ŞPO Diyarbakır Şubesi: “Kentsel dönüşüme değil, ranta karşıyız”

ŞPO Diyarbakır Şubesi: “Kentsel dönüşüme değil, ranta karşıyız”
Bağlar Kaynartepe Mahallesi’ndeki yürütmeyi durdurma kararını değerlendiren Şehir Plancıları Odası Diyarbakır Şubesi Eşbaşkanı Berivan Güneş,...
Bağlar Kaynartepe Mahallesi’ndeki yürütmeyi durdurma kararını değerlendiren Şehir Plancıları Odası Diyarbakır Şubesi Eşbaşkanı Berivan Güneş, “Kentsel dönüşüm projelerine değil, ranta karşıyız” dedi. Güneş, “Bir kentsel dönüşüm projesi yapılacaksa, toplumsal sorunları azaltmak, kutuplaşmaları ortadan kaldırmak, sosyal programlar aracılığı ile yerel ekonomik kapasiteyi geliştirmek, istihdam olanaklarına kavuşma,  nitelikli konutlarda yaşam şansı, mülkiyet sorunlarının çözümü, alandaki yaşam ve mekân kalitesini alanın sakinleri için iyileştirmek amacı ile yapılmalıdır” ifadelerini kullandı.

Şehir Plancıları Odası (ŞPO) Diyarbakır Şubesi Eşbaşkanı Berivan Güneş, Bağlar Kaynartepe Mahallesi’ndeki yürütmeyi durdurma kararını Sur Ajans’a değerlendirdi.

Güneş, “Biz kentsel dönüşüm projelerine karşı değiliz. Kentsel dönüşüm projelerinde yapılan yöntemsizliğe ve ranta karşıyız. Halkın mağdur edilmediği, kentsel planlama ilke ve esaslarına uygun bir projenin yapılmasını istiyoruz. Tam da burada halk mağdur olmasın, yerinden edilmesin ve şehircilik ilke ve esaslarına uygun bir plan yapılsın istiyoruz” dedi.

ŞPO) Diyarbakır Şubesi Eşbaşkanı, Güneş, Afet Riski Altındaki Alanları Dönüştürülmesi Hakkında Kanun uyarınca 26 Eylül 2020 yılında Bağlar İlçesi Kaynartepe Mahallesinin 5,36 ha bir alanı riskli ilan edildiğini hatırlatarak, “22 Mart 2021 yılında ise bu alanın 1/5000 nazım imar planı ve 1/1000 uygulama imar planı çevre Şehircilik bakanlığı tarafından resen onaylanmıştır. Plan askı sürecinde şehir plancıları odası olarak sürecin sağlıklı ve doğru işlenmediği birçok kez dile getirdik. Sur da yıllardır süren mağduriyetler hala devam etmektedir. Tüm uyarılarımıza rağmen Bağlar İlçemizin Kaynartepe Mahallesinde de riskli alan ilanı ile yeni mağduriyetlere yol açacak işlemler başlatmışlardır. Diğer dönüşüm projelerinde olduğu gibi tamamen rant ve güvenlik amacı güden kendi halkını tehdit olarak gören bir anlayışla hareket edilmektedir. O süreçte planla ilgili itirazlarımızı yapmamıza rağmen plan onaylandı. Sonraki süreçlerde ise hukuki olarak takipçisi olduk” dedi.

[caption id="attachment_125556" align="alignnone" width="722"] Şehir Plancıları Odası Diyarbakır Şubesi Eşbaşkanı Berivan Güneş[/caption]

“Kentsel dönüşüm projelerine karşı değiliz”

Kentsel dönüşüm projelerine karşı olmadıklarını belirten Güneş, Kentsel dönüşüm projelerinde yapılan yöntemsizliğe ve ranta karşıyız. Halkın mağdur edilmediği, kentsel planlama ilke ve esaslarına uygun bir projenin yapılmasını istiyoruz. Çünkü kentsel dönüşüm Projeleri; detaylı teknik, ekonomik, sosyal ve toplumsal gibi birçok araştırmaların yapıldığı, yerel halkın sürecin tamamında yer aldığı, kent dinamiklerinin süreçlere dahil edildiği, rant amacı gütmeyen projeler olmalıdır” dedi.

Mahkeme kararını da değerlendiren ŞPO Diyarbakır Şubesi Eşbaşkanı Berivan Güneş, şunları söyledi:

“Mahkeme; planın bütüncül bir yaklaşım yerine parçacık olarak yapıldığı, mevcut dokuda nüfus yoğunluğu azaltılmasına rağmen planla öngörülen nüfus yoğunluğunun ihtiyacını karşılayacak sosyal ve teknik altyapı alanlarının sağlanmadığı, özellikle Yeşil Alan fonksiyonunun yeterli olmadığı, bazı imar adalarında ki yoğunluk farklılıklarının herhangi bir kritere göre belirlenmediği ve rantsal bir dağılımın olduğunu, anketler de otopark sorunu dile getirilmesine rağmen ilgili planın otopark sorununu çözemediği, yapılan anketlerin yetersiz ve isteklerin plana aktarılmadığı, ilişkin işlemin şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına, yararına ve hukuka aykırı olduğu sonucuna varmıştır. Öte yandan, hukuka aykırı olduğu sabit olan davaya konu işlemin, Anayasa ile korunan sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkını engellediği göz önünde bulundurulduğunda uygulanması halinde telafisi güç zararlara sebebiyet verebileceği açık olduğundan, yürütmenin durdurulması kararı verilebilmesi için 2577 sayılı Kanun’da aranan koşulların uyuşmazlık konusu olayda gerçekleştiği anlaşılmaktadır.

İlgili kurum bu kentin meslek odalarının yetki ve görevlerini bilmediği yaptığı açıklamalardan belli oluyor. Bu denli büyük çapta bir projede süreci takip etmeyen, işleyiş nasıl yürür bilmeyen kişiler tarafından yönetilmeye çalışılıyoruz. Bu proje ne kadar sağlıklı olabilir ki! Yani kendilerinin süreçten bihaber oldukları belli. Başvuruyu yapan Mimarlar Odası değil, Şehir Plancıları Odası (ŞPO) Diyarbakır Şubesi’dir. Aslında çıkan haberler de kurum olarak hedef haline getirilmeye çalışıldık.TMMOB AMED İKK bileşenleri olarak bu kentte yapılacak tüm hukuksuz ve rant odaklı projelerin karşısında olacağız. Bu tarz kentsel dönüşüm projelerine karşı çıkarken önceliğimiz halkın mağdur olamaması üzerinedir. Kürdistan coğrafyasında son yıllarda birçok kentsel dönüşüm projesi yapıldı ve pratikler ortadır. Bunların hepsini öngörebiliyoruz. Kapalı kapılar ardında projeler yapılıyor. Hâlbuki bu tarz projelerde kentin dinamikleri ile oturup çözüm üretilmesi ve beraber bir yol izlenmesi gerekiyor. Tam da burada halk mağdur olmasın, yerinden edilmesin ve şehircilik ilke ve esaslarına uygun bir plan yapılsın istiyoruz. Halka mevcut konutları karşılığında düşük bir fiyat verip yapılan yeni konutlarda halkı borçlandırmaya ya da kentin çeperinde yapılan TOKİ’lere gönderilmelerine karşıyız. Bağlar’da sorunların olduğunu biliyoruz bir kentsel dönüşüm olmalı ama bu yöntem ile değil. Kentsel dönüşüm projeleri yapılırken rezerv alanların ilan edilmesi lazım ama bağlarda bu çapta bir kentsel dönüşüm yapılıyor ve halkın gideceği bir yer önerilmiyor. Bu tarz projelerin hassas bir şekilde halk ve kent dinamikleri ile oturulup yapılması lazım. 1700 hak sahibinin olduğu bir alanda yaklaşık 50 anket yapılmış. Diğer hak sahiplerinin ne sorunları olduğu ne istediğinin bir karşılığı olmuyor maalesef.”

İllaki kentsel dönüşüm yapılacaksa…

Diyarbakır’da yapılan ve yapılması planlanan benzer projelerle ilgili de açıklamalarda bulunan Güneş,

“Peyas’ta da bir kentsel dönüşüm projesi yapılmak istendi ve benzer sorunların olduğunu o planda da gördük. Geçen sene bu planın da iptal edilmesi için dava açtık ve kazanımlarımız oldu. Kent halkını yerinden etmeyen, mağduriyetlerin yaşanmayacağı ve Kentsel planlama ilke ve esaslarına uygun olan projelerin yapılması için mücadelemiz devam edecektir.

İlla ki bir kentsel dönüşüm projesi yapılacaksa bu proje; toplumsal sorunları azaltmak, toplumsal kutuplaşmaları ortadan kaldırmak, sosyal programlar aracılığı ile yerel ekonomik kapasiteyi geliştirmek, istihdam olanaklarına kavuşma,  nitelikli konutlarda yaşam şansı, mülkiyet sorunlarının çözümü, alandaki yaşam ve mekân kalitesini alanın sakinleri için iyileştirmek amacı ile yapılmalıdır.” İfadelerini kullandı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.