Cezaevinde sağlık hakkı ihlali: İnfazı ertelenmeli
Cezaevlerinde ağır insan hakları ihlallerinin başında, tutuklulara dönük sağlık hakkı ihlali geliyor. İnsan Hakları Derneği (İHD) Merkez Hapishaneler Komisyonu’nun 2022 yılı cezaevleri hak ihlalleri raporunda, sağlığa erişime dair 2 bin 439 ihlal yaşandığı belirtildi. Hijyenik bir ortamda tedavisi engellenen Diyarbakır 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan Fırat Nebioğlu’nun tedavisindeki aksaklıklar nedeniyle iki böbreği iflas etti. Urfa’da 2015 yılında tutuklanan ve "örgüt üyeliği” iddiasıyla 11 yıl 7 ay hapis cezası verilen Nebioğlu’nun, yüzde 92 engelli raporu bulunuyor, görme ve işitme kaybı yaşıyor, haftada 3 gün hemodiyaliz tedavisi alıyor.
Mezopotamya'nın haberine göre, böbrek yetmezliği nedeniyle kaldırıldığı Batman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde “Cezaevinde kalamaz” raporu verilen Nebioğlu, sevk edildiği Adli Tıp Kurumu (ATK) tarafından 14 Mart 2022’de “Cezaevinde kalabilir” raporu verildi. Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu, neredeyse klinik hiçbir değerlendirme yapmadan sadece eski raporların özetini çıkartarak, 14 Mart 2022 tarihinde tutuklunun tedavisine “Cezaevi şartlarında devam edebileceği” yönünde karar verdi.
Diyarbakır’a sevk edilen Nebioğlu’na, 25 Temmuz 2022 tarihinde götürüldüğü Dicle Üniversite Hastanesi Nefroloji bölümünde doktor tarafından “Cezaevi ortamında nakil yapılması uygun değildir. Hastanın cezaevinde klima bulunan bir ortamda kalması uygundur" yönünde rapor verildi.
'CEZAEVİNDE NAKİL OLABİLİR' RAPORU
Cezaevinde doktor önerisine rağmen klimalı ortamda tutulmayan Nebioğlu’nun ailesi, iki böbreğinin iflas etmesi nedeniyle donör arayışına girdi. Yapılan tetkikler sonucunda amcası Emin Şahin’in donör olabileceği belirlendi. Cezaevinde böbrek nakli ameliyatı için yaptığı başvuru ardından Nebioğlu 20 Aralık 2022’de Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi. Hastanenin Sağlık Kurulu’nun 28 Aralık 2022 tarihli raporunda, Nebioğlu'nda hem sağ hem de sol kulakta işitme kaybı, gözde katarak tespitine yer verildi. Böbrek yetmezliğine dair Nebioğlu’nun 8 aydır günde 3 kez hemodiyalize girdiği belirtildi. Nefroloji bölümü doktorları, Nebioğlu’na “Nakil sonrası verilecek ımmunosupresif ilaçların hastanın genel durumunu ve böbrek fonksiyonlarını bozabileceği göz önünde bulundurulması ve/veya uygun hijyenik koşullar sağlandığında böbrek nakli yapılabileceği önerildi” şeklinde rapor verdi.
İKİ AY SONRA ‘UYGUN DEĞİL’ KARARI
Aradan aylar geçmesine rağmen böbrek nakli yapılmayan Nebioğlu ve ailesi, bir kez daha başvuruda bulundu. Nebioğlu’nun aynı zamanda tedavisinin dışarıda yapılması içinde başvuru yapıldı. Diyarbakır Gazi Yaşargil Hastanesi’ne 26 Ocak’ta sevk edilen Nebioğlu’nun, bir kez daha tetkikleri yapıldı. Hastane Sağlık Kurulu tarafından 21 Şubat’ta verilen yeni raporda, “Haftada 3 gün hemodiyalize giren hastanın, uygun koşullarda hemodiyalize girmesinin sağlanması, ilaç tedavisi ve diyetine uyulması kaydı ile cezasını ceza infaz kurumunda devam ettirebilir, mevcut hali ile hayatını yalnız idame ettirebilir. Alport sendromu tanılı hasta, 10 aydır rutin hemodiyaliz hastası, sağ subklavyen kateteri mevcut olup, hastanın akrabası tarafından böbrek nakli talebi mevcuttur. Hastanın cezaevi şartlarında böbrek nakil sonrası yoğun immun sistem baskılayıcı ilaçlarla hayatını idame ettirmesi risklidir” tespitlerine yer verildi.
İNFAZ ERTELEME TALEBİNE RET
İnfaz erteleme talebine dair Sağlık Kurulu tarafından alınan kararda, şu ifadeler yer aldı: “İnfazına cezaevi infaz kurumu şartlarında hafta da 3 gün hemodiyalize girmesi, ilaç tedavisini alması ve diyetine uyulması takdirde devam etmesi gerektiği, ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettirebileceği, cezasının infazının geriye bırakılmayacağı, T.C. Anayasa'nın 104/2-b maddesinde belirtilen ‘sakatlık ve kocama hali’ kapsamında değerlendirilemeyeceği, sürekli hastalığı olduğu, 5275 sayılı kanunun 105/a maddesinin 3/b fıkrası kapsamında ağır hastalık, engellilik ve kocama hali olmadığı, anılan kanun maddesinden faydalanamayacağı…”
'DİYET YEMEĞİ VERİLMİYOR'
Aile tarafından hukuki destek talebiyle yapılan başvurunun ardından süreci takip eden Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Hapishane Komisyonu Sözcüsü avukat Fırat Taşkın, Nebioğlu’nun sağlık durumunu uzun bir süredir takip ettiklerini söyledi. Nebioğlu’nun sağlık durumunun cezaevi koşullarında kötüleştiğini ve tedavilerinin uygun koşullarda yapılmadığını aktaran Taşkın, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nin Nebioğlu’nun “klimalı ortamda kalmalı” raporuna rağmen uygun koşulların sağlanmadığını dile getirdi.
'İKİ HAFTADA 4 KİLO VERDİ'
Nebioğlu’nun enfeksiyon kapması halinde yaşam hakkının tehlikeye gireceğinin altını çizen Taşkın, “Mahpusun buna yönelik başvuruları da var. Ancak başvuruları gerek cezaevi idaresi, gerek infaz hâkimliği tarafından reddedilmiştir. Sağlık raporunda diyete uyulması gerektiği vurgulanıyor. Ancak günde en az 1 öğün protein yemeği verilmesi gerekirken, hafta da bir protein yemeği veriliyor” diye aktardı. Nebioğlu’nun son iki haftada 4 kilo verdiğini dile getiren Taşkın, “Bu bile mahpusun cezaevi şartlarında yaşamını idame ettirmeyeceğini göstermektedir” dedi.
'AMELİYAT SONRASI CEZAEVİ RİSKLİ'
Tutuklunun bu şartlarda infazı ertelenmesi gerekirken, infaz erteleme talebi hekimler tarafından uygun görülmediğini söyleyen Taşkın, “Ancak uygun donör bulunmasına rağmen yakın zamanda böbrek nakli olacaktır. Nakilden sonra hastanın enfeksiyon kapması durumunda yaşamının riske gireceği açık olmasına rağmen infaz erteleme talebi kabul edilmemektedir. Böbrek naklinin uygun ortamda sağlanması için infazı ertelenmelidir” şeklinde konuştu. (Haber Merkezi)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.