Çakmak: Barolarda eşit temsiliyet olmalı
Diyarbakır Barosu’nun ekim ayında yapılacak 47’nci Olağan Genel Kurulu’nda yönetim kurulu adayı olan avukat Öykü Çakmak, “Daha fazla kadın yöneticinin olması baromuz ve toplum açısından refahımızı, bilincimizi, duygu ve hak mücadelesini, mesleki olarak yargıdaki durumumuzu daha iyi bir düzeye taşıyacaktır” diyerek barolarda eşit temsiliyetin olması gerektiğine çekti
DİYARBAKIR YENİGÜN - Diyarbakır Barosu’nun ekim ayında yapılması planlanan 47’nci Olağan Genel Kurulu çalışmaları başladı. Birçok sivil toplum kuruluşunda olduğu gibi barolarda da kadın temsiliyetinin yeterli olmadığı biliniyor. Jinnews’te yer alan habere göre Diyarbakır Barosu Yönetim Kurulu adayı olan ve baronun Kadın Hakları Merkezi’nde görev yürüten avukat Öykü Çakmak her alanda kadınların olması gerektiğine dikkat çekti. Çakmak, eşit temsiliyet açısından “eşbaşkanlık” fikrinin baro açısından tartışılabilir bir düzeye gelmesi için görüşlerini paylaşacaklarını söyledi.
‘Kurumlarda kadınların eksikliği göze çarpıyor’
Baro ve avukat denildiğinde hala erkeğin akla geldiğini söyleyen Çakmak, bunun toplumsal ve cinsiyet kökenli sebepleri olduğunu belirtti. Öykü Çakmak, bunun büyük bir çelişki oluşturduğunu kaydederek, “Barolar gibi hukuk örgütleri, meslek odaları, hukukun, adaletin, eşitlik gibi en temel ilkelerin tartışıldığı ve konuşulduğu kurumlarda bu eksiklik fazlası ile göze çarpıyor. Elbette bunun birçok sebebi var. Kadınların sosyal ve siyasal yaşama, kamusal alana kendilerini, kimlikleri ve bedenleri ile taşımaları çok uzun zamanlar alan sürece tekabül ediyor. Fakat geldiğimiz noktada hem kadın hareketinin hem de örgütlü kadın avukat mücadelesinin ciddi bir noktaya geldiğini görüyoruz. Özellikle Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi çok donanımlı, çok birikimli ve çok güçlü kadınlardan oluşuyor. Tabi bunu baroya mensup birçok kadın için söyleyebiliyoruz” dedi.
[caption id="attachment_55945" align="alignnone" width="600"] Avukat Öykü Çakmak[/caption]
‘Kadınların cesaretlendirilmesi gerekir’
Avukat Çakmak Öykü, kadınların temsiliyetteki adaletsizliği ortadan kaldırması için daha ileri ve cesur hamleler yapması gerektiğine dikkat çekti. Çakmak, “Bu bağlamda kadınların güçlendirilmesi, cesaretlendirilmesi ve daha fazla yönetsel aşamalarda kendimizi görebilmemiz için bazı toplumsal cinsiyet rollerinin bir politika olarak ortadan kaldırılması gerekiliyor. Pek çok kadın bahsettiğimiz yönetsel bünyesel kademelerde bulunma donanımına sahip olmasına rağmen yaşamda, aile içinde ve daha birçok alanda bulunduğu erkeklere nazaran çok daha fazla kendilerini sorumlu hissettiğinden vakit ayıramıyor. Bunda bile duygu ve düşünce yapısı içerisinde olduğunu görebiliyoruz. Bugüne kadarki baro yönetim pratiklerine bakıldığında pek çok erkeğin gereken çabada bulunmamasına rağmen çok daha fazla ‘ben yapabilirim’ deyip orada bulunabileceğini görüyoruz. Kadınların bundan daha fazlasını yapabileceğini görüyoruz. Daha fazla kadınların yönetsel mekanizmalarında yer alması gerektiğine inanıyorum” sözlerine yer verdi.
‘Özgün çalışmalar yürütmek boynumuzun borcu’
Kadınların yönetimde yer almasının önemine işaret eden Çakmak, bunlardan birinin “bugüne kadar verdikleri emeği, çabayı bir karar mekanizmasında daha etkin bir şekilde kullanmak” olduğuna değindi. Avukatların yargıdaki rolünün görünmemesi, hukuk fakültelerinin artırılması ile genç avukatların yaşayabileceği ekonomik krize karşı da çalışmalar yürütmenin önemine değinen Öykü Çakmak, “Bu kapsamda özgün çalışmalar yürütmeyi ve üyelerimizden gelecek talepler doğrultusunda da gerekli çalışmalar yürütmeyi bir yerde boynumuzun borcu olarak görüyoruz” diye konuştu.
‘Kurumlarda cins temsiliyet sorunu var’
Baroda, diğer kurum ve mekanizmalarda olduğu gibi cins temsiliyet sorunu olduğunu belirten Avukat Çakmak, “Bu anlamda yine kadınlardan aldığımız güç ile bu kademelerin kadının sözünü, rengini daha fazla yansıtabileceği bir alan olması sebebiyle biz de bu sözü ifade etme amacı güdüyoruz. Yönetimde bulunma isteklerinden birinin temelini bu oluşturuyor. Kadın temsiliyetini ve cins eşitliğini sağlama noktasında bir adım ve yaşam olarak görüyoruz. Gönlümüzden bir kadın listesi bile geçiyor ama bunu kaba veya düz anlamda ifade etmediğimi belirtmek isterim. Buradaki temsiliyetteki eşitliği sağlamanın bir diğer yöntemlerinden biri de bir kadın kotasının oluşturulması olacak. Kadın kotasının bu toplumsal cinsiyet eşitsizliğine karşı da kadınların temsiliyetinin güçlendirmek için uygulanabilir bir politika olduğunu düşünüyorum. Çok da gerekli ve zorunlu olduğunu düşünüyorum. Yine eşbaşkanlık fikrinin baromuz açısından tartışılabilir bir düzeye gelmesi için düşüncelerimizi paylaşacağız” ifadelerinde bulundu.
‘Daha çok kadın daha çok kadın yönetici’
Kadınların yaşamda büyük sorumlulukları olduğunu dile getiren Çakmak, şöyle konuştu:
“Bu sorumluluklar sebebiyle karar mekanizmalarında yer alma konusunda böyle özgür şerhler olabiliyor. Yoksa dediğim gibi Diyarbakır Barosu’nun çok emektar, çok donanımlı ve baroyu çok daha ileri düzeye taşıyabilecek kadın avukatları var. Bu kadın arkadaşlarımızın bu özgünlükleri ile daha olumlu kararlar alması gerektiğine inanıyorum. Daha fazla kadın yöneticinin olması baromuz ve toplum açısından refahımızı, bilincimizi, duygu ve hak mücadelesini, mesleki olarak yargıdaki durumumuzu daha iyi bir düzeye taşıyacaktır. Daha çok kadın, daha çok kadın aday ve daha çok kadın yönetici temenni ediyorum.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.