcı bulamaz. Çünkü sadece pasaport sahibinin adına olan bir sim kartı ile telefon kullanılabilir. Herhangi bir telefonu yurtdışından alan bir şahıs, devlete vergisini öder ama kardeşi ve babası dahi o telefonu kullanamaz. Bundan dolayı devletin atmış olduğu yanlış adımdan vazgeçmesi gerekir. Piyasanın tamamıyla durgunluğa girmesine neden olabilecek bir adımdır. Hiç kimse, sadece kendisinin kullanacağı bir telefonu almak istemez. Bu durum esnafa yansır ve esnaf mağdur olur. Garantili cihazların yanında telefoncu esnafı bu cihazları da satıyor. Garantili telefon alım gücü olmayan müşteriler yurtdışından getirilen bu tür telefonları alıyordu. Atılan bu adımla bunun da önüne geçilmiş olundu. Bu adım esnafın işini tamamıyla bitirmeye yönelik bir adım. Bu adımdan vazgeçilmesini istiyoruz.” şeklinde konuştu. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.