‘Sağlıkta şiddet etkili bir yasayla önlenebilir’
Diyarbakır’da Doktor Aziz Tanelçi’nin bıçaklı saldırıya uğramasının ardından sağlık örgütleri bir araya gelerek olayı kınadı. Sağlıkta şiddetin giderek arttığına dikkat çeken sağlık örgütleri, şiddetin ve saldırıların önlenmesi için etkili bir yasanın çıkarılması gerektiğini ifade ettiler
YENİGÜN HABER - Diyet programı uygulayan Tanelçi’yi el ve omzundan bıçakla yaralayan ve gözaltına alınan Hidayet E., sağlık merkezindeki iki doktor odasını da tahrip etmişti. Kayapınar İlçesi’nde bulunan Lunapark Aile Sağlık Merkezi'nde meydana gelen olayla ilgili bir araya gelen Diyarbakır Aile Hekimleri Derneği, Amed Sağlık Platformu, Aile Hekimleri Federasyonu üyeleri, Aile Sağlık Merkezi önünde ortak basın toplantısı düzenledi. Sağlık çalışanlarına yönelik saldırıların giderek arttığına dikkat çekilen toplantıda, saldırıların önlenmesi için etkili bir yasanın çıkarılması gerektiğine vurgu yapıldı.
‘Şifa dağıtanlar öldürüldü’
Toplantıda Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu adına konuşan Başkan Doktor Kemal Noyan, yaklaşık 8 bin aile sağlık merkezinin 84 milyon vatandaşa hizmet verdiğini, hekimlerin ailelerinden, çocuklarından mahrum kalarak fedakârlık gösterdiklerini belirterek şunları söyledi: “Fiziksel koşulları itibariyle imkânları kısıtlı sağlık merkezinde çalışan aile hekimleri mucizevî bir şekilde pandeminin tüm yükünü göğüslemek durumunda kalmışlardır. Birinci basamak sağlık hizmetlerini yürüten fedakâr sağlık çalışanları sayesinde, ülkemizin gelişmişlik göstergeleri olan anne ölümü ve bebek ölümü oranlarında kısa zamanda uluslararası standartlar yakalanmış ve yıllar içerisinde tüm vatandaşların yaşam süreleri uzamıştır. Ancak bu süreçte sağlık çalışanlarının yaşam süreleri kısaldı. Şifa dağıttıkları insanlar tarafından canice darp edildiler, bıçaklandılar ve hatta öldüler.” Savaşta bile sağlıkçıya dokunulmadığını belirten Noyan, “Marketlere bile bıçakla, silahla girilmezken aile sağlığı merkezine vatandaşlar caniliği planlayarak gelmeye başlamıştır” dedi. Noyan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sözde hukuksal düzenlemeler canilerin yaptığını yanına bırakmaktadır. Sağlık çalışanlarına şiddeti önlemeye yönelik yapılan hiçbir hukuki düzenleme bu sorunu çözmedi, çünkü popülist sağlık politikalarının amacı hiçbir zaman sağlık çalışanını korumak olmadı, aksine konu sağlık çalışanını olunca kör, sağır ve dilsiz oldular. Sağlık çalışanlarının çatı örgütlerinin bu konuda hiçbir önerilerini dikkate almadılar. Ancak bu böyle gitmez. Savaşta bile düşman tarafından dokunulamayan, dokunulması savaş suçu sayılan Sağlık çalışanına her gün uygulanan sözel ve fiziksel şiddet, insanlığa yönelik suçlar kapsamına alınmalıdır.”
‘İLO 190 sözleşmesi imzalanmalı’
AMED Sağlık Platformu adına konuşan Diyarbakır Tabip Odası Aile Hekimi Komisyonu Üyesi Dr. Şerif Demir ise, sağlıkta şiddetin ana kaynağı olan neo-liberal politikalarla yaşama geçirilen Sağlıkta Dönüşüm Programı’ndan derhal vazgeçilmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi: “Sağlıkta şiddet için Türk Tabipleri Birliği’nin sunduğu ve Emek-Meslek örgütlerinin desteklediği etkili yasanın çıkarılmasını, sağlık kurumlarında şiddeti önleyen fiziksel değişiklikler yapılmasını, güvenli işyerleri oluşturulmasını, iş yaşamında şiddet ve tacize karşı ILO 190 Sözleşmesi'nin imzalanmasını talep ediyoruz.”
‘Şiddet yasası etkili uygulanmıyor’
Diyarbakır Aile Hekimleri Derneği Başkanı Murat Ural ise, “Diyarbakır Kayapınar Lunapark ASM’de görev yapan hekim arkadaşımız Dr. Aziz Tanelçi bir hasta tarafından hayatına kast edilerek yaralandı. Aile Sağlığı Merkezi saldırgan tarafından kullanılamaz hale getirildi. Bizler için teselli olan meslektaşımızın hayati tehlikesinin olmamasıdır” dedi. Ural şöyle devam etti: “Olan biteni akılla, vicdanla, insanlıkla izah edebilmenin olanağı kalmamıştır. Başta TBMM Sağlık Çalışanlarına Yönelik Artan Şiddeti Araştırma Komisyonu raporu, sağlık emek ve meslek örgütlerinin raporları olmak üzere konuyu irdeleyen, çözüm önerileri geliştiren onca rapora rağmen ne yazık ki gelinen noktada samimi adımların atılmadığını, şiddetin hız kesmediğini görüyoruz. ‘Sağlıkta Şiddet Yasası‘ maalesef etkili bir şekilde uygulanmıyor. Ülkemizdeki şiddet iklimi ve cezasızlığın tüm şiddet vakalarında ana fail olduğunu biliyoruz. Dünden bugüne yöneticilerin sağlık çalışanlarını şiddetin hedefi haline getiren itibarsızlaştırıcı söylemleri bugün geldiğimiz noktanın en önemli sebeplerinden birisidir. Son dönemlerde uygulanan sağlık politikaları sonucu oluşan kışkırtılmış sağlık talebi, artan angarya ve iş yoğunluğu altında ezilen sağlık çalışanları her gün dozu artan şiddet olguları ile karşı karşıya kalmaktadır. Gerekli önlemlerin alınması için daha neyi bekliyorsunuz! Daha ne kadar seyirci kalacaksınız!” (Haber Merkezi)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.