Dicle Üniversitesi'nde işten çıkarmalara tepki; 22 arkadaşımız açlığa mahkûm edilmiştir

Dicle Üniversitesi'nde işten çıkarmalara tepki; 22 arkadaşımız açlığa mahkûm edilmiştir
Tüm İş Konfederasyonu  ile Tüm Sağlık İş Sendikası Diyarbakır İl Başkanlıkları Dicle Üniversitesi Hastaneleri yemekhane bölümünde çalışan 22...
Tüm İş Konfederasyonu  ile Tüm Sağlık İş Sendikası Diyarbakır İl Başkanlıkları Dicle Üniversitesi Hastaneleri yemekhane bölümünde çalışan 22 işçinin işten çıkarılmasına dair basın açıklaması yaptı. Açıklamada konuşan Tüm İş Konfederasyonu Diyarbakır İl Başkanı Ümit Umdu, “Kadro almaları için mücadele ettiğimiz 22 yemekhane çalışanı kardeşimiz pandemi döneminde işsiz bırakılmış ve aileleri ile birlikte adeta açlığa mahkûm edilmiştir” dedi

 

Yağmur ENSARİ/YENİGÜN HABER - Dicle Üniversitesi Hastanelerinde yemekhane bölümünde çalışan 22 şirket çalışanının işten çıkarılmasının ardından Tüm İş Konfederasyonu ve Tüm Sağlık İş Sendikası Diyarbakır İl Başkanlıkları basın açıklaması düzenlendi. Dicle Üniversitesi Hastaneleri Poliklinikleri önünde yapılan açıklamada konuşan Tüm İş Konfederasyonu Diyarbakır İl Başkanı Ümit Umdu, işçilerin mağduriyet yaşadıklarını söyledi.

‘Yüksek bir sesle diyoruz ki birlikte başaracağız’

Umdu, “Tüm bunların üstüne daha önce defalarca dile getirdiğimiz ve kadro almaları için mücadele ettiğimiz 22 yemekhane çalışanı kardeşimiz pandemi döneminde işsiz bırakılmış ve aileleri ile birlikte adeta açlığa mahkûm edilmiştir. Yetkililer buradan sadece şunu bilmelidirler ki 22 kişiyi değil bu çalışan 22 işçi arkadaşlarımızın eşlerinin ve çocuklarının geleceklerini tehlikeye atmış olup ekmeklerine mani olmuşlardır. Buna sebep olanların her şeyden önce biraz empati kurmalarını bu çalışan işçilerimizin yıllardır bu kuruma hizmet verdiklerini bir günde hiçbir gerekçe gösterilmeden işinize son verildiğini duyduğunda neler hissedebileceğinizi düşündünüz mü?  Bu bağlamda buradan yüksek bir sesle tekrar dile getiriyoruz. Bir an önce bu yanlıştan dönün. Gerek KİT lerde çalışan, gerek yemekhanelerde, gerek bilgi işlem ve gerekse karayollarında anahtar teslim çalışan, %70 engeline takılan arkadaşların kadro dışı tutulma yanlışından biran evvel dönülmesini de yetkililerden bekliyoruz. Herkes hakkını alana kadar özellikle bu işçi arkadaşlarımız işlerine iade edilene kadar hep birlikte ayrışmadan mücadele edeceğimizi belirtirken yüksek bir sesle diyoruz ki birlikte başaracağız” dedi.

‘Mesai dışı ödemeyle iş yükü arttırıldı’

Sağlık çalışanlarının çalışma koşullarına değinen Umdu, “Hayatını kaybeden bu sağlık çalışanlarının isimlerinin yaşatılması için yaptığımız başvuru pandeminin sonlarına geldiğimiz şu günlerde hala cevaplanmadı. Bu duyarsızlık üzüntümüzü daha da artırdı.  Her zaman büyük bir fedakârlık ile çalışan sağlık emekçileri öncelikle insan diyerek mücadele etmektedir. Tek beklentisi hakkı olanı almak ve iş barışının olduğu refah ortamında çalışmaktır. Bu isteğe karşılık,  duyarsız yöneticiler ve personelden uzak kurum zihniyeti ile karşı karşıyadır.  Pandemi sürecinde hiçbir ek ödeme almayan sağlık işçisine bırakın ödülü, teşekkürü adeta ceza keser gibi, resmi tatillerde ek ödeme almasın diye çalıştırılmıyor.  Diğer günlerde ise mesai saatini doldurmuyor diye ihtiyaç olmadığı halde sırf çalışma saatleri dolsun diye çalıştırılıyorlar.  Mesai Dışı Ödeme (MDÖ) ile is yükü artırılmış, görev talimatında olmayan işler yaptırılmaya çalışarak manevi anlamda demoralize edilmiştir.  Olur, olmaz tutulan tutanaklar sonucunda yevmiye kesintisi cezaları verilmektedir.  Kurumun gelirinin giderleri karşılamadığı belirtilerek çalışanların nöbet ödemleri vb gibi ödemeler aksatılmakta, çalışanlar mağdur edilmektedir” diye konuştu.

‘İşçi sizin gelir-gider dengenizi sağlayacağınız obje değildir’

Toplu iş sözleşmesiyle işçilerin mağduriyet yaşadığına dikkat çeken Umdu, “Yapılan toplu iş sözleşmesi tamamıyla kurum yararına olup işçilerin aleyhine yapılmıştır. İşçilerin elindeki mevcut olan haklar; Nöbet parası, Risk Ödemesi, Bayram ödemesi, Çocuk yardım parası gibi ödemeler sözleşme ile ortadan kaldırılmıştır. Alınan maaşlar bile düştüğü halde birde yetkili İşçi sendikasına aidat ödemek zorunda bırakılmıştır. Ayrıca geriye dönük haklarda 70-80 işçimizin de haklarını alamadığını dava yoluyla hakkımızı arayacağımızı belirtiyoruz. Bu vesileyle bütün işçi arkadaşlarımızı temsili olarak elimizdeki bordroları yırtarak hem yetkili İşçi sendikasına, hem TÜHİS, hem de kuruma tepkimizi göstermek istiyoruz.  Tüm İşçi arkadaşlarımızın dört gözle bekledikleri kamu çerçeve protokolünün en şeffaf şekilde yapılmasını, işçilerin bilgilendirilmesini, oldubittiye getirilmemesini sadece temenni ediyoruz” diye kaydetti.

Yemekhane protesto edilecek

Perşembe ve Cuma günü yemekhanenin protesto edileceğini dile getiren Umdu, şu ifadeleri kullandı:

“Yapılan yemekhane ihalesi ile sanki personel kuruma yükmüş gibi yemek çeşit sayısı düşürülmüş olup, ikinci bir bardak su bile çok görülmüştür. Bir suyu çalışanlarına çok gören bir zihniyetle karşı karşıya kaldığımızı üzüntüyle görmüş bulunmaktayız. Bu uygulamaya tepkimiz nettir ve yemekhane protestosu için Perşembe ve Cuma günü işçi ve memurlar olarak yemek yemeyeceğimizi buradan duyuruyoruz. Zaten bin bir fedakârlıkla çalışan işçi arkadaşlarımızın Başhekimlik yazısıyla görev yeri değişikliğinde görevlendirme yazısı yazılmadan sözlü olarak yer değişikliği yapılmaktadır. Görevi alanları dışındaki işlerde çalışmaya zorlanmaktadır. Sorunların çözümü için diyalog yolunun açık tutulması gerektiğini bilmem hatırlatmaya gerek var mıdır?” (Haber Merkezi)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.