Evlat nöbeti 28’inci gününde

Çocuklarının dağa kaçırıldığını iddia eden ailelerin HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önündeki eylemi 28’inci gününe girdi. 49 ailenin sürdürdüğü oturma eylemi büyük bir kararlılıkla sürerken, Türkiye’nin farklı illerinde bulunan üniversitelerde okuyan öğrenciler bir araya gelerek ailelere destek ziyaretinde bulundu. Aileleri yakından takip ettiklerini belirten öğrenciler, onlara destek olmak için imza projeleri başlattıklarını vurguladı

DİYARBAKIR - Çocuklarının dağa kaçırıldığı iddiası ile HDP il binası önünde oturma eylemi başlatan ailelerin eylemi 28’inci gününde devam ediyor. 10 ay önce 23 yaşındaki oğlu Özgür Ödümlü'ün Irak bölgesine kaçırıldığını belirten anne Lütfiye Ödümlü, oğlundan 10 aydır haber alamadığını söyledi. Ödümlü, “29 gündür buradayım, oturmaya devam ediyorum. Benim oğlumu vermeseler ben buradan kalkmıyorum, bende burada ağlıyorum, bütün anneler burada bir çözüm bulsunlar. Cumhurbaşkanı ve bütün Türkiye’ye sesleniyorum yardım etsinler. Bizim çocukları bıraksınlar, kış geldi çocuklarımız orada ne yapıyor. Ne yiyor ne içiyorlar, bende buradayım boğazımdan bir şey geçmiyor. Oğlum 10 aydır kayıp, her tarafta arıyorum, HDP il binası oğlumu otogara verdi, otogarda Irak’a götürüp teslim etti. Ben Irak’a gittim, 20 gün aradım bulamadım, oğlum oradan geçmiş parmak izi ve fotoğrafları var. Oğlum PKK elinde vermiyorlar, kızım kanser hastası, oğlumu vermeseler ben buradan kalkmıyorum, o kadar kamp dolaştım gitmediğim kapı kalmadı. Ben sahipsizim kimsem yok, kimse bana bakmadı yardım etmedi. Oğlum gel ben 29 gündür burada oturuyorum, ben hastayım biliyorsun kimsem yok gel, ben sana baktım okul okuttum 22 yaşına getirdim neden anneni bıraktın? Ben burada oturacağım senin ağabeyin askerde o da ağlıyor ve üzülüyor" dedi.

Üniversite öğrencilerinden ailelere destek

Bu arada Türkiye’nin farklı illerinde bulunan üniversitelerde okuyan öğrenciler bir araya gelerek ailelere destek ziyaretinde bulundu. Ailelerle bir araya gelen öğrenciler hem ailelerin derdini dinledi hem de ailelerden nasihat aldı. Oturma eylemindeki aileler tarafından uyarılan öğrenciler gözyaşlarına hakim olamadı. İstanbul Üniversitesi'nden arkadaşlarının selamlarını getirdiklerini ve sonuna kadar ailelere destek olacaklarını dile getiren üniversite öğrencisi Aleyna Kanar, ailelerle konuşmak için bir araya geldiklerini söyledi. Kanar, "İstanbul Üniversitesinden ailelerimize destek amaçlı geliyoruz. Biz buraya temsili olarak geldik, burada görünmeyen binlerce destekçi öğrenci arkadaşlarımız var. Biz ailelerimiz evlatlarını bulana kadar her daim onların yanında ve destekçileriyiz. Buraya onları görmek ve konuşmak için geldik. Bir insanın en büyük destekçisi, yardımcısı ve arkadaşı ailesidir, hiçbir zaman böyle tuzaklara düşmemeliyiz, ailemiz her zaman yanımızda bizde onların yanındayız" diye konuştu.

İmza kampanyası başlatıldı

Marmara Üniversitesi hukuk fakültesi 2. sınıf öğrencisi Uğur Bıçakdoğru, aileleri yakından takip ettiklerini ve ailelere destek olmak için imza projeleri başlattıklarını aktararak, öğrencileri teröre karşı bilinçlendirdiklerini vurguladı. Bıçakdoğru, "Burada olmamızın temel sebebi, uzun süredir buradaki annelerimizin başkaldırmasıdır. Biz süreci yakından üniversitemizde takip ediyorduk. Bizlerde onların sesini daha fazla insanlara duyurmak için 2 hafta önce çalışmaları yürüttük, imza masaları açtık. Sınıf ve yemekhanelerde duyurular yaptık, kendilerinin yalnız olmadığını Türkiye’nin 4 bir yanından duyurmaya başlamıştık. Şimdiyse arkadaşlarımızın selamını getirmek ve onların yalnız olmadığını temsil etmek için geldik” ifadelerini kullandı.

85’lik deden destek ziyareti

Ailelere bir destek de Bingöl’den gelen 85 yaşındaki Cemal Akçay'dan geldi. Akçay, ailelerin dertlerine ortak olduğunu ve geceleri gözüne uyku girmediğini belirterek, "Ben yatamıyorum, sabaha kadar ağlıyorum, daha önce çocuklar dağa gidiyor diyordunuz. Şimdi ise çocukları zorla alıyorlar. Buradan geçenler ailelere laf atıyor, satılmış diyorlar. Eğer satılmışlarsa kimden para almışlar çıkarsınlar meydana, bunlar Amerikan yavruları, bu ailelerin derdine bakın” diye belirtti.